Uzmanlar, ABD Başkanı Biden'ın ilk yabancı lider olarak Japonya Başbakanı Yoşihide'yi ağırlaması ve zirveden ilişkileri güçlendirecek mesajlar çıkmasının ABD'nin, Hint-Pasifik politikalarının merkezinde Japonya'yı tuttuğunu gösterdi?
ABD Donanmasının eski siyasi danışmanı ve "Doğu Çin Denizi Adalar Sorununda ABD Politikalarının Kökeni" kitabının yazarı Robert David Eldridge, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Maalesef ABD artık Çin ile yalnız başına mücadele edemez. Bölgedeki dost ve müttefiklerinden daha fazla iş birliği istiyor." dedi.
Hint-Pasifik'te "Çin'in tehditkar faaliyetlerine yönelik" zirveden çıkan kararlılık sonucuna değinen Eldridge, Japonya-Çin 1978 Barış ve Dostluk Anlaşması'nda iki ülkenin birbirlerine "bölgede hegemonya kurmayacakları" şeklinde taahhüt verdiklerini anımsattı.
Eldridge, "Çin buna rağmen Güney Çin Denizi'nde bu yönde faaliyet yürütüyor." dedi.
Kore Yarımadası'nın nükleerden arındırılması konusunun zirvede ele alınmasına rağmen "hiçbir ülkenin konuya ciddi şekilde eğilmediğini" belirten Eldridge, "Bu durum, dikkat çekmek isteyen (Kuzey Kore lideri) Kim'i yine pervasızca hareket etmesine yol açabilir." ifadelerini kullandı.
"Japonya'dan daha fazlası"Tokyo'daki Tama Üniversitesi Kural Koyucu Stratejiler Merkezi Müdür Yardımcısı Brad Glosserman "başarılı" olarak nitelediği zirvenin, ABD'nin Japonya'ya ve Hint-Pasifik bölgesine verdiği önceliğinin göstergesi olduğunu kaydetti.
Glosserman, "ABD'de başkan değişikliğinin, dönemin liderleri ABD Başkanı Donald Trump ile Japonya Başbakanı Abe Şinzo arasındaki özel ilişkiye gölge düşürebileceği ve ittifakı zayıflatacağı endişeleri giderildi." dedi.
Kyodo ajansına konuşan Rand Corporation adlı düşünce kuruluşundan siyaset bilimci Jeffrey Hornung, pek çok ülkenin Çin ile ekonomik ve güvenlik ilişkilerinde denge politikası yürüttüğünü ancak Japonya'nın bu doğrultuda politika benimsemediğini kaydetti.
Hornung, "Japonya, Çin ile devasa ekonomik ilişkilere sahip ancak bazı konularda eleştirmeye çok istekli. Öyle ki Biden, Japonya'yı 'kafa dengi' partneri ve 'becerikli anlaşma müttefiki' olarak görüyor." diye konuştu.
Keio Üniversitesinden siyaset bilimci Prof. Nakayama Toşihiro, ikili güvenlik ittifakında "Japonya'dan daha fazlasının talep edildiğini" belirterek "Eğer Japonya aktif rol oynamaya yaklaşmayacaksa ittifakta bir çeşit kriz çıkabilir sinyali verildi." dedi.
"Çin ile çatışma çıkarmama" muammasıDış İlişkiler Konseyi (CFR) Japonya Çalışmaları Kıdemli Uzmanı Sheila Smith'in zirveye yönelik kaleme aldığı, uluslararası basına yansıyan makalede, Biden tarafından Washington'da ilk yabancı lider olarak Suga'nın ağırlanmasını "menfaatlerin kesişmesine" bağladı.
Smith, "ABD, 'azimli ve adanmış' Japonya'ya bağımlı; Japonya ise 'müdahil ve güçlü' ABD'ye bağımlı. Bölgesel mücadeleler göz önüne alındığında, bu ittifak hizada tutulması ve kararlılıkla ileriye taşınması gereken bir ittifak" ifadelerini kullandı. Yeni tip koronavirüse (Kovid-19) rağmen Suga ile Biden'ın yüz yüze görüşmesini, "İki ülke menfaatlerinin, 'Çin ile çatışma çıkarmadan gerçekleştirmek' gibi büyük bir muammayı çözmek için ortak vizyon geliştirme fırsatı" olarak nitelendirdi.