Bilim insanları, obezlerde yaygın görülen büyük ve yağlı dilin uyku bozukluğu riski oluşturduğunu, dil yağı azaldığında uyku apnesinin düzeldiğini belirledi.
BBC'nin haberine göre Pennsylvania Üniversitesi Perelman Tıp Fakültesinden araştırmacılar, obstrüktif uyku apne sendromu görülen 67 obezite hastasının kilo vermeden önce ve sonraki uyku durumlarını inceledi.
Araştırmada, obezite hastalarının yüzde 10'luk kilo kaybının ardından dillerindeki yağ oranının azaldığı ve uyku apnesi semptomlarında yüzde 30 iyileşme kaydedildiği ortaya kondu.
Hastaların üst solunum yolu yapılarının büyüklüğüne bakarak hangi değişikliklerin gelişmeleri tetiklediğini araştıran ekip, nefes darlığına yol açan uyku bozukluğunun dil üzerindeki yağ oranıyla bağlantılı olabileceğini öne sürdü.
Kilo kaybının, solunum yolunun her iki tarafındaki çiğneme ve kasları kontrol eden çene kasının boyutunda azalmaya yol açtığı, bunun ise solunuma yardımcı olduğu kaydedildi.
Büyük ve yağlı dillere obezite hastalarında yaygın şekilde rastlandığına dikkat çekilirken, dildeki yağın ise uyku bozukluğu riski oluşturduğu vurgulandı.
Araştırma ekibinde Dr Richard Schwab, yağ oranının dilin uyku sırasında yayılma olasılığını artırdığını belirterek, "Şimdi dil yağının bir risk faktörü olduğunu bildiğimize ve dil yağı azaldığında uyku apnesi düzeldiğine göre daha önce hiç sahip olmadığımız benzersiz bir terapötik hedef belirlendi." ifadesini kullandı.
Araştırmacıların, dili zayıflatmak için hangi diyetlerin daha etkili olduğunu tespit etmeye yönelik araştırma yapmayı planladığı kaydedildi.
Uyku apnesi, horlama ve gürültülü nefes almaya yol açabilen bir rahatsızlık olarak bilinirken, gün içerisinde uykulu olmaya da sebep olabiliyor.
Söz konusu rahatsızlığın en yaygın tipinin, üst solunum yolunun uyku sırasında kısmen veya tamamen tıkandığı obstrüktif uyku apnesi olduğu biliniyor.
Araştırmanın sonuçları Amerikan Solunum ve Kritik Bakım Tıbbı Dergisi'nde yayımlandı.