Dünyadaki 8 bin metreden yüksek 14 dağın 13'üne tırmanan Tunç Fındık, 14x8000 tırmanışını tamamlayan ilk Türk dağcı olmayı planlıyor.
İSLAMABAD (AA) - Dünya üzerinde 8 bin metreyi aşan 14 dağa tırmanma projesi olan "14x8000" kapsamında 13 dağa tırmanan Tunç Fındık, bu alanda başarıya ulaşan ilk Türk dağcı olmayı amaçlıyor.
Son olarak haziranda başladığı Pakistan'ın Gasherbrum 1 zirvesinin tırmanışını 1,5 ayda tamamlayan Fındık, proje kapsamında yaptığı tırmanışları AA muhabirine değerlendirdi.
Fındık, ilk olarak 2001'de 8 bin 848 metre ile dünyanın en yüksek zirvesi Everest'e tırmandıktan sonra 2006'da 14x8000 kapsamında tırmanışlara başladığını belirterek "8 bin metreyi aşan 14 zirvenin tamamı Pakistan, Çin ve Nepal topraklarında yer alıyor. Bunların hepsine çıkmak bir dağcı için olimpiyat madalyası kazanmak gibi bir şey. Kaya, buz ve karda tırmanmak, çığ tehlikesi bulunması ve hava şartları nedeniyle ölüm tehlikesi bu zirvelerde çok yüksek. Bu metrelerdeki zirvelerde kolay zirve diye bir şey yok. Bünyenizin alışık olması ve pratiğinizin olması gerekiyor." diye konuştu.
Gasherbrum 1 zirvesine oksijen tüpü olmadan çıktıklarını söyleyen Fındık, "Dünya üzerinde 14 tane 8 bin metreden yüksek zirve bulunuyor. Pakistan'daki Gasherbrum 1 zirvesini tırmanarak bunların 13'üncüsünü tırmanmış oldum. Gelecek yıl da yine çok zorlu olan Pakistan'ın Nanga Parbat zirvesine tırmanarak 14 zirveyi de tırmanıp bunu başaran ilk Türk dağcı olmayı planlıyorum." ifadelerini kullandı.
Fındık, 8 bin metreyi aşan zirveleri tırmanmanın maddi, fiziki, ve psikolojik açıdan zorlu olduğuna dikkati çekerek şöyle devam etti:
"Gasherbrum 1 dünyadaki en yüksek 11. dağ. Gilgit Baltistan eyaletinin Skardu kentinden 8-9 saat zorlu bir araç yolculuğunun ve 150 kilometrelik bir yürüyüşün ardından tırmanış kampına ulaşılıyor. 5 bin metredeki ana kamptan 8 bin 80 metredeki kampa tırmanmak neredeyse 2 ay sürüyor. Çığ riski olan bölgelerden ve çatlakları olan büyük bir buzuldan geçmek zorundasınız. Kaya, buz ve kar üzerinde tırmanıp 500 metrelik bir uçurumu geçmeniz gerekiyor. En son zirvede büyük bir buz uçurumunu tırmanıyorsunuz. Zirvede eksi 40 derecede soğuk olduğunu da unutmamak gerek."
Fındık, proje kapsamında zirveye ulaşamadığı tırmanışlar olduğunu da belirterek "Ne kadar zirveye çıkmak önemliyse de hayatınızı ve sağlığınızı riske atmadan dönmek de önemli. Yaptığım tırmanışlarda çok fazla teknik tırmanış gerektiren ya da daha az gerektiren zirveler vardı." dedi.
"Pakistan doğa turizminde ciddi potansiyele sahip"Pakistan, 8 bin metreyi aşan 14 dağdan 5'ine ev sahipliği yapıyor. Özellikle "Katil Dağ" olarak bilinen Nanga Parbat ile dünyanın ikinci en yüksek zirvesi K2, Pakistan sınırları içinde yer alıyor.
Dağcılar için de önemli noktaların Pakistan'da bulunduğunun altını çizen Fındık, ülkede tırmanma için gerekli altyapının zayıf olduğunu kaydetti.
Fındık, "Buraya tırmanış için gelecek dağcıların kendi malzemelerini ve altyapı ekipmanlarını yanında getirmelerinde fayda var çünkü burada bulmak zor. Pakistan bürokrasi ve yatırım engellerini çözerse burada dağcılık gelişecektir. Bunun için de dağcılık kulüplerinin, federasyonlarının ve Turizm Bakanlığı gibi kurumların çözüm üretmesi gerekiyor. Bizim de burada yeni rotalar bulmak, dağların çıkılmamış yerlerinden tırmanma yapmak ve keşifler yapma düşüncelerimiz var." diye konuştu.
Fındık, Türkiye'de dağcılık ve doğa sporlarının gelişimi için yeterli imkanın bulunduğunu ancak devletin bu sporların tanıtımını yapması gerektiğini sözlerine ekledi.
Fındık'la Gasherbrum 1'e tırmanan dağcılık rehberi Adem Gül de Pakistan'ın dağcılık konusundaki potansiyeline işaret ederek "Pakistan, dağcılık açısından çok özel ve tırmanmaya doyulamayacak bir ülke. Eksikleri giderildiği takdirde dünya doğa turizminde ciddi potansiyele sahip olacaktır." ifadelerini kullandı.
"Pakistan'ın yansıtıldığı gibi tehlikeli bir ülke olmadığını 1,5 ayda gördük"Gasherbrum 1'e Fındık ve Gül ile tırmanan İzmir Demokrasi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Güçlü Özen, Gasherbrum 1'e tırmanırken doğa şartlarının da işlerini kolaylaştırdığını söyledi.
İlk olarak 7 bin metreyi geçen bir zirveye 1999'da tırmandığını dile getiren Özen, Pakistan ile Türkiye'de dağcılık sporlarının gelişimi önünde benzer sorunlar bulunduğunu belirtti.
Özen şöyle konuştu:
"İki ülke de dağcılık sporunun gelişimi için çok fazla potansiyele sahip. Tırmanmaya gelecek dağcılara konforlu bir hizmet sunulması gerekir. Güvenlik konusunda da gerek devletin gerekse yerli dağcıların tanıtım yaparak Pakistan'ın güvenli olduğunu göstermeleri gerekir. Eğer dünyaca ünlü başarılar elde edilirse insanlar buralara gelirler. Biz Pakistan'ın güvenlik sıkıntısı olmadığını, medyada yansıtıldığı gibi bir ülke olmadığını 1,5 ayda yaşayarak gördük."