Küresel ısınmadan kaynaklanan soğuk sularda azalma meydana gelmesinden dolayı ılık su balıkları Doğu ve Güneydoğu’nun kamusal alanda en büyüğü olan Elazığ Su ürünleri Araştırma Enstitüsü Ar-Ge ve Üretim Biriminde kültüre (üre
Küresel ısınmadan kaynaklanan soğuk sularda azalma meydana gelmesinden dolayı ılık su balıkları Doğu ve Güneydoğu’nun kamusal alanda en büyüğü olan Elazığ Su ürünleri Araştırma Enstitüsü Ar-Ge ve Üretim Biriminde kültüre (üretime) alınıyor.
Su ürünleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından kurulan Ar-Ge ve Üretim Birimi geçtiğimiz sene faaliyete girdi. 9 dönüm arazi üzerine kurulan tesiste 140 metre 2 katlı hizmet binası ve 500 metre hangar içerisinde 96 havuz, bahçesine 4 toprak havuz ve 1 tane de 300 tonluk beton havuz bulunan tesis, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun kamusal alanda en büyük merkez unvanına sahip. 36’sı teknik olmak üzere 72 personel ile hizmet veren birim, kültür ve balıklandırma çalışmalarının yanı sıra, yem denemeleri, hastalıkların tedavisi ve teşhisi, baraj göllerinin su kalitesinin incelenmesi, barajlardaki balık stokları gibi bir çok çalışmayı yürütüyor. Birim bu kapsamda, küresel ısınmadan kaynaklanan soğuk sularda azalma meydana gelmesinden dolayı ılık su balıkları olan Siraz, tatlı su kefali ve Sibirya Mersin Balığı’nın kültüre alma çalışmasına başladı.
"21 ile hizmet veriyor"
Elazığ Su ürünleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü’nün 1999 yılında kurulduğunu belirten kurum müdürü Özkan Özbay, “Türkiye’deki 4 tane su ürünleri enstitüsünden bir tanesi olarak görev yapmaktadır. Görev sahamız olarak Doğu ve Güney Doğu Anadolu’da ki 21 il bizim görev sahamızdadır. Kurumumuzda toplam 72 personelimiz var. Bunun 36 tanesi teknik elemandır. Kurumumuzun amacı, su ürünleri anlamında Ar-Ge çalışması yapmak, proje üretmektir. Bu projeleri çıktıklarını bakanlığa ve ilgili kurumlara bildirmektir. Yani tavsiye niteliğinde sonuçlar bildiriyoruz. Tesisinin yaklaşık 2,5 yıl önce temeli atıldı, son 1 yılda tamamen faaliyet geçmiş bir tesistir. Tesisimiz Elazığ’a 21 kilometre mesafede Pertek yolu üzerindedir. 9 dönüm arazi üzerine kuruldu. Tesisimizde 140 metre 2 katlı hizmet binası ve 500 metre hangar içerisinde 96 çeşitli havuzların olduğu bir Ar-Ge merkezi olarak kuruldu. Tesisin bahçesine 4 tane toprak havuz ve 1 tane de 300 tonluk beton havuz kurduk. İhtiyaca göre toprak ve beton havuzları artıracağız” dedi.
"Tedbir amaçlı ileri ki 50 yılı düşünmemiz lazım"
Türkiye’de kültür çalışmalarının çok yoğun bir şekilde ilerlediğini aktaran Özbay, “Ancak farklı türleri kültüre alma konusunda biraz geride kaldık. Sadece alabalık, çipra ve levrek türü kültüre alınıyor. Biz iç sularda çeşitliliği artırma adına ılık su balıklarına girdik. Küresel ısınmadan kaynaklanan soğuk sularda azalma meydana geliyor. Tedbir amaçlı, ileri ki 50 yılı düşünmemiz lazım. Bizde ılık su balıklarını kültüre alma ve balıklandırma amaçlı, çalışmalar başlattık. Bu çalışmalardan geçen sene başlayan 2 ve bu sene başlayan 1 projemiz var. Bunlardan biri Siraz balığı kültüre alma ve balıklandırma çalışması var. Siraz balığı bizim yöremizde severek tüketin bir balık. Avcılığı yapılan bir balık. Gerek av baskısı gerekse tüketimden dolayı stoklarda azalma meydana geldi. Bizim göllerimizde yaşayan bir balık olduğu için biz burada Siraz balığını kültüre alma çalışmalarını ve daha sonra balıklandırma çalışmalarını yapıp stokları desteklemek istiyoruz” diye konuştu.
“Sibirya Mersini Balığı projesini başlattık”
Tatlı su kefalinin halk tarafından çok tüketildiğini dile getiren Özbay, “Bunu da kültüre alma çalışmalarını başlattık. Aynı zamanda bu bölgede hiç olmayan özellikle havyarıyla ünlü Sibirya Mersini Balığı projesini başlattık. Şuanda yurt dışından gözlenmiş yumurtaları getirtiyoruz. Amacımız bu balığı müteşebbislere tanıtmak. Sektörü buna yönlendirmek istiyoruz. Burada çeşitli yem denemeleri yapıyoruz. Kültür balıkçılığında en büyük gider yemdir. Tanklarımızda çeşitli alternatif yem denemeleri yapıyoruz. Bizim işimi bu tesiste yetiştirme ve kültüre alma çalışması değil, yöremizde görülen hastalıkların tedavisi ve teşhisi için uğraşıyoruz. Bölgemizde tüm baraj göllerinin su kalitesini inceliyoruz. Tesis, Doğu ve Güneydoğu’da kamusal alanda en büyük Ar-Ge birimidir. Tesisimiz bu yönüyle de farklıdır. En büyük Ar-Ge ve araştırma birimidir. Şuanda sazan balığı sağım ön çalışmalarını bitirme aşamasındayız. Toprak havuzlarımızı hazırlıyoruz. Su sıcaklığı 23 dereceye gelince sağımı gerçekleştireceğiz. Balıklarımızı 5 grama kadar büyüteceğiz. Büyüttükten sonrada balıklandırmalarımızı yapacağız” şeklinde konuştu.
