Kovid-19 tedbirleri kapsamında uzaktan eğitime geçilmesinin ardından psikolojik danışma hizmetini çevrimiçi ortama taşıyan YTÜ Öğrenci Dekanlığı, bu sürece uyum sağlamaları ve derslerinden verim almaları için öğrencilere destek oluy
İSTANBUL (AA) - Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Öğrenci Dekanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında üniversitelerin uzaktan eğitim sistemine geçmesinin ardından öğrencilerin bu sürece adapte olması ve uyum sağlaması için çevrimiçi (online) psikolojik destek hizmeti veriyor.
Dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını hayatın günlük akışını değiştirirken, eğitim sisteminde de bir dizi düzenleme yapılmasına neden oldu.
Üniversitelerde 23 Mart'ta uzaktan eğitim sistemine geçilmesinin ardından YTÜ Öğrenci Dekanlığı, öğrencileri motive etmek ve sürece uyumlarına destek olmak amacıyla bilgilendirici elektronik postaları göndermeye başladı. Bunun üzerine öğrencilerden, uyku bozukluğu, iştah kaybı, ders çalışma, stres, kaygı, dikkat eksikliği ve motivasyon kaybı yaşadıklarına ilişkin elektronik postalar geldi.
Öğrenci Dekanlığı da süreci yakından takip etme adına var olan psikolojik danışma yardım hizmetini çevrimiçi ortama taşıdı. Dekanlık, çevrimiçi psikolojik danışmanlık hizmetiyle uzaktan eğitim sürecine adapte olmaları ve derslerinden verim almaları için öğrencilere destek oluyor.
Uzaktan eğitim sistemi 5 günde hazır hale getirildiAA muhabirinin sorularını yanıtlayan YTÜ Öğrenci Dekanı Prof. Dr. Mehmet Engin Deniz, üniversitede uzaktan eğitim sürecinin 23-27 Mart tarihlerinde deneme olarak başladığını, bu süreçte UZEM ve Bilgi İşlem Daire Başkanlığı koordinesinde çalışarak uzaktan eğitim sistemindeki aksaklıkların tespit edildiğini ve sistemin hazır hale getirildiğini anlattı.
Üniversitenin öz kaynaklarıyla geliştirilen UZEM sisteminin 30 Mart'tan itibaren kesintisiz çalışmaya başladığını, sisteme sadece akademisyenlerin online giriş yaptığını aktaran Deniz, öğrencilerin ise akademisyenlerin sistem üzerinde sanal sınıf açtıktan sonra kurumsal öğrenci e-postalarına gönderilen linkle derslere katılabildiklerini belirtti.
Deniz, bu bağlamda 23 Mart'tan itibaren uzaktan eğitim yöntemiyle verilen tüm derslerin mevcut haftalık ders programında belirtildiği şekilde üniversitenin Öğrenme Yönetim Sistemi üzerinden senkron olarak yapılmaya başlandığını, YÖK'ün belirtildiği üzere üniversitede uzaktan eğitim kapsamında olmayan dersler ile uygulamalı derslerin belirlenecek takvim kapsamında yaz aylarında tamamlanacağını kaydetti.
"Evden çıkmayı zorlaştıran durumlarda etkili bir yöntem"Çevrimiçi psikolojik danışmanlığın e-danışma, e-psikoterapi, siber terapi, çevrimiçi terapi, interaktif ruh sağlığı hizmeti gibi çeşitli isimlerle adlandırıldığını dile getiren Deniz, şunları kaydetti:
"Çevrimiçi psikolojik danışma; psikolojik danışman ve danışanın ayrı veya uzak yerlerde olduklarında internet ve elektronik kaynaklar sayesinde iletişim kurdukları ve gizliliğin esas olduğu profesyonel psikolojik danışma hizmetidir. Günümüzde internetin, bilgisayar, tablet ve akıllı telefon kullanımının yaygınlaşması sayesinde kolayca yapılabilmektedir. Ayrıca çevrimiçi psikolojik danışma, zaman ve mekan konusunda danışanlara büyük esneklik sağladığı için salgın hastalık gibi evden çıkmayı zorlaştıran durumlarda da bireylerin ihtiyacı olan psikolojik desteği sunmada etkili ve verimlidir."
Öğrencilere sunduğu psikolojik danışma hizmeti kapsamında, görüşmelerin hafta içi bir kez kez 45-50 dakika, gerekli durumlarda haftada 2 veya 2 haftada 1 seans şeklinde yapılabildiğini belirten Deniz, 1 klinik psikolog ve 5 psikolojik danışman ile psikolojik destek hizmeti verdiklerini ifade etti.
Çevrimiçi psikolojik danışmanlık hizmetinde "3 farklı yöntem"Prof. Dr. Deniz, çevrimiçi psikolojik danışma hizmetini 3 şekilde sürdürdüklerini aktararak, şöyle devam etti:
"Birincisi, öğrencilerimize elektronik e-posta ile haftalık ruh sağlığı alanında ihtiyaçlarına yönelik psiko-eğitim niteliğinde makaleler gönderiyoruz. Örneğin, uyku sorunu olan öğrencilerimize bununla nasıl başa çıkabileceklerine dair bir yazımız oldu. Böylece koruyucu ruh sağlığı çalışmaları ile sorun oluşmadan ya da oluşmuşsa da kökleşmeden çözme şansımız oluyor.
İkincisi, öğrencilerimizin bize gönderdiği e-postalar oluyor. Öğrenci çevrimiçi görüşmeyi istemiyor ve sorunu e-posta üzerinden çözülebilecekse; önce danışanın sorununa yönelik özgeçmiş bilgisini alıyoruz. Sonra sorunu ve hedeflerini detaylıca tanımlamasını talep ediyoruz. Danışandan gelen bilgiler doğrultusunda, ona özgü içinde önerilerinde olduğu bir metin gönderiyoruz. Bu uygulamada 3 günde bir danışanın e-posta göndermesini istiyoruz. Danışanın, kendine özgü bu programı uygularken karşılaştığı zorluklardan haberdar oluyoruz. Danışanın ruhsal değişimini görünce (olumlu anlamda) mektuplaşmayı sonlandırıyoruz. Üçüncüsü ise online platformda birebir görüşmeler yaparak gerçekleşiyor."
"Ruhsal sağlamlık başarı getirir"Koronavirüs salgınının meydana getirdiği olumsuz psikolojik etkilerin yanında uygulanan karantina, izolasyon ve sosyal mesafe gibi tedbirlerin öğrencileri de olumsuz etkilediğine işaret eden Deniz, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Gelişimsel olarak baktığımızda sosyalleşmeye en çok ihtiyaç duyan yaş aralığında olan üniversite öğrencileri, olumsuz psikolojik etkiye daha açık gibi görünüyor. Bu yüzden hem önleyici ruh sağlığı hizmetleri ile hem müdahale ederek psikolojik danışma ile öğrencilerimiz üzerindeki bu olumsuz psikolojik etkiyi en aza indirgemek ve bu dönemi rahatça ya da en az hasarla atlatmalarını istiyoruz. Hedefimiz bu. Ruhsal sağlamlık başarı getirir."
"Hedef oluşturun, planlı ve organize olun, paniğe kapılmayın"Prof. Dr. Deniz, uzaktan eğitim sürecine kısa sürede uyum sağlayabilmeleri için öğrencilere şu önerilerde bulundu:
- İlk başta bakış açınızın başarıda etkili olduğunu ifade etmek isterim. Çevrimiçi eğitime karşı olumsuz bir bakış açınız varken derslere karşı motivasyonunuz azalabilir. Bakış açınızı değiştirin.
- Özel bir çalışma alanınız olsun. Sessiz, düzenli, dikkat dağıtmayan ve her zaman kullanıma hazır yeriniz/odanız ile ortamınızın çalışma düzeni olsun.
- Hedef oluşturun. Hedefler çevrimiçi öğrenme sırasında motivasyonunuz düştüğünde sizi güç verecektir. Amaçlarınız küçük adımlardan büyük adımlara doğru ve rasyonel olmalıdır.
- Planlı ve organize olun. Çevrimiçi eğitim ile başarılı bir şekilde öğrenmek için zaman ve programa uymak önemlidir. Zamanı, dersleri, ödevleri, diğer faaliyetlerinizi ve yorgunluk durumuzu düşünerek plan yapmalısınız.
- İhtiyacınız olduğunda soru sormaktan çekinmeyin. Online yapılan eğitimlerde bir öğrenci sisteme dahil oldukça başarılı olduğu görülmüştür. Sizin soru sormanız monotonluğu azaltarak etkileşime kapı açacaktır.
- Enerjinizi yüksek tutun. Bazıları yiyecek ve içecekler ile bazıları mola ile bazıları ise zor bir problemi çözerek enerjik hisseder. Kendinize ödüller verin.
- Çevrimiçi öğrenme için kullandığınız programaya hakim olun. Teknik imkanların ve motivasyonun uzaktan eğitimde etkisi yapılan araştırmalarla kanıtlanmıştır. Teknik sorunlar yaşarken stres seviyeniz artar ve motivasyonunuz düşebilir.
- Stres ve kaygılarınız arttığında paniğe kapılmayın. Öncelikle yaşadığınız salgınla ilgili tüm sorunları sadece siz, tek başınıza değil birçok insanla birlikte yaşamakta olduğunuzu kendinize hatırlatın. Gün içerinde sık sık kendinize "Şu anda ne hissediyorum?" sorusunu mutlaka yöneltin. Bazen yetersizlik inançları derslere karşı motivasyon kaybına neden olabilir.
- Ders çalışırken ya da çevirimiçi ders esnasında stres ve kaygılarınız arttığı için motivasyon sorunu yaşıyor olabilirsiniz. Bunu fark ettiğinizde zihninizde bir kutu oluşturun. Sorunu kutunun içine koyarak uygun zamanda çıkaracağınızı ve onunla ilgileneceğinizi kendinize söyleyerek o anda derse odaklanın.
- Motivasyon sorununu her derste mi yoksa bazı derslerde mi yaşıyorsunuz? Kriz durumlarında birey kendisini güvende hissetmek ister. Motivasyon sorunu yaşadığınız derste güvensiz hissediyor olabilirsiniz. Sizi bu duyguya iten nedeni bulmalısınız. Dersin içeriği, anlaşılamama, eğitmen ya da başka bir neden olabilir. Güvende hissetmelisiniz.
- Kendinizi diğerleri ile kıyaslamayın. Birey biriciktir. Olaylar aynı olsa bile olayları algılayış biçimimizin farklıdır. Sosyal medya ya da televizyonda salgınla ilgili programlar ve kişiler, hatta çevrenizdeki eş, dost, arkadaşlarınız stresinizi artırabilir ya da kendinizi umutsuz, yetersiz hissettirebilir. Kimin ve neyin size nasıl geldiğini fark edin.
Muhabir: Zeynep Rakipoğlu