ABD Başkanı Joe Biden'ın görevindeki ilk 100 günü henüz dolmamışken, ülkenin güney sınırına yığılan göçmenler ve refakatsiz göçmen çocukların sayısındaki sert artış, yeni yönetimin iç politikadaki en önemli sınavlarından bi
WASHINGTON (AA) - Donald Trump yönetiminin en sık eleştirildiği konulardan olan göçmenlik meselesi, Biden yönetiminin de verdiği ilk çetin sınavlardan biri olarak öne çıkıyor.
Biden'ın, Trump yönetiminin göçmen politikalarını tersine çeviren adımlar atmasının ardından, "Kuzey Üçgeni" olarak bilinen Honduras, Guatemala ve El Salvador'dan binlerce göçmen yola çıktı.
Meksika-ABD sınırına gelen birçok göçmen geri çevrilirken geri çevrilmeyen binlerce çocuk önce gözaltına alındı, ardından da ABD Sınır ve Gümrük Muhafaza Birimi ya da Sağlık ve İnsani Hizmetler Bakanlığına bağlı tesislere gönderildi. Binlerce göçmen çocuğun olumsuz şartlarda tutulması ise hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat kesimden tepki çekti.
ABD İç Güvenlik Bakanı Alejandro Mayorkas, ülkenin güney sınırındaki göçmen yoğunluğunun son 20 yılın en yüksek seviyesinde olduğunu açıkladı.
Trump yönetiminin tartışmalı göçmenlik politikalarıABD'de 2017-2021 döneminde görev yapan ve ülkenin en tartışmalı başkanlarından biri olan Trump'ın en çok eleştirildiği noktalardan biri de sert göçmenlik politikalarıydı.
2016 seçimlerindeki kampanyası döneminde sık sık göçmenlik karşıtı tavır takınan Trump, 4 yıllık görev süresi boyunca da Meksika sınırında göçmen geçişini engelleyecek bir duvar inşa etmek için çabaladı.
Ayrıca "Meksika'da kal" başlıklı bir politika benimseyen Trump, ABD'ye girmek isteyen göçmenlerin işlemlerinin sınırın Meksika tarafında yapılmasını sağladı.
Trump'ın başkanlığı döneminde ailelerinden ayrılan ve kafeslerde tutulan çocukların fotoğrafları gerek ulusal, gerekse uluslararası basında sık sık gündem oldu.
Biden ne vadetti?ABD Başkanı Joe Biden'ın seçim dönemindeki en büyük vaatlerinden biri, Trump'ın "acımasız" olarak nitelendirilen göçmenlik politikalarını sona erdirmek ve daha kabul edilebilir bir göçmenlik sistemi hayata geçirmekti.
Nitekim Biden'ın, göreve başladığı 20 Ocak 2021'de Oval Ofis'teki ilk gününde imzaladığı ilk kararnameler arasında Meksika duvarına sağlanan federal fonların kesilmesi de yer alıyordu.
Biden'ın tutumu ABD'ye geçme hayali kuran birçok Orta Amerikalı için bir "umut ışığı" olarak yansıdı. Amerikan basınına konuşan birçok göçmen, "Biden bize, bizi ülkesine alacağına dair söz verdi, şimdi de sözünde dursun." şeklinde açıklamalar yaptı.
Göçmenler neden ABD'ye geçmek istiyor?ABD yıllardır özellikle Orta Amerika ülkelerinden "Amerikan rüyasının" peşine takılıp gelen milyonlarca kişiye ev sahipliği yapıyor. Ülkelerindeki yolsuzluk, doğal afet, yoksulluk ve güvenlik sorunları gibi sıkıntılardan kaçan kişiler çoğu zaman yürüyerek Meksika-ABD sınırını geçiyor.
Kovid-19'un tüm dünyayı olumsuz etkilediği bir dönemde, geçen yıl birçok doğal afetle yüz yüze kalan ülkelerinden yola çıkan binlerce göçmen, özellikle havaların da ısınmasının etkisiyle mart itibariyle Meksika sınırına yığılmaya başladı.
ABD İç Güvenlik Bakanlığının verilerine göre ABD-Meksika sınırındaki göçmen hareketliliği son 20 yılın en yüksek seviyesine ulaşmış durumda.
ABD Sınır Devriyesi Birimlerinin paylaştığı verilere göre Şubat 2021'de göçmen geçişlerinde ciddi artış görüldü ve yaklaşık 100 milyon kişi ABD-Meksika sınırında yakalandı. Öte yandan Mart ayı verileri henüz açıklanmamış olsa da yetkililer, martta daha fazla göçmen geçişi olduğunu söylüyor.
Biden yönetimi ve Beyaz Saray ise şu anda gerek Kovid-19 tehlikesinin sürmesi gerekse de göçmenlik sisteminin oturmamış olmasından dolayı sınırdaki göçmenlere "Şu anda ABD'ye gelmenin zamanı değil" mesajını veriyor. Biden yönetimi ayrıca göçmenlik sistemindeki aksaklıklar konusunda da Trump yönetimini suçluyor.
Refakatsiz çocuklar konusuABD'de her yıl mart ve nisan ayları göçmen yoğunluğunun en yüksek olduğu aylar olsa da refakatsiz göçmen çocuklar konusunun daha önce bu derece ciddi boyutlara ulaşmadığı belirtiliyor.
Biden yönetimi sınırı geçmeye çalışan birçok göçmeni geri çevirirken, 18 yaşın altındaki kişileri bırakmayarak önce gözaltına alıyor, ardından da sınır bölgesindeki göçmenlik merkezlerine gönderiyor.
ABD hükümet verilerine göre, ülkede verilerin tutulmaya başlandığı 2010'dan bu yana Meksika sınırındaki en yüksek refakatsiz çocuk sayısına ulaşıldı.
CNN'in ulaştığı verilere göre, ABD'de 28 Mart itibariyle 18 binden fazla refakatsiz çocuk hükümet gözetiminde bulunuyor.
Çocukların içinde bulunduğu şartlar tartışılıyorÖte yandan gözaltı süresi dolan çocukların yerleştirildiği göçmenlik merkezlerindeki şartlar da ABD kamuoyunda en çok tartışılan konulardan biri olarak öne çıkıyor.
Göçmen çocukların tutulduğu bu merkezlere basının uzun süre girememesinin ardından, Temsilciler Meclisi Teksas Vekili Henry Cuellar, 22 Mart'ta ilk kez 1000 çocuğun tutulduğu bir merkezden fotoğraflar yayımladı.
Biden döneminde yayımlanan ilk fotoğraflar olma özelliğini taşıyan bu karelerde çocukların yerlerde yattığı ve Kovid-19'dan korunma açısından uygun ortamlarda tutulmadığı gözler önüne serildi.
Bu tartışmalı karelerin ardından Biden yönetimi, bazı merkezleri basına açtı ancak Cuellar'ın ziyaret ettiği Donna isimli tesisteki görüntüler akıllardan çıkmadı.
Biden yönetimi bu konuda ne yapıyor?Biden yönetimi artan refakatsiz göçmen çocuklara ev sahipliği yapması için daha çok hükümet binası tahsis etmeye ya da geçici barınaklar inşa etmeye devam ediyor. Geçen hafta Pentagon, Teksas'taki iki üssünde binlerce göçmen çocuğa barınma imkanı sunacak iki yeri ilgili bakanlığa tahsis ettiğini duyurdu.
ABD Acil Durum Yönetim Ajansının da yardımıyla, özellikle Teksas'ta bazı spor salonları ve konferans merkezleri dahil birçok yer çocuklar için konaklama tesislerine çevriliyor.
Ancak birçok kişi bunların yeterli olmadığını ve bu çocukların kendilerine daha uygun yerlerde tutulması gerektiğini savunuyor.
İnsan kaçakçılığına davetiye mi?ABD'deki refakatsiz göçmen çocuk sayısının nisan ve mayıs aylarında daha da artması bekleniyor. Resmi projeksiyonlara göre, 22 bin kadar çocuk nisanda, 25 bin kadarı da mayısta ABD'ye ulaşabilir.
Öte yandan ABD hükümetinin yaptığı "refakatsiz çocukları geri göndermeyeceğiz" minvalindeki açıklamalar da ülkede "yönetimin, insan kaçakçılarına davetiye çıkardığı" eleştirilerine yol açıyor.