Yakalandığı koronavirüsten yaklaşık 20 günlük tedaviyle kurtulan Kırklareli Valisi Osman Bilgin, 'Psikolojik açıdan gerçekten çok sıkıntılı. O nedenle tedbiri alın.' dedi.
ANKARA (AA) - Kırklareli Valisi Osman Bilgin, AA muhabirine, 31 Mart'ta Kovid-19'a yakalandığını, gördüğü tedavinin ardından 17 Nisan'da hastalığı yenmeyi başardığını söyledi.
Zorlu bir süreç geçirdiğini belirten Bilgin, hastalığı ailesine bulaştırdığı için çok üzüldüğünü ifade etti.
Kovid-19'un hafife alınacak bir hastalık olmadığını vurgulayan Bilgin, "Benim ilk 5 gün hiç sıkıntım yoktu ama sonrasında virüsün etkisiyle hakikaten problemli, sıkıntılı günlerim oldu. Gerek vücutta ağrı gerekse psikolojik anlamda kötü günler geçirdim." diye konuştu.
Tedavi sürecinde en yakınlarıyla dahi görüşemediğini, çocuklarını göremediğini anlatan Bilgin, şöyle devam etti:
"Kovid-19'a önce ben yakalandım, sonra eşim, son olarak da kızım yakalandı. Psikolojik açıdan gerçekten çok sıkıntılı. O nedenle tedbiri alın, bunu yaşamadığı için bazı vatandaşlarımız farkında değil. Yaşadığınızda hem biyolojik hastalık boyutu hem de psikolojik boyutu var. Tam bir hapis halindesiniz. Hiç kimse hapse girmek istemez. Hapse girmek istemiyorsanız elinizden gelen tedbiri alın."
Bilgin, salgında herkesin tüm toplumu düşünmesi gerektiğine vurgu yaptı.
"Salgında en önemli sorun D vitaminidir"Vali Bilgin, Kovid-19'a karşı beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğine işaret ederek, "Salgında en önemli sorun D vitaminidir." ifadesini kullandı.
Hayatını kaybedenlerin yüzde 50'sinde D vitamini eksikliğinin tespit edildiğine dikkati çeken Bilgin, şunları kaydetti:
"Türk toplumunda D vitamininin eksik olduğunu biliyoruz. Mutlaka D vitamini takviyeleri yapalım. En üst düzeyde tedbir alınması gerekiyor. Kovid-19 sadece bir sağlık sorunu değildir. Bu salgın aynı zamanda ekonomik, toplumsal ve devletlerin sistematiğini değiştirecek kadar büyük bir sorundur. Görüyoruz ki dünya devletleri farklı farklı sıkıntılar yaşıyor. Vatanını, milletini seven tüm vatandaşlarımız kurallara uysun. En üst düzeyde tedbir, en alt düzeyde korku olmalı."