Havaların ısınmasıyla hayvanlarını kışlaklardan çıkaran göçerler, Elazığ'dan Erzurum'daki yaylalara gitmek için 50 gün yol yürüyecek.
BİNGÖL(AA) - Hayvanları için yılın farklı dönemlerinde yer değiştirmek durumunda kalan ve ömürleri sürülerin peşinde geçen göçer ailelerin ilkbahar yolculuğu ramazana denk geldi.
Havaların ısınmasıyla hayvanlarını kışlaklardan çıkaran göçerlerin belirledikleri güzergah doğrultusunda Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki Bingöl, Erzurum ve Muş yaylalarına zorlu yolculuğu sürüyor.
Hayvancılığa adadıkları yaşamlarının büyük bölümü yolda geçiren göçerler mola verdikleri arazide ve ulaştıkları yaylalarda kurdukları çadırlarda ilkbahar ve yaz mevsimini geçiriyor, yetiştirdikleri hayvanlarla sektöre önemli katkı sağlıyorlar.
İlkbaharda havaların ısınmasıyla iş yoğunlukları artan besiciler hayvanlarını meraya çıkarıyor, bakımlarını yapıyor, süt sağıyor, peynir hazırlıyor.
Elazığ'dan çıktıktan sonra Bingöl'de mola veren göçerler, hayvanlarını Erzurum'daki yaylalara götürmek için yaklaşık 50 gün yol yürüyecek.
Göçerler Ramazan Bayramı'nı da hayvanlarıyla yolda geçirecek.
"Ramazan ayında çok zorlanıyoruz"Bingöl-Elazığ kara yolu mevkisinde günler süren yolculuğun ardından mola veren göçerlerden Süleyman Elban, AA muhabirine, ömrünün hayvancılıkla geçtiğini anlattı.
"Hayvanları serin yerlere götürüyoruz. Yoksa sıcaktan ölürler. Yerdeki yeşillik bitti mi koyunlar ölür. Onun için yer değiştirmemiz gerekiyor." diyen Elban, sabah saatlerinde süt sağarak başlayan mesailerinin gün boyu sürdüğünü belirtti.
Elban, peynir hazırladıklarını, ambalajladıkları peynirlerin satış için yerleşim yerlerine götürüldüğünü dile getirerek, "Ramazan ayında çok zorlanıyoruz. Ailece çalışıyoruz." dedi.
Mahmut Kaya da kışın Elazığ'da ahırda besledikleri hayvanları ilkbaharda Bingöl ve Erzurum'a götürmek için yola çıktıklarını aktardı.
Sağdıkları süt ve hazırladıkları peyniri mandıraya sattıklarını anlatan Kaya, "Çocukluğumdan beri bu işi yapıyorum. 400 koyunumuz var. Çok fazla masraf oluyor. Şartlarımız çok zor ama ramazan ayının bereketiyle yaşıyoruz, şükürler olsun. Bazen iftarımızı hayvanların yanında açıyoruz." ifadelerini kullandı.