Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığınca restorasyonu sürdürülen Seddülbahir ve Bigalı kaleleri, yaşayan müze haline dönüştürülecek.
ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale Muharebeleri sırasında 3. Kolordu'nun "silah tamirhanesi" olarak kullanılan 200 yıllık Bigalı Kalesi ile Çanakkale Boğazı'nın girişini savunmak amacıyla 360 yıl önce Osmanlı Padişahı 4. Mehmet döneminde yaptırılan Seddülbahir Kalesi'ndeki restorasyon çalışmaları devam ediyor.
Padişah 4. Mehmet'in annesi Hatice Turhan Sultan tarafından 1659 yılında boğazın girişini savunmak amacıyla yaptırılan Seddülbahir Kalesi, dünya harp tarihine geçen Çanakkale Muharebeleri sırasında 12 top ile savunmaya katıldı. İngiliz ve Fransız gemilerinin henüz bir savaş durumu olmamasına rağmen boğazın girişini koruyan tabyaları 3 Kasım 1914'te bombalamasının ardından ilk şehitlerin verildiği kalede, 2015 yılının haziran ayında başlayan restorasyon çalışmaları büyük ölçüde tamamlandı.
1807 yılında 3. Selim zamanında yapımına başlanan ve 1822'de 2. Mahmut döneminde inşası tamamlanan Bigalı Kalesi'nde ise restorasyon çalışmaları kapsamında, zamanla hasar gören duvarlar yenilenirken, zeminde de temizlik çalışması yapılıyor. Kale içindeki yapıların yıkılmış veya zarar görmüş kısımları da aslına uygun olarak yenileniyor.
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, AA muhabirine, bölgenin çok müstesna topraklar olduğunu söyledi.
Yıllar önce büyük mücadelelere sahne olan alanı yeniden ihya etmek için yoğun mesai harcadıklarını anlatan Kaşdemir, şöyle devam etti:
"Çanakkale tarihi alanındaki gazi kalelerimizin hepsi bir restorasyon ve yeniden ayağa kaldırma çalışmasına tabi tutulmuşlardı. Ecdadımızdan bize yadigar kalan ne varsa, tarihi alan içinde bizim bunları ele alıp tekrar ihya ederek, ziyaretçilerimize açık hale getirmek gibi bir sorumluluğumuz var. Çanakkale'nin kaleleri de bu anlamda çok meşhurdur. Bunlar gazi kalelerdir. Uzun yıllardan beri de kentimizin muhafızlığını yapmaktadırlar. Özellikle Çanakkale Savaşları'nda hemen hemen hepsi muharip olmuş, savaşa katılarak gazi olmuş, hatıraları çok yüksek olan kaleler."
İsmail Kaşdemir, bu anlamda başta Kilitbahir Kalesi olmak üzere Seddülbahir ve Bigalı kalelerini restorasyon sürecine tabi tuttuklarını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kilitbahir Kalesi'ndeki süreç tamamlandı. Şu anda 'kale müze' konseptinde çok beğenilen ve ilgi gören bir kale haline geldi. Seddülbahir Kalesi'nde de restorasyon sürecini tamamladık. Bütçemiz el verdiği sürece Kilitbahir Kalesi'nde olduğu gibi kale müze konseptinde ziyarete açmak istiyoruz. Hedefimiz önümüzdeki yıl iç teşhir ve tanzimini yapmak."
Bigalı Kalesi'nin de gelecek yıl teşhir ve tanzimi tamamlanıp kale müze konseptinde tarihi alanın önemli ziyaret alanlarından biri haline getirileceğini aktaran Kaşdemir, "Bigalı Kalesi'ni savaş sırasındaki kullanımına uygun şekilde, silah tamirhanesi olarak değerlendirmek istiyoruz. Yani o dönem bir silah tamirhanesinde neler yaşanmışsa, ziyaretçilerin oradaki havayı ve atmosferi teneffüs ederek anlamlandırmasını istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Kaşdemir, bölgedeki tüm kaleleri hem restore ettiklerini hem de içini doldurduklarını hatırlatarak, "Yani yaşayan müze, yaşayan kale konseptinde inşallah gelen tüm ziyaretçilerimiz, misafirlerimiz görme imkanı bulacak." dedi.