Bitlis’te yayla ve meraların beyaza bürünmesiyle hayvancılıkla uğraşan vatandaşların çilesi arttı.
Doğu Anadolu Bölgesi’nde etkili olan kar yağışı ve soğuk havadan olumsuz etkilenen çiftçiler, tüm zorluklara rağmen hayvancılık yaparak geçimini sağlamaya çalışıyor. Bitlis’te kırsal kesimlerde hayvancılıkla uğraşan aileler, yazın biçip depoladıkları otlarla hayvanlarını besliyor. Köylüler, yavru kuzuları kendi elleriyle biberonla besleyerek, kış aylarında soğuk havaya fazla çıkarmıyor.
Zor şartlarda yapılan hayvancılığa kış mevsiminde çetin hava şartları eklenince, vatandaşlar zamanlarının büyük bölümünü hayvanlarının bakımıyla geçiriyor. Kışın hayvancılığın zor olduğunu söyleyen Bitlis’in Tatvan ilçesine bağlı Küllüce köyü sakinleri, günde birkaç kez hayvanlarını dışarı çıkartarak ot verdiklerini belirtti. Hayvancılıkla uğraşan Cesim Geylani, yaz aylarında 6 ay çobanın baktığı hayvanlara kış aylarında ise kendilerinin baktıklarını söyledi. Geylani, “Dedem ve babam ikisi de bu işi yaptılar. Bende bu işi yapıyorum. Büyüklerimizin mesleği budur. Bizim eskisi gibi imkanlarımız olmadığından dolayı mecburen bende bu işi yapacağım” dedi.
“Hayvancılık yapmak zor bir meslektir”
Hayvancılıkla uğraşan Sami Çevik ise, kış aylarında hayvancılık yapa yapa zorluklara alıştıklarını söyledi. Çevik, dağlardan kendi imkanlarıyla topladıkları çeperleri hem keçilerin yemi hem de yakacak olarak kullandıklarını belirterek, “Biz hayvanlarımızı yaz aylarında yaylaya çıkarıyoruz. Kışın ise belli bir süreden sonra biz bakıyoruz. Kış aylarında hayvancılıkla uğraşmanın zorluğu çoktur. Yaz aylarında kışa hazırlık yaparak ot ve saman depolama işleri yapıyoruz. Kendi bütçemize göre hayvanımız var ama saman almakta bazen zorlanıyoruz. Bitlis’in kışı soğuğu çetin geçiyor. Gerçi bu sene biraz daha iyi geçiyor, yine de bu aylarda hayvancılık yapmak zor bir meslektir. Şimdilerde hayvanımızı dışarı çıkartabiliyoruz. Daha aralık ayındayız, ocak ve şubat’ta daha da kar yağacak ve havalar soğuyacak, o zaman hayvanlarımızı dışarı çıkartamayacağız. Bizler artık sürekli yapa yapa bu zorluğa alıştık. Köy hayatımız hayvancılıkla geçiyor. Geçimimizi yazın inşaatlarda kışın ise hayvancılıkla sağlıyoruz. Koyunlarımıza saman, keçilerimize çeper veriyoruz. Bu çeperleri dağlardan kendi imkanlarımızla kesiyoruz. Keçiler çeperlerin üstündeki yaprakları yiyor, kalan ağaç kısmını ise ya tandırda ya da evde sobada yakmakta kullanıyoruz” diye konuştu.