Tarih: 12.05.2020 12:40

Kovid-19'la değişen yaşam tarzı ve stres uyku problemlerini tetikliyor

Facebook Twitter Linked-in

İSTANBUL (AA) - Beyin Damar Hastalıkları Hasta Derneği (BEYİNDER) Başkanı Prof. Dr. Derya Uludüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid-19 salgınıyla değişen yaşam şeklinin uyku problemlerini tetikleme veya şiddetlendirme potansiyeline sahip olduğunu belirtti.

Bilim insanlarının, stres, tecrit edilme, değişen iş ve okul programlarının uyku üzerindeki etkilerini araştırdığını ve uykuyu doğal mekanizmalarla düzenleyen sirkadiyen ritmin acilen iyileştirilmesi yönünde uyarılarda bulunduğunu anlatan Uludüz, "vücut saati" olarak da tanımlanan sirkadiyen ritmin önemini şöyle anlattı:

"İnsan vücudu, sirkadiyen ritim olarak bilinen iç saatimiz tarafından düzenlenen 24 saatlik bir döngü ile çalışır. Bu biyolojik saat, ne zaman yemek yiyeceğimizi, uyuyacağımızı, enerji seviyelerimizi ve buna benzer daha birçok fiziksel işlevi düzenler. Bu ritimler, beynin hipotalamus bölgesi tarafından yönetilir fakat çeşitli faktörler sebebiyle bozulabilir. Kovid-19'un getirdiği yaşam tarzı değişiklikleri de bu faktörleri içerir. Evde kalmak, evden çalışmak, sosyal etkileşimi büyük ölçüde azaltmak ve uzun süreli stres, gece uykusunu olumsuz etkiliyor, ayrıca birçok hastalık için riski artırıyor. "

"Stres hormonu kortizol uyku düzenini altüst edebilecek potansiyele sahip"

Vücudumuzun karanlık çökünce salgıladığı uyku hormonu melatonini baskılayacak şekilde, geç saatlere kadar yapay ışıklara, televizyona, akıllı telefonlara maruz kaldığını ifade eden Uludüz, "Aynı zamanda sağlık ve ekonomik durumla ilişkili yaşadığımız stres, bizleri stres hormonu kortizolle yüklendiriyor. Kortizol de sinir sistemini uyarıcı ve uyku düzenini altüst edebilecek potansiyele sahiptir" dedi.

Uludüz, "Gece saat 02.00'de vücudunuzdaki stres hormonu kortizol en düşük miktara sahip olmalı, 8.00'de ise en yüksek seviyeye ulaşmalıdır. Sizi uykuya hazırlayan melatonin hormonunuz baskılanıyor ve yerine stres hormonunuz artıyorsa, geceleri enerjik ve uyanık olur sabahları uyanmakta zorlanır ya da gün boyu çok yorgun hissedersiniz." değerlendirmesinde bulundu.

"Enerjik olabilmek için gece uykusu şart"

Uludüz, Kovid-19 nedeniyle evde kalınan dönemde birçok kişinin kendisini zayıf ve bitkin hissettiğini anımsatarak, şöyle konuştu:

"En yüksek performansı göstermek ve enerjik olabilmek için kaliteli gece uykusu şarttır. Akşamları yükselen melatoninin normal tepkisini alamayan ve stres kortizol seviyeleri geceleri düşmek yerine sürekli yüksek kalan insanlarda depresyon ve bipolar riski de artar."

Öğrencilerin ders, çalışanların da iş performanslarında düşüş olduğu yönündeki şikayetlerinin bu dönemde arttığını anlatan Uludüz, "Gece uykusuzluğu, veriminizi oldukça düşürür, öğrenme ve hafıza işlevlerinizi azaltır dedi.

"Fiziksel aktivitenin, beyniniz ve vücudunuz üzerinde büyük bir etkisi vardır"

Stres ve uykusuzlukla mücadelede fiziksel aktivitenin önemine dikkati çeken Uludüz, "Fiziksel aktivitenin beyniniz ve vücudunuz üzerinde büyük bir etkisi vardır, egzersiz stresi azaltır ve zihinsel hastalıklarla ilişkili birçok belirtiyi iyileştirir. Fiziksel aktivite, sağlıklı beslenme ve gevşeme stratejileri stres yönetiminde etkilidir." ifadelerini kullandı.

Tütün ve alkol kullanımını bırakmanın, hem stres yönetimi hem de uyku düzeninde yardımcı olacağını sözlerine ekleyen Uludüz, sözlerini şu tavsiyelerle tamamladı:

"Stresinizi azaltmak için televizyon izlemek ve internette gezinmek yerine aileniz ve arkadaşlarınızla görüşerek zaman geçirin. Geç saatlere kadar uykuya dalamıyor ve sabahları da uyanmakta zorlanıyorsanız, akşamları teknolojik aletlerden uzak durmayı ve mümkünse loş doğal mum kullanmayı deneyin. Geceleri uyuduğunuz odayı tamamen karartın. Sabahları ve gün boyunca mümkün olduğunca kendinizi, pencere önünde, balkonda ya da varsa kişisel bahçenizde doğal güneş ışığına maruz bırakın. Uyku, yemek ve çalışma için düzenli bir program oluşturun."




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —