Hindistan'da Pakistan, Afganistan ve Bangladeş'ten gelen 6 dini gruba vatandaşlık yolunu açan ancak aynı durumdaki Müslüman göçmenleri kapsam dışı bırakacak şekilde değiştirilen Vatandaşlık Yasası'na karşı gösteriler devam ediyor.
ANKARA (AA) - Hint basınındaki haberlere göre, Uttar Pradeş eyaletinin Varanasi şehrinde bulunan Banaras Hindu Üniversitesinde (BHU) 51 profesör vatandaşlık yasasındaki değişiklik ve Ulusal Vatanadaşlık Sicili (NRC) karşıtı imza kampanyası başlattı.
Akademisyenler tarafından imzalanan belgede, "Hükümetin Yatandaşlık Yasası'ndaki değişikliğin uzun vadeli sonuçlarını yeniden düşünmesini istiyoruz ve ulusal çıkarların partizan politikalara üstün gelmesini umuyoruz." ifadelerine yer verildi.
Profesörlerin imza kampanyası, gösterilere katılan üniversite öğrencilerinin polis tarafından gözaltına alınmalarının ardından geldi.
"Bir saat içinde yok edebiliriz"Sosyal medyaya düşen videoda, iktidardaki Hindistan Halk Partisinin (BJP) Haryana Eyalet Meclisi milletvekili Lila Ram Gurjar'ın bir toplantı sırasında kullandığı ifadeler tepki çekti.
Gurjar'ın, vatandaşlık yasasındaki değişiklik ve NRC karşıtı protestolara katılanlar için "Eğer istenirse bir saat içinde yok edebiliriz" yönündeki açıklamaları çok sayıda kullanıcı tarafından eleştirildi.
Uttar Pradeş'te 5 bin 400 gözaltıUttar Pradeş polisi, eyalet genelinde yaşanan protestolarda 5 bin 400 kişinin gözaltında olduğunu, 705 kişininse cezaevine gönderildiğini duyurdu.
Öte yandan, eyaletin Agra kentinde yönetim, mobil internet servislerine erişimin cuma 18.00'e kadar askıya alındığını bildirdi.
Agra yönetiminin bu kararının, cuma namazı sonrası yaşanabilecek olası protestolar için önlem olduğu belirtiliyor.
Kuzeydoğu eyaletlerinden Assam'da aktivist Akhil Gogoi, protestolara katıldığı gerekçesiyle başkent Guvahati'de polis ekipleri tarafından gözaltına alındı.
"Müslümanların iki yeri var: Pakistan veya kabristan"Uttar Pradeş eyaletinin Muzaffarnagar kentinde yaşayan 72 yaşındaki Hacı Hamid Hasan, 30 polis memurunun cuma günü saat 23.00'de evine saldırdığını söyledi.
Hasan, buzdolabı, çamaşır makinesi, lavabo ve mobilyaların aralarında bulunduğu çok sayıda eşyanın polisler tarafından kullanılamaz hale getirildiğini ifade ederek, "Ağladım ve merhamet için yalvardım ancak çok acımasızlardı. Bana Müslümanların Pakistan veya kabristan olmak üzere sadece iki yeri olduğunu söylediler." dedi.
Tek suçunun, kendisi ve oğlunun cuma namazından sonra protestolara katılmak olduğunu vurgulayan Hasan, "Eyalet Başbakanı Yogi Adityanath intikam alıyor ve onun polisleri protestolara katıldığı için Müslümanları hedef alıyor." diye konuştu.
Hasan, polislerin, torununun düğünü için hazırladığı çeyizi tahrip ettiğini ve takıları yağmaladığını aktararak "Oğlum hala gözaltında ve isyan çıkarmakla suçlanıyor." ifadesini kullandı.
Müslümanlar yasa kapsamının dışında kalıyorÜlkenin çeşitli eyaletlerinde 31 Aralık 2014'ten önce ülkeye giren gayrimüslim göçmenlere vatandaşlık verilmesine imkan tanıyan ancak aynı durumdaki Müslümanları bu kapsamın dışında tutan yasa, 9 Aralık'tan bu yana protesto ediliyor.
Vatandaşlık Yasası'ndaki değişikliğe karşı ülke çapında düzenlenen gösterilerde protestocularla polis arasında çıkan çatışmalarda 23 kişi hayatını kaybetmişti.
Yürürlüğe giren kanun kapsamında, özellikle Pakistan, Bangladeş ve Afganistan'da dini baskıdan kaçan Budist, Sih, Jain, Parsi, Hindu ile Hristiyanlar kimliklerini ve Hindistan'da 6 yıldan uzun süredir yaşadıklarını kanıtlamaları halinde vatandaşlık elde edebilecek, aynı pozisyondaki Müslümanlar ise kapsam dışında tutulacak.
Yasa, dünyada en çok Müslüman nüfusa sahip ikinci ülke Hindistan'da 200 milyon Müslüman'ı ikinci sınıf vatandaş haline getirmek ve birçoğunu vatansız bırakmak için atılan bir adım olarak değerlendiriliyor.