Genel olarak yaşam fotoğraflarının üzerinde duran Çağlayan, zaman zaman doğa ve tarihleri de fotoğraflayabiliyor. Aynı zamanda Bitlis Belediyesinde Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğünde görev yapan Çağlayan, ilin tanıtımı için birçok fotoğraf çektiğini ve yarışmalara katıldığını belirtti. İlk zamanlarda anolog makinelerde fotoğraf çekmeye başladığını ifade eden Çağlayan, daha sonra kendisinde bir fotoğrafçı gözü olduğunu fark ettiğini belirtti.
Çağlayan’ın lise ve üniversite yıllarında başlayan fotoğraf merakı bugün yaklaşık 100 bin arşive sahip olmasına neden olmuş. Fotoğraf merakının ve fotoğraf çekmeye nasıl başladığını anlatan Bitlisli fotoğraf sanatçısı Ercan Çağlayan, “İlk zamanlarda lise ve üniversite arkadaşlarımın ailemin fotoğraflarını çekip özene bezene çıkartıp albümlerdim. Yıllar içinde anılarımı abideleştirdiğimi fark ettim bu bende fotoğrafa karşı büyük bir aşka dönüştü. Anları anılarını insanlara yansıtmak benim en önemli motivasyonum oldu. Fotoğrafları biriktirmek saklamak dönüp onlara bakıp mutlu olmak fotoğrafçılığa karşı sorumluluk bilinci oluşturdu. Daha iyiye doğru gitme adına makinemle bütünleştim nerdeyse 7/24 objektiften bakar gibi hayatı kendi perspektifimden göstermek için. Zamanla tarih kültür doğa fotoğrafları çekmeye başladım aldığım olumlu tepkiler yerinde eleştiriler fotoğrafçılığa olan ilgimi ve azmimi kamçıladı. Haz aldığım bir şeyle ilgilenmek ona emek vermek geliştirmek gerçekten büyük şans, zamanla fotoğrafçılardan oluşan bir çevrem yeni arkadaşlarım oldu. Her yeni keşif güzeli, daha güzelini doğuruyor. Her yakaladığım kare bir öncekinden iyi oluyor ve bu beni heyecanlandırıyor. Doğa, kültür, geçmiş zaman fotoğraflarının yaşattığı heyecan fotoğraf tutkumun, merakımın canlı kalmasını sağlıyor. Bir çocuğun gözlerindeki gülüşün sebebi benim objektifim ise doğru yoldayım demektir” diye konuştu.