Tarih: 01.11.2019 09:32

Atatürk Üniversitesi, proje başvurularında en büyük bütçe ile hibe almaya hak kazandı

Facebook Twitter Linked-in

Atatürk Üniversitesi, Dış İlişkiler Ofisi tarafından yürütülmekte olan “ERASMUS+ KA107 Program Ülkeleri ile Ortak Ülkeler arasında Yükseköğretim Öğrenci ve Personel Hareketliliği” projesi kapsamında, ülke ölçeğinde projeye başvuru yapan 98 üniversiteye ait 45 proje arasından 80 ve üzeri puan alarak Avrupa Birliği fonlarından hibelendirilmeye hak kazandı.

Türkiye Ulusal Ajansı’nın yayımladığı 2019 proje başvuru sonuçlarına göre Atatürk Üniversitesi; Amerika’dan en büyük bütçeyi kazanarak Türkiye genelinde 3 üniversiteden biri olurken, Tayvan başvurusunda ise 98 üniversite arasında projesi kabul edilen tek üniversite oldu.

Asya Grubunda İkinci Büyük Bütçeye Sahip Olduk

Atatürk Üniversitesi, 98 Üniversite arasında Tayvan başvuru sonucunda projesi kabul edilen tek üniversite olup Asya grubunda 2. en büyük bütçenin sahibi oldu. Ayrıca Batı Balkanlar grubunda Bosna Hersek, Kosova ve Arnavutluk için başvuru yapan 28 üniversiteden en büyük 4. bütçeye sahip olan Atatürk Üniversitesi, son olarak Cezayir için başvuru yapan 13 üniversite arasında en büyük 5. bütçe ile hibe aldı.

Avrupa Dayanışma Programı (ESC) Proje Başvurusu da Kabul Edildi

Atatürk Üniversitesi, Şubat 2019 tarihinde Avrupa Dayanışma Programı (European Solidarity Corps - ESC) kapsamında en yüksek hibelerden birini almaya hak kazandı. Program sürecinde Atatürk Üniversitesi öğrencileri; 30 kişilik kontenjan dahilinde ikişer aylığına Portekiz’de anlaşma sağlanan kurumlarla gönüllülük hareketliliği gerçekleştirecek. Bu program kapsamında gençlerin kişisel, eğitimsel, sosyal, sivil ve mesleki gelişimleri teşvik edilecek.

“Yeni Bir Avrupa Birliği Girişimini Hedefliyoruz”

Üniversitemizin "Yeni Nesil Üniversite Tasarım ve Dönüşüm Projesi” kapsamında uluslararasılaşmaya büyük önem verildiğine dikkat çeken Dış İlişkiler Ofisi Koordinatörü Prof. Dr. Taşkın Öztaş, Atatürk Üniversitesinin, uluslararası bir çekim merkezi olma bağlamında yüksek bir potansiyele sahip olduğunu, yapılan ikili antlaşmalar ve yürütülen hareketlilik programları ile de son dönemde önemli bir ivme kazanıldığını ifade etti.

Prof. Dr. Öztaş, gençlerin kendi ülkelerinde veya yurt dışında topluma yarar sağlayan projelerde gönüllü olduklarını, Dış İlişkiler Ofisinin ise bölgedeki toplumsal ihtiyaçları karşılamayı hedefleyen yeni bir Avrupa Birliği girişimi olmayı amaçladığını belirterek şunları söyledi: “Daha önce Avrupa Gönüllü Hizmeti olarak bilinen ve mevcut Erasmus+ Dayanışma Programı altında yer alan gönüllülük programına ve diğer AB finansman programlarıyla yurt dışına giden gençlerin kişisel gelişimlerine ciddi oranda değer katacaktır. Gerek yurt dışında gerek yurt içinde güçlü bir uluslararası boyut elde etmeyi düşünüyoruz.”




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —