Ağrı’da ayakkabı tamirciliği yapan Hanifi Yılmaz, eskisi gibi çırak yetiştiremediklerini belirterek, “Zamanla ayakkabı tamirciliğini kaybolacak meslekler arasında görüyorum” dedi.
Ağrı’da Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan Merkez Camii yanında ayakkabı tamirciliği yapan Hanifi Yılmaz, aynı zamanda ayakkabı üretimi de yaptığını söyledi. Ayakkabı tamirciliğinin baba mesleği olduğunu ifade eden Yılmaz, “Kendimizi bildik bileli bu mesleğin içerisindeyiz. Tabi babamız sadece tamir işleri yapıyordu. Biz de bunu ayakkabı firmasına çevirdik, üretim yapıyoruz. Baba mesleği olduğu için ayakkabı tamirciliğini bırakmayacağız. Zevkli iştir. Aynı zamanda tamir ile imalatı bir arada yürütüyoruz. Rızkımız da öyle geliyor, çok şükür” diye konuştu.
“Ürettiğimiz ayakkabıları ilçelere ve yakın illere gönderiyoruz”
Ağrılı olduğunu ve yaklaşık 35 yıldır ayakkabı tamirciliği mesleğini yaptığını kaydeden Yılmaz, “47 yaşındayım. 10-12 yılı çıkarırsak, 35 yıldır bu işin içerisindeyim. 1996 yılına kadar sadece tamir işleri yapıyorduk. Sonrasında imalathaneye çevirdik. İmalathanemiz Sanayi Mahallesi’nde, orada ustalar üretiyor, biz de burada hem satışını yapıyoruz hem de tamiratını yapıyoruz. Ürettiğimiz ayakkabıları ilçelere ve yakın illere gönderiyoruz” şeklinde konuştu.
“El emeği ile kazandığımız para biliyoruz ki helaldir”
Mesleğin zorlukları ve kolaylıkları olduğunu da söyleyen Yılmaz, “Devamlı halkla iç içeyiz. İster istemez bazen tamirde hatalar oluyor, müşteriler sıkıntı yaşayabiliyor. İşin iyi tarafı çevre ediniyorsunuz. El emeği ile kazandığımız para biliyoruz ki helaldir. Sabah erken saatlerde dükkanımızı açıyoruz. Akşam saat 21.00’de dükkanımızı kapatıyoruz. Yazın saat 22.00’ye kadar çalışıyoruz. Yazın daha çok iş yapıyoruz. Okulların ilk açıldığı zamanlar iyi işler yapıyoruz. İlk kar yağdığı zamanlar yoğun oluyoruz. Kışın bu zamanların genelde işler az oluyor. Piyasa da ucuz ayakkabılar olmasından dolayı eskisi gibi rağbet yok ayakkabıcı tamirciliğine” ifadelerini kullandı.
““Eskisi gibi çırak yetiştiremiyoruz”
Eskiden vatandaşların ayakkabı tamirciliği işini öğrenmeleri için yanlarına çocuklarını verdiklerini hatırlatan Yılmaz, “Eskisi gibi çırak yetiştiremiyoruz. Eskiden vatandaşlar gelip bize çocuklarını bırakırlardı, sanat öğrensin diye, şu an gelen yok, öğreten yok. İster istemez zamanla ayakkabı tamirciliğini kaybolacak meslekler arasında görüyorum” diye konuştu.
Ayakkabı tamirciliğinden 1996 yılında ayakkabı üretimine geçtikten sonra Ağrı’da usta bulunmamasından dolayı kendi elemanlarını ve yeğenlerini imalathanede çalıştırdığını ifade eden Yılmaz, “İmalatta sıkıntılarımız vardı. İmalattaki sıkıntılarımız, malzemelerin burada olmaması, işçinin az olması, ayakkabı ustaları da yok. Kendi elemanlarımız ve yeğenlerimiz çalışıyor. Satışlarda da sıkıntı oluyor. Bazen en iyi ayakkabıları çıkarıyoruz. 50 Türk lirasına sattığımızda, vatandaşlar ‘yerli ayakkabıdır, pahalıdır’ diyor. Mağazlara da etiketle satıldığı için vatandaşlar naylon ayakkabı bile olsa 70-80 Türk lirası verip alıyor. Sıkıntılarımız bunlardır. Yine de şükür ekmeğimizi çıkarıyoruz. Babam 1932 yılında ayakkabı tamirciliğine başlamıştı. O da bu sanatı bir akrabasından öğrenmişti. Abilerim öğrendi, sonra biz öğrendik, sırayla bayrak yarışı gibi devam ediyor. Bakalım biz kime devredeceğiz” şeklinde konuştu.