Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Basın Yayın ve Radyo Topluluğu tarafından "Sezai Karakoç" temalı şiir dinletisi düzenlendi.
Şair Yazar Prof. Dr. Zeki Taştan’ın onur konuğu olarak katıldığı program, Tatvan Meslek Yüksekokulu ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi konferans salonunda olmak üzere aynı gün içinde 2 salonda yapıldı. Açılış konuşmasını yapan BEÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Demirtaş, son iki sene içinde öğrenci topluluklarının başarılı faaliyetler gerçekleştirdiklerini belirtti. Demirtaş, "Öğrenci topluluklarının her türlü zorluğun üstesinden geldiklerini her defasında müşahede ettik, gördük ve kendileriyle gurur duyduk. Şu anda üniversitemizde 40 civarında öğrenci topluluğu mevcuttur. Bunların bazıları son derece aktif ve çok güzel işler yapıyorlar. Bilimsel, sosyal ve kültürel etkinliklerin her çeşidini son iki sene içinde gerçekleştirdiler. Şunu bir kez daha gördük ki; öğrencilerimize güvendiğimiz zaman, onların her zorluğun üstesinden gelebileceğinden emin oluyoruz. Bu kesin bir şekilde ortada. Basın Yayın ve Radyo Öğrenci Topluluğu da bu başarılı öğrenci topluluklarından bir tanesi. Ben bu vesileyle başta Basın Yayın ve Radyo Öğrenci Topluluğu olmak üzere bütün öğrenci topluluklarımızı ve bütün öğrencilerimizi, üniversitemizi sahiplendikleri, bir şeyler ürettikleri için tebrik ediyor, hepinize teşekkür ediyorum. Bir teşekkür de saygıdeğer konuğumuz Prof. Dr. Zeki Taştan’a etmek istiyorum. Kendisi çok değerli bir akademisyen ve idareci. Programın başarılı geçmesini diliyor, hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum" dedi.
Sezai Karakoç şiirlerinin okunduğu programda; Merve Turan ‘Liliyar’, Gamze Türkgüzeli ‘Yağmur Duası’, Baran Gümüş ‘Kar’, Sultan Karaatay ‘Sessiz Müzik’ ve Burak Baran ise ‘İnci Dakikaları’ adlı şiirleri seslendirdi.
Şiirin insanın kendi içine kapanması olduğunu söyleyen Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinden Prof. Dr. Zeki Taştan ise, “Eğer şiir varsa orada ve şiirle hemhal olmak istiyorsanız, yürekten kapanacaksanız ve şiir konuşacak. Şiiri seven kadını sevin, hatta onunla evlenin. Şiiri yürekten seven erkeği de sevin, hatta onun teklifini kabul edin. Şiir bir ok gibidir, şairin dilinden çıktıktan sonra onun tahlili, onun yorumlanması veya onun etrafında dönen hikayelere müdahale edilmesi imkansızdır” dedi.
Sezai Karakoç deyince akıllara Mona Roza geldiğini belirten Prof. Dr. Taştan, Sezai Karakoç’un Mona Roza ile Türk şiirine en güzel aşk destanlarından birini hediye ettiğini söyledi. Şairlerin şiirleri olduğunu, ama halkın/toplumun beğendiği şiirlerin de olduğunu anlatan Prof. Dr. Taştan, “Aşk gök tanesinden dökülen binlerce kar tanesi içinden sevdiğini yakalayabilmektir” dedi.
Sezai Karakoç’un aynı zamanda bir eylem adamı olduğunu da belirten Prof. Dr. Taştan, “Bir mütefekkirdir, çok genç yaşta şiir yazmaya başlamış ve sadece İslam kültürünün önemli eserlerini okumakla kalmayıp batıyla da hemhal olmuş birisidir. Derinine okuma onda erken bir uyanış gerçekleştirmiş ve bu uyanış dirilişle var olmuş” diye konuştu.
Sezai Karakoç şiirlerini beşeri aşktan ilahi bir aşka doğru evirdiğini söyleyen Prof. Dr. Taştan, “Sezai Karakoç için şiir estetik gayelere hizmet eden bir şey değil, aynı zamanda toplumu dönüştürmek ve aydınlatmak için kullanılan önemli bir araçtır” dedi.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinden Prof. Dr. Fevzi Erdoğan’ın da katıldığı program, Üniversite Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Demirtaş’ın Prof. Dr. Zeki Taştan’a anı plaketi ve çiçek takdim etmesinin ardından toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi.