- 'Her zaman olduğu gibi en son açıklanan Haziran 2020 sonu bilançomuzda da dövizli varlıklarımız dövizli borçlarımız kadardır. Şirketimizin bu ihtiyaçlarının gerektirdiği miktarın ötesinde döviz mevduatı tuttuğu bilgileri gerçeği
KOCAELİ (AA) - Tüpraş, ihtiyaçlarının gerektirdiği miktarın ötesinde döviz mevduatı tutarak, kredilerin yatırıma değil dolar mevduatına aktarıldığı iddiasının gerçekleri yansıtmadığını bildirdi.
Tüpraş Kurumsal İletişim Müdürlüğünden, bir gazetede çıkan "Tüpraş'ın dolar oyunu" başlıklı habere ilişkin açıklama yapıldı.
Açıklamada Tüpraş'ın, Türkiye'nin en büyük şirketi olarak zorlu koşullarda dahi enerji ihtiyacının kesintisiz sağlanması yönünde var gücüyle ülke için çalıştığı vurgulandı.
Halka açık bir şirket olarak aslına SPK raporlarından rahatlıkla ulaşılabilecek bilgilerin, tümüyle asılsız ve manipülatif iddialarla bir araya getirilerek kamuoyuna yansıtılmasının üzüntü ile takip edildiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Tüpraş olarak, döviz kur riski yönetimi politikalarımız çerçevesinde döviz alımlarımız, ham petrol alımlarımız ve yatırımlarımızdan kaynaklanan döviz yükümlülüklerimizi karşılayacak şekilde yönetilmektedir.
Her zaman olduğu gibi en son açıklanan Haziran 2020 sonu bilançomuzda da dövizli varlıklarımız dövizli borçlarımız kadardır. Şirketimizin bu ihtiyaçlarının gerektirdiği miktarın ötesinde döviz mevduatı tuttuğu bilgileri gerçeği yansıtmamaktadır.
Dövizli varlıklarımızın dövizli borçlarımıza göre durumu tüm finansallarımızla her dönem Kamuyu Aydınlatma Platformunda kamuoyu ile detaylı açıklamalarla paylaşılmaktadır.
Son dönemde artan bilgi talepleri üzerine döviz alım ve satım işlemlerimizin tamamı günlük/haftalık olarak ilgili resmi kurumlarla paylaşılmakta olup gerekli resmi bilgilendirmeler kesintisiz bir şekilde yapılmaktadır.
Ayrıca, ay içerisinde yapılan ÖTV tahsilatlarının 40 gün boyunca şirketimiz kullanımında kaldığı haberi de gerçeği yansıtmamakta olup, beyan ve ödemeler ÖTV Kanunu gereğince 15 günde bir yapılmaktadır."
Açıklamada şirketin, zamanlaması, kaynağı ve yayılış şekli bakımından son derece manidar buldukları bu asılsız iddialar karşısında tüm hukuki haklarını kullanmaya devam edecekleri duyuruldu.
