Türk dizilerinin sıkı takipçisi Beyrut sakini Hale Aşşi, 'Diziler, insanı başka bir dünyaya götürüyor. Hatta Kovid-19 salgınını unutturarak, Türkiye'de yaşadığımızı hissettiriyor.' dedi.
BEYRUT (AA) - Lübnanlılar, ekonomik kriz ve yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) mücadele önlemleri eşliğinde girdikleri ramazan ayında Türk dizilerini izleyerek sıkıntılarından uzaklaşıyor.
İlk Kovid-19 vakasının 21 Şubat'ta görüldüğü Lübnan'da, hükümetin 15 Mart'ta ilan ettiği ve son olarak 10 Mayıs'a kadar uzattığı seferberlik çerçevesindeki kısıtlamalar sürüyor.
Kovid-19 salgını nedeniyle toplu iftar organizasyonlarında buluşamayan Lübnanlılar, diğer Arap ülkelerinde olduğu gibi ilk defa 2007 yılında tanıştığı Türk dizilerini bu yıl ramazan ayında da özellikle tercih ediyor.
Lübnan'da en çok izlenen televizyon kanalı El-Cedid, ramazan ayının girmesiyle 3 Türk dizisini ekranlarına taşıdı. Ana haber bülteni saatleri öncesi ve sonrasında birer bölüm yayınlayan kanal, "Karadeniz", "Fazilet Hanım ve Kızları" ile "Siyah Beyaz Aşk" isimli Türk dizilerini Lübnanlı izleyicinin beğenisine sunuyor.
Ülkenin önde gelen televizyon kanallarından MTV de Türk dizilerinden "Bir Zamanlar Çukurova", "Bizim Hikaye" ve "Kadın" isimli yapımları izleyicileriyle buluşturuyor.
Lübnan'da uydu üzerinden yayın yapan televizyon kanallarından LBCI ise "Paramparça" dizisini yayınlamayı sürdürüyor.
Lübnanlı izleyicinin Türk dizilerine ilgisiAA'ya konuşan Lübnanlı üniversite öğrencisi Gavva el-Attar, Türk dizilerini çok sevdiğini dile getirerek, Paramparça'yı düzenli olarak izlediğini belirtti.
Başkent Beyrut sakinlerinden ev hanımı Hale Aşşi de iftardan sonra komşularıyla Türk dizisi izlediklerini söyledi.
Kadın'ı düzenli olarak izlediklerini aktaran Aşşi, "Dizi, insanı başka bir dünyaya götürüyor. Hatta Kovid-19 salgınını unutturarak Türkiye'de yaşadığımızı hissettiriyor." diye konuştu.
Samir Seruci isimli Lübnanlı genç mühendis de iftardan sonra günlük sıkıntılarını unutmak için Türk dizilerini izlediklerini ifade etti.
"Türk dizileri, Arap dizilerileriyle güçlü şekilde rekabet edebiliyor"Lübnanlı gazeteci Ragib Hallavi, Türk yapımı dizilerin, en iyi dramatik yapımlardan olması sebebiyle ramazan dizileri arasında da öne çıkabildiğini söyledi.
Türk dizilerinin insani, sosyal ve politik mesajlar içerdiği, dolayısıyla da Lübnanlı izleyiciye çok cazip gelebildiğini dile getiren Hallavi, şunları kaydetti:
"Türk yapımı diziler, Lübnan ve diğer Arap yapımı dizilerle güçlü şekilde rekabet edebildiğini gösterdi. Hatta Kovid-19 salgını nedeniyle ekrandan çekilmek zorunda kalan Lübnan yapımı dizilerin yerini Türk dizileri aldı."
Türkiye'deki dizi sektörünün sürekli geliştiğini ifade eden Hallavi, "Türk dizileri, kendisini sürekli geliştirmesinin yanı sıra başarılı oyuncular ve dev sunumlarına rağmen senaryo tekrarına gitmemesi nedeniyle başkalarının önüne geçebiliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Hallavi, Türk dramasının, ramazan ayı boyunca izleyiciyi bıktırmadan kendisine bağlama gücüne sahip olduğu ve bu nedenle de Lübnan televizyon kanallarının tercihi olarak öne çıktığına işaret etti.
"Yerli diziler ramazan ayı rekabetine girmedi"Gazeteci Firas Halime de "Gümüş" ve "Muhteşem Yüzyıl" isimli gibi yapımlarla Arap televizyonlarında yerini almaya başlayan Türk dizilerinin artık Lübnanlıların zihinlerinde yer edindiğini belirtti.
Lübnan'da yerli dizilerin bu yıl ramazan ayı rekabetine girmediğini aktaran Halime, Lübnanlı izleyicinin Türk yapımı dramayı ne kadar sevdiğini bilmesinin yanı sıra ekonomik kriz yaşayan televizyon kanalları için Türk dizilerinin uygun maliyetli olduğunu vurguladı.
Halime, bu yıl Lübnan'da en çok beğenilen Türk dizisinin Kadın olduğunu, bu dizinin reyting sıralamasında üst sıralarda yer aldığını kaydetti.