Akademisyen Elif Sürer'in, biyolojik silah, afet ve salgın hastalık gibi durumlarda hem halkın hem de görevlilerin eğitimini sağlamaya yönelik geliştirdiği oyunlar, bilim çevrelerinin takdirini topladı.
ANKARA (AA) - ODTÜ'lü genç bilim insanı Elif Sürer, kimyasal, biyolojik, radyolojik veya nükleer savaş tehlikesi (KBRN) ile afet ve salgın hastalık gibi durumlarda hem halkın hem de görevlilerin eğitimini sağlamaya yönelik, tatbikatlardan aktarılan senaryolarla oluşturulmuş "ciddi oyun" tasarladı.
ODTÜ Enformatik Enstitüsü Dr. Öğr. Üyesi Sürer, çoklu ortam bilişimi, multimedya enformatiği, ciddi oyunlar, video oyunlar, sanal gerçeklik, insan ve köpek hareket analizleri, makine öğrenmesi ve bilgisayarla görme gibi yeni nesil bilgisayar yazılımları alanında doktoralı mühendislerin yetiştirilmesinde etkin rol oynuyor.
Birleşmiş Milletler 11 Şubat Dünya Bilim Kadınları Günü dolayısıyla, AA muhabirine açıklamada bulunan Sürer, akademik çalışmalarına ilişkin bilgiler verdi.
Çalışma alanlarının interdisipliner olduğuna işaret eden Sürer, bu alanlarda yüksek lisans ve doktora öğrencileri yetiştirdiklerini, lisans öğrencilerinin ise istemeleri ve alt yapılarının yeterli olması halinde oyun sektörüne yönelik dersleri 3. sınıftan itibaren alabildiklerini anlattı.
Ciddi oyunların dünya genelinde büyük potansiyeli olduğuna dikkati çeken Sürer, kurumlar tarafından eğitim amaçlı talep edilen bu oyunların sadece eğlence amacı taşımadığını, literatüre de bu isimle girdiğini ifade etti.
"Ciddi oyun" teriminin zaman zaman "oyun için veri toplarken bile ciddi olmak gerektiği" algısı oluşturduğunu belirten Sürer, bu oyunların eğitim, rehabilitasyon ya da sigara bıraktırma gibi eylemler için kullanıldığından "dönüştüren oyunlar" tabirinin de kullanılmaya başlandığını aktardı.
Sürer, söz konusu oyunların, felçli hastalar için rehabilitasyon ve felç sonrası ihmal sendromu adı verilen algı bozukluğuna yol açan rahatsızlıkların tedavisi ile savunma sanayinde de kullanıldığını söyledi.
Pek çok ciddi oyuna adını yazdırdıSanal gerçeklik ve ciddi oyunlarla ilgili birçok projede yer aldığını, bu alanda literatüre kazandırdığı çalışmaları olduğunu kaydeden Sürer, ODTÜ Maden Mühendisliği Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Erkayaoğlu ve Colorado School of Mines'tan Prof. Dr. Şebnem Düzgün ile AB kapsamında desteklenen eNOTICE Projesi'ni yürüttüğünü belirtti.
Çalışmalarına ilişkin bilgileri paylaşan Sürer, şöyle konuştu:
"Biyolojik silah, salgın hastalık ya da afet durumlarında hastane, afet yeri gibi mekanlar için senaryolar geliştiriyoruz. Hastanede yatakların nasıl yerleştirileceğinden, görev paylaşımına kadar her detayı titizlikle düşünüp tasarlıyoruz.
Oyunda kullanıcılar, hastane koordinatörü, doktor, hasta, hasta yakını gibi görevler alarak oynayabiliyor. Oyunu yazarken Belçika'da, Fransa'da yapılmış tatbikatların gerçek senaryolarını kullanıyoruz. Biz tüm bu durumlar için tasarlanmış gerçek durumları oyunlara aktarıyoruz. Salgın hastalık, biyolojik silah ya da afet gibi bir durumda eğitim görmesi ya da eğitimini pekiştirmesi istenen kişiler, tatbikat gününe tekrar gidip oradaki kuralları oyun içeriğinde sanal gerçeklik ortamında öğreniyor. Tatbikatlar, sanal ortama aktarılarak sistemin eksiklikleri tespit edilebiliyor ve ona göre önlemler alınabiliyor. Okullarda deprem sırasında öğrencilerin ve öğretmenlerin nasıl hareket etmeleri, sırasıyla neler yapmaları gerektiği oyun vasıtasıyla ve sanal gerçeklik gözlükleriyle onları korkutmadan, paniğe düşürmeden uygulanabilir."
Tablet kullanımına 3-4 yaşlarında başlayan yeni jenerasyonun oyun oynayıp internette vakit geçirdiğine dikkati çeken Sürer, "Bu oyunları yararlı ve eğitimsel hale nasıl getirebiliriz, o sorunun peşindeyiz. Ciddi oyunlar, rehabilitasyonda, eğitimde, pekiştirmede kullanılmaya devam edecektir. Sanal gerçeklikle ciddi oyunları farklı ortamlara da taşımaya çalışıyoruz." diye konuştu.
Kadın akademisyen adaylarına seslendiElif Sürer, 11 Şubat Dünya Bilim Kadınları Günü dolayısıyla yaptığı değerlendirmede ise pek çok bilim insanının önemli başarılara imza attığını anlattı.
"Kız çocukları kendilerine rol modeller bulsunlar." tavsiyesinde bulunan Sürer, şöyle devam etti:
"Kızlarımız, kendilerini kimseden eksik görmesinler, çalışmaya devam etsinler ve annelerinden, anneannelerinden, kadınlardan ilham almaya devam etsinler. Çünkü kadınların yapma, yerleştirme, dönüştürme özellikleri var. Evde, endüstride, bilimde de böyle, kendi güçlerinin farkında olsunlar. Başkası olmaya çalışmasınlar, kendilerini başkalarıyla kıyaslamasınlar ve güçlerini kullanabilecekleri alanlar yaratmaya çalışsınlar. Kim onları olumlu yönde etkiliyorsa, destek olup güç veriyorsa onları takip etsinler ve umutsuzluğa kesinlikle kapılmasınlar."
Hastalar için de video oyunları geliştirdiLisans ve yüksek lisansını Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünde, doktorasını 2011 yılında Bolonya Üniversitesi Biyomühendislik bölümünde tamamlayan Sürer, 2013-2015 yıllarında Milano Üniversitesinde AB 7. Çerçeve Programı kapsamında finanse edilen REWIRE Projesi'nde doktora sonrası araştırmacı olarak çalıştı, bu süreçte felçli ve ihmal sendromlu hastaların tedavisi için video oyunları geliştirdi.
TÜBİTAK 2232-Yurda Dönüş Araştırma Burs Programı kapsamında TÜBİTAK tarafından desteklenen, down sendromlu çocukların video oyunlarla eğitimi alanında çalışan Sürer, ciddi oyunlar, sanal gerçeklik, insan ve köpek hareket analizi, makine öğrenmesi ve bilgisayarla görme alanında çok sayıda öğrencinin lisansüstü eğitimleri için akademik çalışmalar yürütüyor.