İSTANBUL (AA) - Medicana Avcılar Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Arzu Kublay, "Lohusa sendromu yaşayan anneler, içerisinde oldukları kötü ruh halinden bebeklerini sorumlu tutabiliyor ve bu durum bebeği de olumsuz etkileyebiliyor. Bu dönemin sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi açısından doğum sonrası ilk ayda annenin takibinin düzenli şekilde yapılması büyük önem arz ediyor." ifadelerini kullandı.
Medicana Avcılar Hastanesi açıklamasına göre, Kublay, doğumun ardından ilk hafta içerisinde başlayan ve depresyon benzeri bir tablo anlamına gelen lohusa sendromuna ilişkin bilgi verdi.
Lohusa sendromunun farklı şiddetlerle olmakla birlikte çoğu annede görüldüğünü aktaran Kublay, "annelik hüznü" olarak da adlandırılan lohusa sendromunun, doğumun ardından annelerin kendini mutsuz ve gergin hissetmesi başta olmak üzere çeşitli belirtilerle kendini gösterdiğini kaydetti.
Genellikle birkaç hafta içerisinde kendiliğinden iyileşen lohusa sendromunda annenin ilk bir ay içerisindeki tıbbi takibinin önem taşıdığını vurgulayan Kublay, sendroma bağlı herhangi bir şiddetli depresyon belirtisi görülmesi halinde detaylı psikiyatrik muayene gerekebildiğini belirtti.
- En önemli belirtiler arasında duygusallık, uykusuzluk ve halsizlik bulunuyor
Dr. Arzu Kublay, lohusa sendromunda ilk belirtilerin genellikle doğumdan 2-3 gün sonra ortaya çıktığını, birçok semptomu bulunmasına karşın bu semptomların şiddeti ve türünün kişiden kişiye değişkenlik gösterdiğini kaydetti.
Kublay, "Uykusuzluk veya sürekli uyuma isteği, bebeğe zarar verme kaygısı, iştah artışı veya iştahsızlık, halsizlik, hayattan keyif almama, sürekli ağlama, sinirlilik, sıkılma ve bunalma, sevgisizlik hissi ve unutkanlık lohusa sendromunun yaygın belirtileri arasında yer alıyor. Lohusa sendromu yaşayan anneler, içerisinde oldukları kötü ruh halinden bebeklerini sorumlu tutabiliyor ve bu durum bebeği de olumsuz etkileyebiliyor. Bu dönemin sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi açısından doğum sonrası ilk ayda annenin takibinin düzenli şekilde yapılması büyük önem arz ediyor." ifadelerini kullandı.
- "Lohusa sendromu döneminde annenin desteklenmesi gerekiyor"
Kublay, lohusa sendromu yaşayan bir annenin bu süreci kolay bir şekilde atlatabilmesi için eş ve aileye önemli görevler düştüğünü aktararak, şunları kaydetti:
"Bu dönemde annenin yaşadığı sorunları hafifletmede en etkili yol, annenin kendini güvende hissetmesini sağlamak. Bunun için gün içerisinde sık sık gerçekleşecek olan emzirme seansları haricinde bebeğin bakımı, bez değişimi, banyo ve giysi değiştirme gibi rutin işlerin baba veya ailenin diğer bireyleri tarafından yapılması gerekiyor. Aynı zamanda annede görülen bunalma ile mücadele edebilmek adına sosyal etkinlikler yapmak, annenin sevdiği arkadaşları ile iletişimde olmasını sağlamak, hobilere zaman ayırmak gibi faaliyetler öneriliyor. Buna karşın annenin giderek içine kapanması, aşırı şekilde kaygı duyması, bebeğe ve ailesine karşı davranışlarında büyük değişiklikler oluşması halinde aile desteğine ek olarak tıbbi destek almak gerekiyor."
- Tarama sonucuna göre psikolojik destek gerekebiliyor
Medicana Avcılar Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Kublay, lohusa sendromunun, belirtilerin ortaya çıkış zamanı ve türü göz önünde bulundurulduğunda bir hekim tarafından teşhis edilmesinin kolay bir sağlık sorunu olduğunu, belirti taşıyan annelerde psikiyatrik muayenenin tanı için yeterli olabilse de lohusa sendromunun taraması için geliştirilmiş bazı testler de bulunduğunu aktardı.
Kublay, şu değerlendirmelerde bulundu:
"'Edinburgh doğum sonrası depresyon skalası yaygın kullanılan bir testtir. Annelik hüznünü işaret eden belirtileri ayırt etmeye yarayan bu tarama yöntemi ve psikolojik muayene bulguları eşliğinde lohusa sendromu teşhisi alan anneler için gerekli görülmesi halinde psikolojik terapilere başvurulabiliyor.
Doğru şekilde desteklenen annelerde lohusa sendromu genellikle birkaç hafta, zaman zaman birkaç ay içerisinde ortadan kalkıyor. Lohusa sendromu önemsenmesi gereken bir durumdur. Sendroma ilişkin belirtiler yaşayan annelerin doktor kontrolünden geçerek gerekli psikolojik desteği almaları bu süreci sağlıklı bir şekilde atlatma konusunda çok önemlidir."