Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, ekim ayında yeni hükümeti kurmakla görevlendirilen Saad el-Hariri'ye seslenerek, bir an önce hükümeti kurması veya alanı başkalarına bırakması çağrısında bulundu.
BEYRUT (AA) - Cumhurbaşkanı Avn, yaptığı televizyon konuşmasında, yaklaşık 5 aydan beri hükümeti kurmakla görevlendirilen Müstakbel Hareketi lideri eski Başbakan Hariri'ye yüklendi.
Avn, "Hükümeti kurmakla görevlendirilen Saad el-Hariri, ulusal denklemle minimum uyumu olmayan bir kabine listesini sunmakla ülkeyi işlevsizlik tüneline soktu. Hemen hükümeti kurma konusunda benimle anlaşması için kendisini, Anayasanın belirlediği mekanizmalar doğrultusunda hiçbir bahane veya gecikme olmaksızın Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na davet ediyorum." diye konuştu.
Hariri'nin ulusal kurtarma hükümetini kurma konusunda aciz olması halinde alanı, bu işin altından kalkacak başkalarına bırakması çağrısında bulunan Avn, "Doğru ve samimi şekilde hükümeti kurmakla görevlendirileni iki seçenekten birini seçmeye davet ediyorum, çünkü bugünden sonra susup kaleden evlere sığınmanın bir faydası olmaz." dedi.
Avn, ülkenin çökmesiyle vatandaşın umutsuzluğa düşmesinin ardından makamların kimseye fayda sağlamayacağını savundu.
Hariri, Cumhurbaşkanı Avn'ı erken seçimin önünü açmaya davet ettiLübnan'da hükümeti kurmakla görevlendirilen Saad el-Hariri, kendisine hükümeti kurma veya alanı başkalarına bırakma çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Mişel Avn'ı, kabinesini onaylamaya ya da erken seçimin önünü açmaya yapmaya davet etti.
Sünni Müstakbel Hareketi lideri eski Başbakan Hariri, ekonomik krizin büyümesine rağmen aylardan beri yeni hükümetin kurulamaması nedeniyle kendisini suçlayan Hristiyan Cumhurbaşkanı Avn'a yazılı açıklamayla yanıt verdi.
Yeni hükümeti kurma görevini aldığı Ekim 2020'den bu yana Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı'na 16 kez çıktığını ve Cumhurbaşkanı Avn'ın randevu vermesi halinde 17'inci ziyareti yapmaktan onur duyacağını belirten Hariri, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda gerçekleşecek yeni görüşmede birkaç haftadan beri elinde hazır bulunan kabine listesi üzerinde Avn ile hemen anlaşmayı tartışabileceklerini ifade etti.
Cumhurbaşkanı Avn'a, sunduğu kabine listesine onay verme veya erken cumhurbaşkanlığı seçimlerinin önünü açma çağrısında bulunan Hariri, şunları kaydetti:
"Sayın Cumhurbaşkanı, ülkedeki çöküşün önüne geçmeye kadir gerekli reformları hayata geçirecek siyasi partiler dışından teknokratlardan oluşacak kabine listesine onay vermekten aciz kalması halinde Lübnan Parlamentosunun iradesini akamete uğratma girişimlerinin arkasındaki gerçekleri açıkça söylemelidir."
Sunduğu kabine listesini tartışmak üzere birkaç haftadan beri Cumhurbaşkanı Avn ile telefonda görüşmeyi beklediğini vurgulayan Hariri, "Ancak ben ve tüm Lübnanlılar, Sayın Cumhurbaşkanının yaptığı televizyon konuşmasında, hemen hükümetin kurulması konusunda kendisiyle anlaşmaya varmam için beni saraya davet etmesinin şaşkınlığını yaşıyoruz." ifadelerini kullandı.
Lübnan'daki ekonomik ve siyasi durumFarklı din ve mezheplere dayalı siyasi bölünmeler açısından oldukça kırılgan bir yapıya sahip Lübnan ekonomisi, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük krizi yaşıyor.
Sermayenin çıkışına karşı sert uygulamalara başvuran bankalar, 17 Ekim 2019'dan bu yana yurt dışı havalelerini askıya almış ve müşterilerin hesaplarındaki dövizleri çekmelerine kısıtlamalar getirmiş durumda.
Yerel para birimi Lübnan lirası, Merkez Bankası kuru sabit tutsa da bankalarda ve karaborsada değer kaybıyla farkı fiyatlardan işlem görüyor. Merkez Bankasının belirlediği resmi kur 1500, bankalardaki geçerli kur 3 bin 900 lira iken, karaborsada dolar 15 bin liranın üzerinde işlem gördü.
Beyrut Limanı'nda Ağustos 2020'de meydana gelen büyük patlama Lübnan'daki ekonomik sıkıntıları büyütürken yeni bir hükümet krizi de doğurdu.
Başbakan Hassan Diyab hükümeti, patlama sonrası gelen tepkiler üzerine 10 Ağustos 2020'de istifa etti ancak siyasi gruplar arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle ülkede aylardır yeni hükümet kurulamadı.
Siyasi güçler ile yöneticileri ülkedeki ekonomik krizin nedeni olarak gören halk, uzun yıllardır iktidarı paylaşan mezhepsel siyasi partilerin yer almadığı, teknokratlardan oluşan küçültülmüş bir hükümetin kurulmasını talep ediyor.