Anadolu Basın Birliği (ABB) Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, “Siyaseti ayrıştırmak, bölmek ve ikilik oluşturmak için kullananlar, ancak ateşle oynamış olurlar” dedi.
Anadolu Basın Birliği Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, seçim sürecinde kimi siyasi parti ve adayların özellikle sosyal medya üzerinden algı operasyonları yapmaya çalışmalarını eleştirdi. Seçimlerin, demokrasinin bir gereği olduğunun altını çizen Çakır, “Seçimleri vesile bilerek demokrasinin en güzel örneklerini ortaya koymak varken, maalesef bazı çevreler hem de kitle iletişim araçları vasıtasıyla toplumu ayrıştırmaya, bölmeye ve ikilik yaratmaya yöneliyorlar. İnsanlar hangi siyasi partiye mensup olurlarsa olsunlar, hangi fikir ve ideolojiyi taşıyorlarsa taşısınlar, birbirlerini ya da toplumu belden aşağı yöntemler kullanarak etkileme yoluna başvurmamalıdırlar. Bu durum adaylar için de geçerlidir, siyasi partiler için de geçerlidir” diye konuştu.
KİRLİ YOL VE YÖNTEMLERE BAŞVURULUYOR
Kitle iletişim araçları arasında son yılların en popüler mecrası olan sosyal medyanın bu doğrultuda çok hoyratça ve insafsızca kullanıldığını vurgulayan Mehmet Musa Çakır, “Yazık ki günümüzde sosyal medya siyasetin en kirli yol ve yöntemlerine zemin teşkil etmeye başladı. Bu mecrada insanlar birbirlerine çok rahat ve kolayca iftirada bulunabiliyor, toplumu ayrıştırmaya yönelik paylaşımlarda bulunabiliyor ve istediği algıyı oluşturabiliyor. Hele seçimlere gidilen bir süreçte bu yönelim çok daha vahim boyutlara ulaşabiliyor. Siyaset insanlara hizmet için bir araçtır; ancak bunu amaç olarak gördükleri anlaşılan bazı çevreler, sosyal medyayı da bu işe alet ederek adeta ateşle oynuyorlar. Karalama, iftira, çamur atma, hakaret; kısaca ne ararsanız var.” şeklinde konuştu.
SOSYAL MEDYA BİRİMLERİNE ÇAĞRI
ABB Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, seçim sürecinde siyasi partilerin sosyal medya birimlerine de çağrıda bulundu. Başkan Çakır, “Kuşkusuz her siyasi partinin ve adayların sosyal medya çalışmalarını yürüten birimler var. Bunlara çağrımız şudur; hangi parti ya da aday için olursa olsun, sosyal medyada çok ciddi bir karalama kampanyası dönemi yaşanıyor. En kötü tarafı ise, bu karalama faaliyetleri çok geniş kesimlere ulaşabildiği gibi, etkili de olabiliyor ve hatta suç bile teşkil edebiliyor. Bu bağlamda toplumsal infiale sebep olabilecek, halkı ayrıştırabilecek ve toplumda huzursuzluğa sebep olabilecek tarzdan paylaşım faaliyetlerinin anında tespit edilerek hukuki çerçevede gerekenler yapılmalıdır. Seçimler özelinde böyle bir yaklaşım, görünen o ki artık farz haline gelmiştir” ifadelerini kullandı.