Taliban müzakere heyetinin barış konusunda karar alma yetkisine sahip olmadığını belirten Muhib, 'Taliban'ın, İstanbul'da yapılacak barış konferansına karar alma yetkisine sahip kişileri göndermesi lazım.' dedi.
KABİL (AA) - Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani'nin Güvenlik Danışmanı Hamdullah Muhib, ülkesinde barış sağlanmadan yabancı güçlerin çekilmesi halinde tekrar iç savaş çıkabileceğini söyledi.
Muhib, başkent Kabil'de düzenlediği basın toplantısında, yabancı güçlerin ülkeden çekilme konusunda aceleci davranmaması gerektiğini belirtti.
"Barış olmadan yabancı güçler çekilirse tekrar iç savaş çıkabilir" diyen Muhib, Taliban'ın barış için yaratılan bu fırsatı iyi değerlendirmesini istediklerini dile getirerek savaştan vazgeçerek ülkenin yabancı teröristlerin merkezi haline dönüşmesini engellemek için Taliban'ın da çaba göstermesi gerektiğinin altını çizdi.
İstanbul barış konferansıTaliban müzakere heyetinin barış konusunda karar alma yetkisine sahip olmadığını belirten Muhib, "Taliban'ın, İstanbul'da yapılacak barış konferansına karar alma yetkisine sahip kişileri göndermesi lazım." dedi.
Hamdullah Muhib, Taliban müzakere heyetinin şu ana kadar barış konusunda olumlu bir planının olmadığını söyledi.
Her şeye rağmen Afganistan güvenlik güçlerinin şiddet olaylarına karşı hazırlıklı olduğunu aktaran Muhib, "Taliban asla savaşla bir yere varamayacaktır ve savaşla yönetimi de ele geçiremeyecektir. Ancak barış yoluyla istediklerini elde edebilirler." diye konuştu.
Taliban ile barış süreciAfganistan'da en büyük yabancı askeri varlığa sahip ülke ABD, eski Başkanı Donald Trump döneminde, Taliban ile Katar'ın başkenti Doha'da anlaşma imzaladı.
Trump yönetimi, NATO içinde istişare etmeden ve müttefiklerine danışmadan 29 Şubat 2020'de yaptığı anlaşmayla 1 Mayıs 2021'e kadar Afganistan'daki tüm yabancı güçlerin ülkeden ayrılacağı taahhüdünde bulundu. Taliban da buna karşılık çekilmeye kadar yabancı güçlere saldırmamayı taahhüt etti.
Geçen bir yıl zarfında, Afganistan hapishanelerinden yaklaşık 5 bin Taliban mahkumu tahliye edildi, Taliban'ın esir tuttuğu 1000 kişi serbest kaldı ve ABD de asker sayısını önemli ölçüde azalttı.
Anlaşma, yalnızca yabancı güçlere saldırmama şartı getirdiği için Taliban, Afgan güvenlik güçlerine yönelik eylemlerine devam etti. Ülkede Taliban'ın üstlenmediği çok sayıda başka şiddet olayları da yaşandı. Birleşmiş Milletler Afganistan Yardım Misyonuna (UNAMA) göre, ABD ile Taliban arasında barış anlaşmasının imzalanmasının ardından 3 binden fazla sivil hayatını kaybetti.
Afgan yönetimi ve Milli Uzlaşı Yüksek Konseyi Başkanı Abdullah Abdullah gibi aktörlerin de içinde bulunduğu kesimi nitelemek için kullanılan "Cumhuriyet" tarafı ise Taliban'ın Doha anlaşmasına uymadığını ve El Kaide ilişkisinin devam ettiğini savunuyor.
Afgan tarafları, Doha'da Eylül 2020'de başlayan ve ocak ayında ilk turu tamamlanan müzakerelerde usul ve yönteme ilişkin uzlaşı sağladı.
Ancak 22 Şubat'ta tekrar başlayan müzakerelerde içerik kısmına geçilemedi.
Kabil yönetimi, öncelikle Taliban'ın eylemlerini sonlandırmasını ve kapsamlı ateşkese gidilmesini şart koşuyor.
Taliban ise ABD ile yaptığı Doha Anlaşması'na uyarak yabancı güçlere saldırmadığını vurgulayarak takviminin işletilmesini istiyor. Yabancı güçlerin 1 Mayıs 2021'e kadar ülkeden ayrılması, bir geçiş yönetimi kurulması, mahkumların serbest bırakılmasını talep eden Taliban, lider kadrolarının BM Güvenlik Konseyinin terör örgütü ve terörist şahıslar listelerinden çıkartılmasını bekliyor.
Gözler İstanbul toplantısındaAfganistan müzakerelerinde tıkanıklığın aşılamaması ve ABD'nin taahhüt ettiği yabancı güçlerin çekilme tarihinin yaklaşması, uluslararası toplum açısından Afganistan'da tehlike çanlarının çalmasına neden oldu.
Afganistan'da askeri güç bulunduran çok sayıda NATO ülkesi, belirsizliğin giderilmesini bekliyor.
Halihazırda Afganistan'da ABD askerlerinin sayısı, diğer ülke askerlerinin toplamının altında bulunuyor.
ABD ve NATO'nun Afganistan'dan çekilmesi durumunda, bu ülkede askeri güç bulundurmaya devam edecek ülkelerin Kabil yönetimiyle ikili anlaşmalar yapması gerekecek.
Böyle bir dönemde, Türkiye'nin görüşmelere ev sahipliği yapması gündeme geldi.
Diplomatik kaynaklar, Türkiye'de buluşma önerisinin ABD yönetiminden önce Afgan taraflarınca Ankara'ya birçok kez iletildiğini belirtti.
Türkiye, Birleşmiş Milletler (BM) ve Katar ile eş güdüm halinde, Afgan taraflarla temaslar yürütüyor.
Dışişleri Bakanlığı, İstanbul'daki toplantı için katılımcı ülkeler, temsilcilerin düzeyi ve katılım düzeni üzerinde çalışıyor ve katılım konularını ilgili taraflarla yoğun şekilde istişare ediyor.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Afgan ve Katarlı mevkidaşlarının yanında ilgili taraf ülkelerin yetkilileriyle de telefon görüşmeleri yapıyor.
AA muhabirine bilgi veren diplomatik kaynaklar, Afgan taraflarıyla görüşmelerin tam bir şeffaflık içerisinde götürüldüğünü, Türkiye'nin her iki tarafın da güvenine sahip olmasının en önemli avantajı teşkil ettiğine dikkati çekiyor.
Kaynaklara göre, Türkiye, taraflara ara buluculuk ya da kolaylaştırıcı rol dayatma arayışında değil.
Doha sürecini tamamlayıcı ve destekleyici nitelikte görülen İstanbul toplantısı için Taliban ile temaslar, grubun Doha'daki siyasi ofisi üzerinden gerçekleştiriliyor.
Türk yetkililer, toplantıdan verimli sonuçlar elde edilebilmesi açısından, dar katılımlı görüşmelerde Afganların karar alma yeteneği haiz isimlerle temsil edilmesini arzu ediyor.
Türk Dışişleri, süreçle ilgili çalışmaları Ankara'da güvenlik bürokrasisi başta olmak üzere ilgili tüm kurumlarla koordinasyon içerisinde yürütüyor.
Türkiye'nin Afganistan Özel Temsilcisi olarak atayacağı isim üzerinde ise değerlendirmeler devam ediyor.
Diplomatik kaynaklar, İstanbul toplantısının gelecek haftalarda yapılabileceğini belirtiyor.
Muhabir: Sayed Khodaiberdi Sadat