Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde 5. kattaki evlerinde ablasıyla Marmara Depremi'ni yaşayan engelli Ertan Özdemir, daha sonra yerleştiği Konya'da hem depremin izlerini üzerinden attı hem de yeni bir hayat kurdu.
KONYA (AA) - Merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan 1999'daki Marmara Depremi'nde ablasıyla yaşadığı evden komşularının yardımıyla dışarı çıkarılan yüzde 94 bedensel engelli Ertan Özdemir, Konya'da hayata yeniden bağlandı.
Depremden sonra Konya'da yaşayan teyzesinin yanına yerleşen Özdemir ve ablası, Konya'da yeni bir hayat kurdu.
Ertan Özdemir (50), AA muhabirine, tersane işçisi bir baba ve ev hanımı bir annenin 3 çocuğundan en küçüğü olduğunu ve yüzde 94 engelli olarak Gölcük'te doğduğunu anlattı.
Babasını 1993'te, annesini de 1995'te kaybettiğini belirten Özdemir, bakımıyla kendisinden 12 yaş büyük ablasının ilgilendiğini söyledi.
Doğuştan rahatsızlığı nedeniyle bazı organlarını kullanamadığını, tekerlekli sandalyeye mahkum olduğunu, evde emekleyerek gezdiğini ifade eden Özdemir, arada dışarı çıkarak hava aldığını, market alışverişine çıkarak kendisini hayattan soyutlamadığını dile getirdi.
Özdemir, 21 yıl önce yaşanan Marmara Depremi'ni hiç unutmadığını ifade ederek, "Gece 03.02'de bir sarsıntı oldu. Yataktan kalktım. Televizyon ayağımın dibine düşmüş. Ablam da içeride yatıyordu. Hemen ablamı çağırdım. 'Ne oldu abla?' dedim. 'Deprem oluyor.' dedi. Uykuda yakalandım. Evimiz 5. kattaydı. Apartman yıkılmadı. 5. kattan çıktım. Ev halkı bana yardım etti, beni dışarı çıkarttı. 3-5 kişi geldi bir çarşafa koydular beni, indik." diye konuştu.
Sarsıntıların bir süre devam ettiğini hatırlatan Özdemir, depremin yaşandığı gece ve sonrasında 3 geceyi dışarıda geçirdiklerini anlattı.
"Sağ olduğuma şükrettim"Özdemir, 3. günden sonra Konya'ya gelmeye karar verdiklerini ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Burada teyzem, eniştem var. Onların yanına geldik. Konya'da güzel hayat kurdum. Gittiğim yerde hiç yabancılık çekmem. Konya, benim evim gibi geldi. 21 yıldır Konya'dayız. Zaman zaman Kocaeli'ne gidiyoruz. Annemin, babamın mezarı orada. Onları ziyaret ederiz, 3-5 gün kalırız, Konya'ya döneriz. Burada arkadaşlarım da var. Depremde korktum, sağ olduğuma şükrettim. Apartman yere yattı, kalktı. Ölümden döndük. Depremden sonra dışarıda kaldık. Geceleri soğuk oldu, gündüzleri sıcak oldu. Depremin 3'üncü günü dedim ki ablama 'Haydi kalk gidelim Konya'ya. Burada bizi bağlayan bir şey yok.' (Depremi) Aklıma getirmemeye çalışıyorum. Bu konuda psikolojik tedavi gördüm. Depremde bir hasar atlattık. Herkesin başına gelebilir. Bunu atlatmak için doktora gittim, geldim. Şimdi iyiyim."
Abla Emel Özdemir ise kardeşinin hayata bağlı bir insan olduğunu belirterek, "Nereye olsa beraber gideriz. O bensiz bir yere gitmez, ben onsuz bir yere gitmem. O evdeyse, ben de evdeyim, o dışarıdaysa ben de dışarıdayım. Hiçbir yere gitmem onsuz, bırakamam yani. 'Ne olur ne olmaz.' derim, evde bırakıp gitmem bir yere." şeklinde konuştu.
En büyük arzusunun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmek olduğunu vurgulayan Özdemir, Erdoğan'a dua etti.
Muhabir: Zehra Melek Çat