İSTANBUL (AA) - Koç Üniversitesinin “25. Lisans ve Lisansüstü Mezuniyet Töreni” Rumelifeneri Kampüsü’nde gerçekleştirildi.
Koç Üniversitesinden yapılan açıklamaya göre, Koç Üniversitesi 2018-2019 akademik eğitim ve öğretim dönemi lisans ve lisansüstü eğitimini başarıyla tamamlayan bin 176 öğrenci, 25’inci Mezuniyet Töreni'nde diplomalarını aldı.
Bu yılın üniversite birincisi, 4,10 not ortalamasıyla, Koç Üniversitesi Anadolu Bursiyerleri Programı kapsamında eğitim gören Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğrencisi Zafer Çavdar oldu.
Koç Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. Nur Yalman ve Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan’ın katıldığı törende, bu yıl konuk konuşmacı olarak William ve Flora Hewlett Vakfı’nın Başkanı Larry Kramer öğrencilere seslendi.
- “Hedefimiz, ‘muasır medeniyetler’ seviyesine gelmek”
Açıklamada törendeki konuşmasına yer verilen Prof. Dr. Nur Yalman, Koç Üniversitesinin elde ettiği büyük başarılarda önemli katkıları bulunan Koç Ailesine, mütevelli heyeti üyelerine, mezunlara ve öğrencilere teşekkürlerini ileterek, "Koç Holding Yönetim Kurulu Şeref Başkanı Sayın Rahmi M. Koç ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, Üniversitemizin Mütevelli Heyet Başkanlığını bana devretmekle büyük şeref verdiler. Harvard Üniversitesinin sosyal antropoloji ve Asya medeniyetleri Profesörü ve bundan evvel Cambridge ve Chicago üniversitelerinde hocalık yapmış biri olarak sizlere o güzel üniversitelerden selamlar getiriyorum. Bilmenizi isterim ki artık onların seviyesine çok yaklaştık. Atatürk’ün dediği gibi hedef 'muasır medeniyetler' seviyesine varmaktır. Bizim de hedefimiz budur." ifadelerini kullandı.
Öğrencilerin aldığı diplomaların “altından kıymetli” olduğunu belirten Prof. Dr. Nur Yalman, şunları kaydetti:
“Her birinize, bütün hayatınız boyunca önemli kapılar açılacaktır. Çok çalışkan ve üretken olun. Çok başarılı, muhteşem bir gelecek sizi bekliyor. Sizlerin parlak geleceğini düşündükçe güzel ülkemiz için gurur duyuyorum. Değişik dilleri öğrenmeye gayret edin ve öğrenin. Dünyamız çok küçülmekte, sizin hayatınız doğu, batı, kuzey, güney demeden çok değişik insanlar ve kültürlerle çok yakın olacaktır. Yepyeni, hayret verici teknolojik bir dünyaya doğru hızla gittiğimizin hepimiz bilincindeyiz. Ama her şeyden evvel iyi insan olmaya gayret ediniz. Para gerekli ama tabi mutluluk getirmez. Mutluluk iyilikten gelir. İyi insan olmak, iyi insani ilişkiler en büyük mutluluk, mutlu bir aileden gelir. Bütün tarih içinde bu böyle olmuştur. Başarılar da mutluluğun tacıdır. Bizim kendi ihtişamlı tarihimiz, derin kültürümüz ve değerlerimiz, olağanüstü zengin ve renkli, tüm dünyanın görmüş olduğu en eski medeniyetlerden süzülerek gelen, muhteşem ve zengin bir varlığımızdır. Çünkü kökeninde evrensel iyilik ve sevgi vardır.”
- “Dünyayı sarsacak buluşun sahibi sizlerin arasından çıkacak”
Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan ise Koç Üniversitesi’nin ana felsefesinin öğrenciler için en özgür ortamı yaratmak olduğunu aktararak, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Biliyoruz ki, insan en çok ve en güzel şeyleri en serbestken üretir. Seçkin öğretim üyesi ve öğrencilerimiz ile bugün ülkemizin en üstün beyin gücü yoğunluğunu temsil ediyoruz. Bizler de bize düşenin bu ortamı korumak ve sizlerin yolundan çekilmekten ibaret olduğuna inandık. Sizin heves ve heyecanlarınızı en hür ve en iyi şekilde yakalamanızı sağlayabildiysek ne mutlu bizlere ve sizlere. Biz üniversite eğitimini nesiller arası bir randevu olarak görüyoruz. Hayatınızın bu çok önemli dönemini en dolu, en doyurucu ve en verimli şekilde geçirmeniz için çalıştık. Bundan sonraki yaşamınızda da sanat, kültür ve sporu ihmal etmeyin ve sakın başarı hırsına kapılıp sadece mesleğe odaklı kalmayın. Günün sonunda önemli olanın yaptığınız her işte, birlikte çalıştığınız ve etkilediğiniz insanlar olduğunu unutmayın. Sizler yarının düşünce önderleri, iş dünyasının liderleri, mühendisleri, hukukçuları, bilim insanları, doktorları, hemşireleri ve sanatçılarısınız; kısacası siz yarınımızın sahipleri ve ülkemizin geleceğisiniz.”
Koç Üniversitesi tarihinde çok önemli bir kilometre taşı olan kuruluşunun 25. yılını geride bırakırken, Üniversite olarak 25 yıl boyunca önemli çalışmalara imza attıklarını kaydeden Prof. Dr. İnan, “Koç Üniversitesi Hastanesi, disiplinlerarası araştırma merkezimiz Translasyonel Tıp Araştırmaları Merkezimiz (KUTTAM) ve Semahat ve Dr. Nusret Arsel Bilim ve Teknoloji Binamızdaki yeni laboratuvarlarımız Üniversitemizin geleceğini önemli ölçüde belirleyecek, rotamızı çizdiğimiz yolda itici gücümüz olacak yatırımlardır. 25 yılı geride bırakırken, Kurucumuz merhum Vehbi Koç’un bize miras bıraktığı görev bilinci ile var gücümüzle çalışıyoruz. Vehbi Koç Vakfı’nın bize yapmış olduğu cömert destekleri etkin bilimsel araştırmaların yapılması için kullanmak bizim üstümüze vazife." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'de yarım yüzyıldır eğitim, kültür ve sağlık alanlarındaki etkisiyle bilinen Vehbi Koç Vakfı'ndan bugüne kadar kampüslere yapılan yatırımın, yaklaşık 1 milyar dolar olduğunu anlatan İnan, Vakfın her yıl Koç Üniversitesi’ne aktardığı kaynağın ise yaklaşık 35 milyon dolar olduğunu, Vakfın üniversiteye sağladığı bu desteği tüm öğrencilerin en iyi eğitimi almaları için kullanmaktan sorumlu olduklarını bildirdi.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Bir ulusun asker ordusu ne kadar güçlü, kazandığı zafer ne kadar yüce olursa olsun, ilim ordusuna sahip değilse, savaş meydanlarında kazanılmış zaferlerin sonu olacaktır” sözünü hatırlatan Prof. Dr. Umran İnan, şunları kaydetti:
“Bu nedenle bir an önce büyük, mükemmel bir ilim ordusuna sahip olma zorunluluğu var. Mustafa Kemal Atatürk bu sözleri söylerken henüz egemenlik savaşı vermekte olan bir ulus daha yeni gücünü topluyordu. Yaklaşık 100 yıl sonra ne mutlu bize ki, yüce önderimizin işaret ettiği kuvveti, Koç Üniversitesi’nin tüm bileşenlerinde bir araya getirmeyi başardık. İşte bu kuvvet birliği ülkemizde bugün bilimsel araştırma ve geliştirme alanlarında Avrupa’dan en çok fon alan üniversite ve TÜBİTAK’tan da en çok proje desteği alan birkaç üniversiteden biri haline geldik. Henüz 25. yılını geride bırakan bir üniversite olmasına rağmen Koç Üniversitesi’nin son 10 yıllık süreçte aldığı dış kaynaklı fonların toplamı 400 milyon TL. Bu gurur veren tablo çok daha yenilikçi ve katma değeri yüksek çalışmalar yapmamız için bizi teşvik ediyor. Üniversite olarak, en gurur duyduğumuz programlardan biri de Anadolu Bursiyerleri Programı. Sekiz yıl önce 14 öğrenciyle başlayan bu program, bugün 500 öğrencinin 220 ayrı kurum tarafından desteklendiği bir boyuta ulaştı. Bu yıl da 50’den fazla yeni kurumun ve mezun sınıflarımızın da destekleriyle ülkemizin dört bir yanından gelen 91 öğrenciyi daha üniversitemize bu şekilde yerleştireceğiz.”
- “Hayat bir hikâyeden ziyade 'noktaları birleştirme' oyununa benzer”
Konuk konuşmacı olarak törene katılan William ve Flora Hewlett Vakfı’nın Başkanı Prof. Dr. Larry Kramer ise Vakfın kuruluşunun 50. yılını törene katılan herkes adına kutladı. Vakfın birçok başarısının yanı sıra Koç Üniversitesi gibi harika bir üniversite kurmanın dikkate değer ve az sayıda hayırseverin yaptığı büyük bir başarı olduğunu belirten Dr. Larry Kramer, Vehbi Koç Vakfı’na teşekkür etti.
Hayatı bir hikâyeden ziyade “noktaları birleştirme” oyununa benzeten Kramer, “Öne çıkan deneyimlerimiz sayfadaki noktalar gibidir; onları birleştirerek hayatımızın resmini ortaya çıkarırız. Üniversite mezuniyetiniz de bu noktalardan biri, hayatınızın geri kalanı boyunca hatırlayacağınız bir olay olmalı, zira elde ettiğiniz bir başarıyı ve yeni bir başlangıcı temsil ediyor. Bugün, burada kutladığımız şey sizin için önemli bir kilometre taşı; gençlikten yetişkinliğe, eğitim hayatından çalışma hayatına resmen geçtiğiniz an.” ifadelerini kullandı.
Kramer, öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu:
“Bugün dünyada bir şeyleri başarmak, fark yaratmak istiyorsanız bilmeniz gereken en önemli şey şu: Haksız olduğunu düşündüğünüz insanları da dinlemeye hazır olmalısınız. Empatiyle dinleyin. İnsanlar fikir ayrılığına düştüğünde her iki tarafın da savları olduğunu ve iki taraftaki insanların da gerçekten kendi bakış açılarının makul ve doğru olduğunu düşündüğünü kabul etmeniz gerekiyor. Gerçekleri kendi isteğimize göre değiştiremeyiz. Onları kontrol edemeyiz, işimize geldiği şekilde eğip bükemeyiz. İnançlarınızı sorgulamak kolay olmayabilir. Fikirlerinizi değiştirmek ise kesinlikle zordur; bu yüzdendir ki insanlar bunu pek az yapar.
Fikrinizi ne zaman değiştireceğinizi bilmek, değer verdiğiniz bir inancınızın halen geçerli olup olmadığını bilmek en zor şeydir. İyi düşünmek için kendinize karşı acımasızca dürüst olmak zorundasınız. İlerleyen yıllarda her birinizin kendinizi bir liderlik rolünde bulacağınızı umarım. Liderlik yapmak istiyorsanız prensiplerinize nasıl bağlı kalacağınızı, kendi değerlerinizi nasıl koruyacağınızı ve bir yandan da nasıl taviz vereceğinizi kendiniz belirlemeniz gerekecek. Zira iyi liderlerin yaptığı budur. Kendinize karşı dürüst olursanız hayatın önünüze çıkardığı en sert virajları bile rahatça alabilirsiniz. Nihayetinde kendinizin danışmanı olmak ve kendinize dersler çıkartmak ve bilgeliğinizi kendiniz bulmak zorundasınız.”
- “Koç Üniversitesi’nde yapabileceklerinizin sınırı yok”
Kısıtlı eğitim imkânlarıyla üniversiteye hazırlanarak, yerleştirme sınavında en üst yüzde birlik dilim içinde olduğu halde Koç Üniversitesi’nde burslu eğitim görme hakkı elde demeyen bursiyer adaylarına ikinci bir fırsat sunan Anadolu Bursiyerleri Programı, kapsamında eğitimini sürdüren ve okul birincisi olarak Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden mezun olan Zafer Çavdar arkadaşlarına şöyle seslendi: “Koç Üniversitesi’nde yapabileceklerinizin sınırı yok. Çekirdek programla başlayan üniversite hayatımızda, eğitimin yalnızca mesleki bilgiden ibaret olmadığını, estetiğin, etiğin, sosyal bilimlerin ve sanatın her başarılı çalışmanın ayrılmaz bir parçası olduğunu öğrendik. Koç Üniversitesi, bizi sadece kendisine verilen görevleri yerine getiren bireyler olmaya değil; sorgulayan, planlayan, risk alan, zamanı yönetmesini bilen, farklılıklara ve değişime açık, çevresine karşı duyarlı, parçası olduğu toplulukları geliştirmek için inisiyatif alan lider ruhlu ve çalışkan bireyler olmaya teşvik etti. İster akademik kariyerimizi en saygın üniversitelerde devam ettirelim, ister kurumsal hayata merhaba diyelim, ister girişimcilik dünyasında kendi yolumuzu çizmeye çalışalım… Üniversitemizin bize kazandırdığı çalışma kültürü ve disiplinin başarı merdivenlerinde yükselirken bize her türlü kapıyı açacağına olan inancım sonsuz.”