Türkiye'nin ağır sanayideki ilk tesisi KARDEMİR'in kurulmasının ardından köyden kente dönüşen Karabük, aş ve işlerini kaybetmemek için kapatılacak fabrikalarını birleşerek satın alan işçilerin yuvası haline geldi.
KARABÜK(AA) - Türkiye'nin ilk ağır sanayi tesisi Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları'nın (KARDEMİR) kurulmasının ardından köyden kente dönüşen Karabük, 83 yıldır alın terinin, emeğin ve dayanışmanın sembol şehirleri arasında yer alıyor.
Safranbolu'ya bağlı Öğlebeli köyünün 13 haneli Karabük Mahallesi'nde 1937'de dönemin Başbakanı İsmet İnönü tarafından temelleri atılan ve 2 yıl gibi kısa sürede faaliyete alınan KARDEMİR, çok sayıda işçiye ekmek kapısı oldu.
Zaman içinde ülkenin dört bir köşesindeki tersane, liman, baraj, petrokimya tesisi, köprü, spor salonu ve endüstriyel tesislerin proje, imalat ve montajını gerçekleştiren KARDEMİR, bugün ülkenin en büyük kuruluşları arasında yer alan ERDEMİR ve İSDEMİR gibi entegre demir çelik fabrikalarının da kurulmasında rol aldığı için "Fabrikalar Kuran Fabrika" unvanını aldı ve bir okul gibi ağır sanayiye binlerce emekçi kazandırdı.
Kentte ilk işçi sendikası 1950'de kuruldu
1939'da belediye, 1941 yılında bucak, 1953'te Zonguldak'a bağlı bir ilçe ve 1995'te Türkiye'nin 78. ili haline gelen Karabük'te, 19 Haziran 1950'de şimdilerde Hak-İş Konfederasyonuna bağlı yaklaşık 50 bin üyeye sahip Özçelik-İş Sendikası kuruldu.
1989'da 24 bin emekçinin katıldığı ve 137 gün süren greve sahne olan Karabük'te halk, zarar ettiği gerekçesiyle 1994'te kapatılmasına karar verilen KARDEMİR için de kenetlendi.
Bir kentte adeta hayat durduKarar üzerine Karabük'te, 8 Kasım 1994'te halk sokaklara inerek büyük bir eylem yaptı, emekçiler için çocuklar okula gitmedi, esnaf kepenklerini kapattı, şehre giriş çıkış sağlayan tüm ulaşım durduruldu.
Emekçi işçiler, dönemin Hak-İş Genel Sekreteri merhum Metin Türker'in öncülüğünde 1,5 yıl süren çeşitli eylem ve girişimlerin ardından fabrikalarını satın aldı. Karabük, böylece aş ve işlerini kaybetmemek için kapatılacak fabrikalarını birleşerek satın alan işçilerin yuvası haline geldi.
Yöre halkının sahip çıktığı KARDEMİR'de çalışan işçiler, 2002 yılından sonra dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in desteğiyle bugün yılda 2,5 milyon tonu geçen üretime imza atıyor.
Emeğin ve dayanışmanın simgesi olan Karabük'te, işçilerin onlarca yıl alın teri dökerek verdiği mücadeleler sayesinde KARDEMİR, demir yolu rayı ve ağır profil üretiminde tek milli marka oldu, ülkenin stratejik yatırımlarından biri olan demir yolu tekerini ürettti, savunma sanayisi ve yerli otomobil konusunda katkılar sundu.
"Buna hep şahit oldum"Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1 Mayıs, "emek ve dayanışma" denilince akla ilk gelen yerlerden birisinin "işçi kenti Karabük" olduğunu söyledi.
Değirmenci, ağır sanayi sektöründe adeta bir okul görevi gören Karabük'ün ülkeye binlerce mühendis, ustabaşı, işçi yetiştirdiğini ifade ederek, aynı zamanda hak arayışının da simgesi haline geldiğini kaydetti.
Karabük'te bulunan binlerce çelik işçisinin ülkenin kalkınması ve gelişmesinde büyük bir rol aldığının altını çizen Değirmenci, "Karabük, emek ve dayanışmanın, hak arayışının önemli bir merkezidir. Uzun yıllardır sendikacılık yapan biri olarak buna hep şahit oldum. Karabük hep omuz omuza mücadele etmiş, emekçilere örnek olmuş, haklı olduğu her yerde sesini duyurmayı başarmıştır. Ben başta Karabük'teki emekçiler olmak üzere ülkemizdeki bütün işçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutluyorum." diye konuştu.