Iğdır Barosu, avukat Murat Sürmeli’nin bürosunda eski bir müvekkili tarafından saldırıya uğramasını kınadı.
Iğdır Barosu Başkanı Serkan Alakan ve baro üyesi avukatlar, baro binası önünde toplanarak, eski bir müvekkili tarafından saldırıya uğrayan Av. Murat Sürmeli’nin darp edilmesini kınadı. Baro Başkanı Alakan, ”Bu gün burada bir meslektaşımızın mabedi sayılan kendi ofisinde saldırıya uğramasını kınamak için toplandık. Duyarlılık göstererek buraya katılan arkadaşlara teşekkür ediyorum. Meslektaşımız yıllar önce şüpheli şahıs tarafından azd edilmiş, şüpheli şahıs 8 yıl geçtikten sonra bir bahane ile ofisine davet edilmiş ve darp edilmiştir. Söz konusu şahıs daha sonra adliyeye sevk edilmiş ancak ‘Adalet mülkün temelidir’ yazan duruşma salonundan adli kontrol şartıyla elini kolunu sallayarak çıkmıştır” dedi.
Iğdır Barosu Avukat Hakları Komisyonu Üyesi Av. İrem Olçe ise şunları kaydetti:
“Iğdır Barosuna kayıtlı kıymetli meslektaşımız Av. Murat Sürmeli, 3 Eylül 2021 tarihinde saat 08.40 sularında eski müvekkili tarafından hukuki işlerini yürüttüğü ofisinde sözlü ve fiziki saldırıya uğramıştır. Meslektaşımızı yaralayan ve sözlü saldırıda bulunan şahıs meslektaşımızın eski bir müvekkili olup, sabah saatlerinde ofisine gelerek meslektaşımıza saldırmış, ’Seni öldüreceğim’ diyerek meslektaşımıza tehdit ve hakaretler yağdırmıştır. Meslektaşımızın yüzünde ve vücudunda yaralanmalar olup, bu duruma meslektaşın ofisinde bulunan diğer bir müvekkili de şahit olmuştur. Bu olay nedeniyle meslektaşımıza Iğdır Barosu ve tüm avukat camiası adına geçmiş olsun dileklerimizi sunmaktayız. Avukatlara son zamanlarda gittikçe sayısı artan şiddet eylemleri ile bu eylemler karşısında yargının tutumu, hukuk insanları olarak bizleri endişeye sürüklemektedir. Zira şahıs adli kontrol yükümlülüğü ile serbest bırakılmıştır. Meslektaşımızı ölümle tehdit eden ve kendisini yaralayan şahıs şu anda dışarıda serbest bir şekilde hayatına devam etmektedir. Fakat belirtmek isteriz ki bu olay hakim veya savcı mesleğinden bir meslektaşımızın başına gelmiş olsaydı çok farklı bir tutum olacağı aşikardır. Tutuklama kararı verilmesi su götürmez bir gerçek olacaktı. Şüpheli şahıs hakkında tutuklama kararı verilmemesi vicdanları zedelemiştir. Yargının üç ayağından olan savunma makamının ötelenmiş olduğunu görmekteyiz. Ünlü savcı Bellard, ’Erdem toplumdan kovulsaydı son sığınağı avukatların yanı olurdu’ demiştir. Şiddetin her türlü halinin mevcut olduğu bu düzende savunma makamı, halkı normalleştirmeye çalışan, demokrasiyi tesis etmeye çalışan, hukukun üstünlüğünü egemen kılmaya çalışan bir makamdır. Bu ülkede demokrasiyi en çok isteyen, hukukun üstünlüğünün sağlanması için en çok çaba harcayan meslek mensuplarından biriyiz. Fakat son zamanlarda şiddete uğrayanlar da biziz. Unutulmamalıdır ki ’Herkes için adalet, adalet için avukat’ sözü hayatın gerçekleri içinden çıkmıştır. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu madde 57 ’Avukata karşı işlenen suçlar’ başlığı altında ’Görev sırasında veya yaptığı görevden dolayı avukata karşı işlenen suçlar hakkında, bu suçların hakimlere karşı işlenmesine ilişkin hükümler uygulanır’ hükmünü ihtiva etmektedir. Fakat bir hakim meslektaşımız aynı olayı yaşamış olsaydı caydırıcılık açısından farklı bir tutumun olacağını da bilmekteyiz. Sayın hakim ve savcı meslektaşlarımız yargının üç ayağından biri olan avukatların haklarını üstün hak olarak gözetiniz, zira savunma makamının her zaman siz dahil tüm insanlık için ihtiyaç elzeminde olduğu unutulmaması gereken bir konudur. Tüm bu olayların bir daha yaşanmaması ve yargının tutumunun daha çok caydırıcı olması temennisiyle bir kez daha sayın meslektaşımız Av. Murat Sürmeli’ye geçmiş olsun dileklerimizi sunarken, olayı takip edeceğimizi, meslektaşımızın sonuna kadar yanında olduğumuzu ve olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.”
Avukatlar basın açıklamasının ardından dağıldı.