Avustralya'da Türklerin kurduğu 51 sivil toplum kuruluşu (STK), Avustralya hükümeti ve uluslararası toplumu Suriye'de barış ve istikrarı sağlama çabalarına katkıda bulunmaya çağırdı.
Avustralya'nın çeşitli eyaletlerinde faaliyet gösteren, aralarında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ve Azerbaycan Türkleri tarafından kurulanların da bulunduğu 51 STK, Suriye'nin İdlib kentinde rejim unsurlarının 34 askeri şehit ettiği saldırıyı kınayan ve Avustralya hükümetini harekete geçmeye çağıran ortak bildiri yayımladı.
Bildiride, "Türkiye'nin Suriye'den kaynaklanan meşru güvenlik endişelerini göz önünde bulundurarak, Suriye krizine çözümün uluslararası hukuka dayalı siyasi yollarla gecikmeksizin gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguluyoruz. Ayrıca Avustralya hükümeti ve uluslararası toplumu bölgede barış ve istikrarı sağlama çabalarına katkıda bulunmaya çağırıyoruz." ifadeleri kullanıldı.
Türkiye'nin Canberra Büyükelçisi Korhan Karakoç da ortak bildirinin önemine dikkat çekerek, "Bizim bu konuyu hakikaten haklı bir mecrada yürüttüğümüzü dünyaya anlatmamız lazım, her ne kadar Yunanistan sınırındaki mültecilerin durumu bizi üzse de bunun müsebbibinin biz olmadığını muhataplarımıza anlatmamız lazım." diye konuştu.
Suriyeliler için Türkiye'nin elinden geleni yaptığını ancak Avrupa Birliği ülkelerinin verdiği sözü tutmadığını vurgulayan Karakoç, "Bizim Suriye'de daha fazla göç yaşanmaması için verdiğimiz mücadeleye Avustralya gibi dost ve kardeş ülkelerin destek vermesini bekliyoruz." dedi.
Karakoç, uluslararası toplumun Türkiye ile beraber daha somut şekilde hareket etmesi gerektiğine vurgu yaparak, Avustralya'dan beklentileri hakkında şöyle konuştu:
"Olumlu bir tepki gelmesini bekliyoruz Avustralyalı dostlarımızdan çünkü orada yaşananlar bir insanlık dramı. Televizyonlarda insanlık dışı uygulamalar gösteriliyor, Avrupa Birliği ve insanlığın ortak değerlerine saygı gösterilmesini bekliyoruz. Bu noktada Avustralya'nın görüşleri ve hassasiyetine önem veriyoruz. Derneklerimizin bu açıklamasının Avustralya makamları nezdinde bir farkındalık yaratacağını düşünüyoruz. Toplumumuzun bu hassasiyetine kulak vermelerini bekliyoruz."
