Haziran ayı enflasyon rakamlarının açıklanması sonrası Memur-Sen, Türkiye’de 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması yaptı.
Haziran ayı enflasyon rakamlarının açıklanması sonrası Memur-Sen, Türkiye’de 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması yaptı.
Malatya’da Soykan Parkı’nda gerçekleştirilen basın açıklamasını Memur-Sen Malatya İl Temsilcisi Vekili Mehmet Engin yaptı. Engin, memur maaşlarının enflasyona yenik düştüğünü, memurun alım gücünü zayıflattığını ifade ederek, “Bugün haziran ayı enflasyon rakamı açıklandı. Böylelikle kamu görevlilerinin 2021 yılı ilk altı aylık zam oranına eklenecek enflasyon oranı da belirlenmiş oldu. Bu veriler maalesef memur maaşlarının enflasyona yenik düştüğünü, memurun alım gücünü zayıflattığını gösteriyor. Biz bugün burada işte bu gerçekler ışığında hem bir durum tespiti yapmak hem de kayıpların tazmini noktasında taleplerimizi dile getirmek için toplandık. Şunu belirtelim ki özellikle küresel dengesizlikler ve son 1 buçuk yılda bütün insanlığı etkisi altına alan ölümcül Covid-19 pandemisi, hayatımızın akışını derinden etkilemiş ve etkilemeye devam ediyor. Dolayısıyla böylesi zor koşullar altında ülkemiz ekonomisi kur üzerinden yaşadı. Finansal dalgalanma dahil birçok konuyu değerlendirmeye tabi tutmamız gerektiği de ortadadır” şeklinde konuştu.
Engin, “Gelin bu çarpık sistematiği değiştirelim. Büyümenin yansıtıldığı, refah payının kamu görevlilerine aktarıldığı adil bir sistemin kuruluş startını hep birlikte verelim. Kamu görevlisi devletin yükü değil gücüdür. Her sene zam yapılırken memurun seyretmesi beklenemez. Biz, gerçeklere uygun yüzdelik zam, geçmiş kayıpların telafisi için seyyanen zam ve büyüyen Türkiye’den memurlarının refahına düşen payını istiyoruz. Kamu işvereninin belirlediği zam, mart demeden buharlaşıyor. Artık bahaneleri ortadan kaldıralım, gerçekleri konuşalım. Değişimi hayata geçirelim. Seyyanen zam çağrımız, bu kapsamda görülmeli, gelir kayıpları giderilmeli. Biz, olmayan bir kaynaktan artış istemiyoruz. Var olan ve kamu görevlilerinden sakınılan bir kaynaktan payımız olanın, hakkımız olanın verilmesini istiyoruz. Büyüme ve refah paylaşmak üzerinden kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerinin belirlendiği, emeğin değerinin yükseldiği, alın terinin karşılığının verildiği yeni bir sistem yürürlüğe konulsun. Evet, Türkiye’nin ekonomisi büyüyor ihracatta tüm zamanların rekoru kırılıyor. Büyümenin ürettiği kaynağı, bu kesimler kendi arasında paylaşıyor. Ne yazık ki, gelir dağılımındaki makas gün geçtikte ağlıyor, ülkeyi ayakta tutan orta sınıf eriyor, tabanla tavan arasındaki uçurum büyüyor. Evet, Türkiye ekonomisi büyüyor fakat memurlar büyümüyor. Kamu görevlilerinin mali ve sosyal hakları söz konusu olduğunda "mali disiplin", "bütçe imkanlar" ve "tasarruf tedbirleri" başta olmak üzere çeşitli bahaneler üretiliyor. Hal böyleyken sermaye ve finans kesimi için teşvik paketleri, vergi Bunun bir sosyal maliyetinin olacağını herkesin düşünmesi gerekmiyor” diye konuştu.
