İzmir'de kistik fibrozis hastalığı nedeniyle yaşaması için akciğerlerini çalıştırmak zorunda olan çocuk ile babasının 2 kilometreyle başladıkları günlük koşu mesafesi 15 kilometreye kadar çıktı.
İZMİR (AA) - TEZCAN EKİZLER - Tedavisi olmayan genetik bir hastalık olan "kistik fibrozis" tanısı konulan oğlunun akciğerlerinin rahat çalışıp nefes alması için her gün evladı ile koşan İzmirli baba, fedakarlığıyla dikkati çekiyor.
Kemalpaşa ilçesinde yaşayan 2 çocuk babası 40 yaşındaki Gökhan Güneri'nin hayatı 14 yıl önce büyük oğlu Fatih'in dünyaya gelmesiyle değişti. Doğum sonrası yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle oğluna akciğer ve sindirim sistemini etkileyen "kistik fibrozis" hastalığı teşhisi konulan baba, hayatını evladına göre şekillendirdi.
Öğretmen olarak tayini Hakkari'ye çıkan Güneri, oğlunun tedavisi için çok sevdiği mesleğinden istifa etmek zorunda kaldı.
Doktorlar, Güneri'ye hastalığın tedavisinin olmadığını ama akciğerinin rahat çalışması için oğlunun spor yapması gerektiğini söyledi. Bunun üzerine baba Güneri, oğluyla koşmaya başladı. Baba ve oğlu ilk dönemde uzun doğa yürüyüşleri yaptı, daha sonra koşuya yöneldi. Gökhan ve Fatih Güneri, 9 yıl önce günde 2 kilometreyle başladıkları koşuyu 15 kilometreye kadar çıkardı.
"Babalar Günü'nün ayrı bir önemi var"Gökhan Güneri, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastalıkla ilgili bilgiler almaya başlayınca oğluna örnek olmak amacıyla spora başladığını söyledi.
Babalar Günü'nün kendisi için ayrı bir öneminin bulunduğunu, baba olmanın getirdiği sorumluluklardan kaçmayan bir insan olduğunu dile getiren Güneri, hayatını oğlunun sağlığının yanı sıra bu hastalığın tanınmasına da adadığını ifade etti.
Güneri, şöyle konuştu:
"Fatih ilk zamanlarda koşmak istemedi ama artık severek spor yapıyor. Oğlumun metabolizması çok güçlü değil ve hayatta kalması için koşması gerekiyor. Oğlum yorulduğu zaman elinden tutup, 'hadi babacığım, ben yanındayım, koşmamız gerekiyor, çünkü tedaviyle ilgili elimizde hiçbir şey yok, sadece koşacağız' diyorum.
Yakın çevrem 'yeter artık sabahtan akşama kadar nereye koşacaksın' diyor. Yorucu ama çok özel bir amacım var. Yorgunluk beni hiç etkilemiyor. Koşarken düşündüğüm tek şey çocuğumun ve çocuklarımızın sağlıklarına kavuşması. Oğlum sayesinde Türkiye'nin önde gelen maratoncuları arasında da yer almaya başladım. Yağmur çamur demeden günde 15, yılda ise yaklaşık 5 bin kilometre koşuyoruz."
Eşinin kendisine hep destek olduğunu dile getiren Güneri, bu hastalıkla ilgili gerçekleştirilen etkinliklere katılarak birçok aileye umut olduklarını aktardı.
"Babamla gurur duyuyorum"Fatih Güneri de babasının kendisi için çok fedakarlık yaptığını söyledi.
Her zaman babasını örnek aldığını anlatan Güneri, "Babamla koşunca çok mutlu oluyorum. Benim ve hastalığımla ilgili farkındalık yaratmak için koşuyor. Bazen beraber maratonlara da katılıyoruz. Babamla gurur duyuyorum, çok fedakar bir insan. Tüm zamanını benimle geçiriyor." ifadelerini kullandı.