İtalya'da siyasi görüş ayrılıkları ve AB ile yaşanan mali krizden dolayı geleceği tartışılan koalisyon hükümetinin ortakları, 'şimdilik' devam etme kararı aldı.
MADRİD (AA) - İtalya'da aşırı sağ görüşlü Lig ve sistem karşıtı 5 Yıldız Hareketi (M5S) partilerinden oluşan koalisyon hükümeti, gerek Avrupa Birliği'nden (AB) gerekse iç siyasetten gelen baskılara rağmen "şimdilik" devam etme kararı aldı.
İtalya'nın teknokrat Başbakanı Giuseppe Conte'nin geçen hafta koalisyon ortaklarına yaptığı "karşılıklı polemikleri sona erdirmezseniz görevi bırakırım" çağrısından sonra koalisyon hükümetinin liderleri bir araya geldi.
Başkent Roma'daki Başbakanlık Konutu Palazzo Chigi'de dün akşam yapılan ve yaklaşık 2 saat süren toplantıya Başbakan Conte ile Başbakan Yardımcılarından Lig partisi lideri Matteo Salvini ile M5S lideri Luigi Di Maio katıldı.
Üçlü toplantının ardından gazetecilere değerlendirme yapan koalisyon ortağı partilerin liderleri, "olumlu" bir görüşme olduğunu ve "hükümetin devam ettiğini" söyledi.
Başbakanlıktan yapılan yazılı açıklamada ise özellikle İtalya'nın kamu borcundan kaynaklanan Avrupa Birliği (AB) ile yaşanan sorunların altı çizilerek, İtalyan hükümetinin mali konularda AB ile müzakerelerinde ortak bir strateji belirlenmesi için yeni bir toplantıya ihtiyaç olduğu vurgulandı.
İtalya'nın teknokrat Başbakanı Conte, kamu borcundan dolayı İtalya'ya ciddi bir para cezası ve mali baskı öngören ihlal prosedürünün AB tarafından işletilmemesi için ortak strateji ve ekonomik bütçe oluşturulmasını şart koydu.
Diğer yandan "AB'den tek istediğimiz İtalyanların parasını İtalyanlar için kullanılması." diyen Lig partisi lideri, Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Salvini de AB'nin ihlal prosedürünü yürürlüğe koymasını engellemek istediklerini ancak bunu yaparken AB'nin kemer sıkma politikalarını kabul etmeyeceklerini vurguladı.
İtalyan devlet televizyonu Rai'ye konuşan Salvini, "Hükümetin görevi ihlal prosedürünü engellemek ama bunu yaparken vergileri düşürme hedefinin değişmeyeceğinin bilinmesi gerek. Eğer birileri bizden katma değer vergisini ve gelir vergisini yükseltmemizi isterse, karşısında hayır cevabı bulacaktır. İtalyanları güldürmek ve İtalya'yı hızlandırmak için tek yol ailelerin ve şirketlerin vergilerini düşürmektir. Düzensiz göçmen sayısını nasıl düşürdüysek vergileri de düşürmeyi başaracağımızdan eminim." dedi.
Koalisyonun diğer ortağı M5S'nin lideri, Başbakan Yardımcısı, Ekonomik Kalkınma, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı Di Maio da, "Geleceği göremem ama AB'nin ihlal prosedürünü uygulamakta sonuna kadar gideceğine inanmıyorum. Hükümetin hedefi AB'yi karşısına almak değil, İtalyanların şartlarını iyileştirip, vergileri indirmek. Bu hedefe ulaşmak için AB ile diyalog ama aynı zamanda kararlı olmak gerekiyor." görüşünü savundu. Di Maio, M5S olarak önceliklerinin asgari ücret yasasında reform olduğunu da vurguladı.
Öte yandan, AB'den gelen baskıların yanı sıra gerek Avrupa Parlamentosu (AP) gerekse yerel seçimlerde aşırı sağcı Lig partisinin elde ettiği büyük başarı da koalisyon hükümetinin geleceğini zora soktu.
İtalya'daki siyaset uzmanları, koalisyon ortaklarının mali konularda AB ile görüşmeler ile vergi indirimi ve asgari ücret yasası reformu gerçekleşene kadar aldıkları "siyasi tansiyonu düşürme" kararının çok uzun ömürlü olmadığını savunuyor. Uzmanlar, mali konularla ilgili AB'nin kararının ve İtalya ayağı yarım kalan Torino-Lyon hızlı tren projesiyle ilgili atılacak adımların ardından temmuz ayı başlarında yeni bir hükümet krizinin beklendiğini öne sürüyor.
İtalya'da 4 Mart 2018'de yapılan son genel seçimlerin sonucunda hiçbir siyasi parti tek başına iktidara gelecek çoğunluğu elde edememişti. Meclis matematiğinde sağ veya sol blok partileri de çoğunluğu yakalayamazken, çözüm olarak, birbirleriyle zıt siyasi görüşlerde de olsa en çok oyu alan M5S ile ikinci büyük parti Lig, dışarıdan teknokrat bir başbakan seçerek koalisyon hükümeti kurma yoluna gitmişti.
Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella tarafından 31 Mayıs 2018'de hükümeti kurma görevini alan Conte'nin koalisyon hükümeti 5 Haziran'da Senato'da güvenoyu almıştı.
Son 1 yılda ülkede yapılan bazı bölgesel parlamento ve yerel seçimler ile AP seçimlerinde aşırı sağ görüşlü Lig Partisi oylarını büyük oranda artırırken, M5S ciddi oy kaybı yaşadı.