Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Fen Edebiyat Fakültesi öğrencileri, engellilere destek olmak için “Mavi Kapak” toplama kampanyası başlattı.
BEÜ Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Hatice Özdil öncülüğünde başlatılan ve öğrencilerin de destek verdiği kapak toplama kampanyası çerçevesinde 2 ayda 30 bin kapak toplandı. Öğretmen ve öğrenciler; değişik kurumlardan, okullardan, çevreden, zaman zaman sokakta bulunan şişelerden her gün poşet dolusu kapak toplayarak hem çevre temizliği yaptılar hem de sosyal projelerine destek verdiler. Toplanan kapaklar çuvallara konularak projenin sorumlu öğretmeni Hatice Özdil ve öğrencileri tarafından Eskişehir’e gönderildi.
Proje hakkında konuşan Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Demirtaş, engellilerin ihtiyaçlarının giderilmesi için bu projeye destek veren herkese teşekkür etti. Demirtaş, “Kampanya son derece önemli bir çalışma. Biz şunu biliyoruz ki; öğretim üyesi arkadaşlarımıza ve öğrencilerimize güvendiğimiz zaman her türlü zorluğun üzerinden geldiklerini birçok kez gördük. Bu en güzel örneklerden biridir. Kısa süre içerisinde bu kadar çok kapağın toplanması, buradaki performansın başarısını ortaya koyuyor. Engel diye bir şey yoktur. Çünkü engelli diye tanımlanan bireylerin ulusal ve uluslararası düzeyde gösterdikleri büyük başarılar var. Ülkemizi ve bizleri gururla temsil ediyorlar. Bizde onlarla gurur duyuyoruz. Dolayısıyla engelli olarak tanımlanan ama asla engelli olarak görmediğimiz bireylerin ihtiyaçlarının giderilmesi için başlatılan bu projeye destek veren herkesi tebrik ediyorum” dedi.
Kampanyaya öncülük eden Fen Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Hatice Özdil ise, bu projeye 4 yaşındaki kızıyla beraber başladığını belirterek, “Mavi kapak projesi yıllardır basında yer alan bir projeydi. Ancak son zamanlarda kaldırıldığını duymuştum. Bu projeye kızımla başladım. 4 yaşındaki kızımla beraber bu kapaklarla oynarken ciddi anlamda biriktiğini fark ettim. Sonra bunları nasıl kullanabiliriz diye düşündüğümde, eski toplama kampanyaları aklıma geldi. Bunun üzerine internette bir araştırma yaptım. Bu kampanyanın bazı kötü suiistimaller üzerine bittiğini gördüm. Ama hala şahsi olarak devam eden birçok insana rastladım. 75 yaşını aşkın bir dedenin 17 yaşındaki torunuyla beraber kapakları kendi evlerinin altında biriktiriyorlar. Kendi anlaştıkları bir plastik kırımcısına satıyorlar. Bunun karşılığında kazandıkları parayla da engelli kardeşlerimize tekerlekli sandalye alıyorlar. Bunları görünce engelli kardeşlerimizin mutluluğu beni çok heyecanlandırdı. Kızımla başladığım kapak toplama işi, neden daha fazla olmasın diye düşündüm. Öğrencilerimle bu durumu paylaştım. İlk bu durumu paylaştığımdaki heyecanım hala aklımda. Bunun lafta kalmamasını temenni ettim ve öyle de oldu. Kantinlerden, yurtlardan, kurum ve kuruluşlardan ve buranın sert ikliminde, karda, buzda, fırtınada sokaklardan getirdikleri poşet poşet kapaklarla beni çok duygulandırdılar. 2 ay gibi kısa bir süre içerisinde 30 bin kapak toplamak çok güzel bir duygu. Açıkçası gençler geleceğe dair ümitlerimi yeniden yeşertti” ifadelerini kullandı.
“Bu kadar kapağı doğadan kaldırmış olduk”
Plastiklerin aynı zamanda doğaya verdiği zarara da değinen Özdil, “Projemiz devam edecektir. Bize destek vermek isteyenlerde hem engelli kardeşlerimize yardımcı olurlar hem de yüzyıllarca süren plastiğin çevreye getirdiği kirliliği engellemiş olurlar. Bitlis’te bulunan derelerin, Nemrut gibi bir doğa güzelliğinin ve Van Gölü’nün kirli olmasından şikayet ediliyor. Ama bu şikayet etmelerinin yanında bir icraat yok. Kendi adımıza bu kadar kapağı doğadan kaldırmış olduk. Bu projeyi genişletmek istiyoruz. Bence sadece çocuklara, gençlere değil yetişkinlere de bu bilinci kazandırmalıyız. Bu dünya bizim başka bir dünya yok. Torunlarımıza ve gelecek nesile temiz bir dünya bırakmak istiyorsak bu kampanyayı sahiplenmeliyiz. Destek olan kadar olmayanlarda oldu. Bunlar bizi yıldırmadı, aksine motive etti. Onlara şunu sormak istiyorum; biz 2 ayda Bitlis’te yerden 30 bin kapak kaldırdık, siz Bitlis için ne yaptınız? Ben destek olan herkese çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Fen Edebiyat Fakültesi 1’inci sınıf öğrencilerinden Rabia Özbek ise, bu projeye yaklaşık 11 hafta önce dahil olduklarını söyledi. Bu projeyle beraber mavi odaklı yaşamaya başladığını vurgulayan Özbek, “Bu projede yer almamızın sebebi engelli kardeşlerimize bir umutta biz olmak istedik. 12 yıldır süren bu sosyal sorumluluk projesiyle dün 178’inci tekerlekli sandalye verildi. Ben bu projeye dahil olduğumda mavi odaklı yaşamaya başladım. Buna dair olan sloganım, ‘Bir mavi kapak, bir masum yürek’ olmuştu. Şunu da belirtmek isterim, sadece mavi değil her türlü plastik kapakla kampanyaya destek verebilirsiniz” ifadelerini kullandı.