TUNCELİ (İHA) – FETÖ’nün hain darbe girişiminin 4. yıl dönümü nedeniyle Tunceli Valiliği önünde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü programı düzenlendi.
TUNCELİ (İHA) – FETÖ’nün hain darbe girişiminin 4. yıl dönümü nedeniyle Tunceli Valiliği önünde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü programı düzenlendi.
Program, Vali Mehmet Ali Özkan’ın ve beraberindeki protokol üyelerinin “15 Temmuz” temalı fotoğraf sergisini gezmesi ile başladı. Programa Vali Özkan’ın yanı sıra Tunceli Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Turgay Aras, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Atbaş, 4. Komando Tugay Komutan Vekili Piyade Albay Yılmaz Ustaoğlu, İl Emniyet Müdürü Yılmaz Delen, İl Jandarma Komutanı Albay Sinan Şen, AK Parti İl Başkanı Fatih Tek, kurum müdürleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
İl Müftüsü Şevket Dilmaç’ın okuduğu duanın ardından konuşan Vali Mehmet Ali Özkan “Merhaba bizi deyip gelenlere merhaba kadir kıymet bilenlere merhaba Düzgün Baba’dan ve Munzur’dan esen yellere merhaba Yesevi’den Hacı Bektaş’a ermişlere ve erenlere. Karanlıktan aydınlığa diyoruz. Hatırlarsanız 4 yıl önce karanlıktan başlamıştık. Başlangıçta hiçbir şeyden haberimiz yokken sinsice komşu akraba dediğimiz yanımızda yürüyen elimizden tutan ama içini bilmediğimiz haçlıya uşaklık eden ona buna hizmet eden bir kesim milletin devletin topu tüfeği ile milletimize memleketimize ve bayrağımıza saldırdı. Hatırlayın bu gecenin başında soysuzlar ataya devşirmeler vatana hainler bayrağa saldırdı. Onun için karanlık gece diyoruz. Hatırlayın bundan 4 sene öncesinden daha milletimiz temmuz gecesinde huzur ve mutluğun içinde geceye gece diye bakarken edepsizler ahlak diye imansız o sapkın imamın peşinden iman diye münafık allahsızlar Allah diye millete saldırmaya kalktılar. Onun içindir ki karanlık gece diyoruz. Ama bununda bir aydınlığı oldu” diye konuştu.
“Bu millet maydanoz satar belki limon satar belki simit satar ama bayrağını vatanını satmaz”
FETÖ terör örgütü üyelerinin devletin en iyi imkanlarından faydalandıklarını belirten Özkan, ”Onların hesap etmedikleri hesaplayamadıkları bir şey oldu. Hani diyor ya bu millet garibandır, masumdur belki fakirdir. Bu millet maydanoz satar belki limon satar belki simit satar ama bayrağını vatanını satmaz. Bunu hiç hesaplayamadılar. Memleketin en büyük imkanlarını kullandılar. Kendilerine adalet diye çıktıkları yolda imam dedikleri yerde adaletsizlikle en iyi okulları ayarladılar. En iyi mekteplerde okudular devletin en iyi imkanlarını kullandılar. Kendilerini masum milletimize adam diye tanıttılar. Ama karanlıktaki başlangıç dediğimiz gece adam olmadıklarını ortaya koydular. Bu kavgada haçlının yanında yer aldılar. Ama hesaplamadılar bu millet gariban ve mazlum olabilir ama bu millet bayrağına, vatanına, demokrasisine ve özgürlüğüne el sürdürtmez. Hesaplamadılar ve derslerini aldılar” ifadelerini kullandı.
“Alfabenin her harfinden örgüt kurdular”
Terör örgütü mensuplarının küçük köpeklere benzeten Vali Özkan, “Adını PKK koydular dağlarımıza saldırdılar. Masum insanlarımızın canını aldılar. Adını TİKKO, DHKP-C, MLKP alfabenin adınıza gelen her harfine bir örgüt kurdular. Hal böyle olunca mücadele sürüyor ve sürecek. Bunlar koca Türk milletini yüce Türk milletini üfleyince devrilecek söyleyince düşecek zannedenler bu yüce millete karşı soysuz ve acımasızca mücadeleyi sürdürenler zannetmesinler ki bu bayrak inecek. Bunlar ancak küçük küçük köpekler olur paçanızdan tutar sizi oyalar. Gittiğiniz yol değil çarptığınız kaya öyle basit değil. Çarpacağınız yer bu yüce milletin yüreğidir. Kurmadıkları alfabenin harfiyle örgüt kalmadı. PKK, TİKKO, DHKP-C, MLKP ve FETÖ say say bitmiyor. Bu milletten ne istiyorsunuz. Kürtlük davasını güdenler Saddam Irak’ta gaz attı bir milyona yakın Kürdümüzü öldürdü bir kurşun atmadılar. Kürtlük davası diye bu milleti bölenler Suriye’de Esed benim Kürdüme benim Arabıma yatacak topraktan başka bir şey vermedi gidip gıkını çıkarmadılar. Ondan sonra da bana gelip batının haçlının süslü kelimeleriyle insan hakları, demokrasi ve özgürlük anlatmaya çalışıyorlar. Irak’ta Saddam’dan kaçan 500 bin insan nereye sığındı ve kim baktı onlara. Suriye de denizin kenarında ki bebeği hatırlıyorsunuz hepiniz o kimin suçuydu. Bulgaristan dan zulüm görenler nereye geldi. Yetmedi dinine, diline ve ırkına bakmadan bu millet mazluma ve masuma sahip çıktı" diyerek sözlerini tamamladı.