İSTANBUL (AA) - Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Fatmanur Okyaltırık, solunum yolu enfeksiyonlarının hem çocuklarda hem de yetişkinlerde yaşam kalitesini düşürdüğünü belirterek, "Zatürre, çocuklarda enfeksiyona bağlı ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alıyor." ifadesini kullandı.
Bezmialem Vakıf Üniversitesi'nden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Fatmanur Okyaltırık, solunum yolu enfeksiyonlarının çocuklarda ve yetişkinlerde yaşam kalitesini ciddi anlamda etkilediğini bildirdi.
Okyaltırık, "2016 WHO verilerine göre alt solunum yolları enfeksiyonları ve pnömoni (zatürre) yetişkinler arasında ölüm nedenleri arasında 3’üncü sıradadır. Çocuklarda ise enfeksiyona bağlı ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer almaktadır." ifadelerini kullandı.
Solunum yolu enfeksiyonlarında belirtilerin erken fark edilmesinin ve erken tedavinin hastalığın seyrini doğrudan etkilediğini kaydeden Okyaltırık, "Zatürre, akciğerleri etkileyen akut enfeksiyonların bir formudur. Akciğerler alveol adı verilen, sağlıklı bir insanda nefes alıp verirken hava ile dolan küçük keseciklerden oluşur. Zatürre geçirdiğinizde bu keseler su ve püy ile dolar, nefes almak zor ve ağrılı hale gelir, vücudun oksijen ihtiyacı daha zor karşılanır. 3 gün boyunca devam eden 38 derecenin üstünde ateş, öksürük, balgam, göğüs ağrısı, nefes darlığı hastalığın ana belirtileridir." bilgilerini paylaştı.
- "Grip de zatürreye zemin hazırlaması açısından tehlikeli olabilir"
Fatmanur Okyaltırık, bakteri, virüs ve mantarların zatürreye neden olabileceğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Özellikle çocuklarda, 65 yaş üstü yaşlılarda, kronik bir hastalığa sahip olanlarda (böbrek, şeker, kalp veya akciğer hastalığı gibi), sigara kullananlarda, bağışıklık sistemini baskılayan bir hastalık veya ilaç kullanımı varlığında daha sık görülür.
Zatürre tedavisinde antibiyotikler, bol sıvı alımı, istirahat, ağrı kesiciler ve ateş düşürücüler kullanılır. Hastaneye yatması gereken hastalarda daha farklı tedaviler gerekebilir. Çok ağır zatürre durumlarında yoğun bakımda yatış, solunum desteği uygulanma zorunluluğu doğabilir. Zatürre tanısı konduktan sonra en kısa zamanda antibiyotik tedavinin başlanması gereklidir. Sağlıklı beslenme, hijyenik önlemler, sigara alışkanlığının sonlandırılması, zatürre ve grip aşıları ile zatürrenin sıklığı ve ölüm oranı azaltılabilir. Kronik akciğer ve kalp hastalığı olanlara, dalağı alınmış olanlara, alkol bağımlılarına, siroz hastalarına, kronik böbrek yetmezliği olanlara, beyin omurilik sıvısı kaçağı olanlara, HIV enfeksiyonu olanlara ve kanser hastalarına ömür boyunca sadece 1 ya da 2 doz zatürre aşısı yapılması önerilmektedir."
Aşılanmanın önemine dikkati çeken Okyaltırık, "Grip de zatürreye zemin hazırlaması açısından tehlikeli olabilir. Grip ve zatürre aşıları birbirinden farklıdır. Her yıl en fazla gribe neden olan mikropların belirlenmesi ile o yıla özgü aşı hazırlanır. 65 yaş üzeri, kronik akciğer hastalığı, şeker hastalığı, böbrek fonksiyon bozukluğu, çeşitli hemoglobinopatileri olanlar ve bağışık sistemi baskılanmış kişiler, yüksek riskli hastalarla karşılaşma olasılığı olan hekim, hemşire ve yardımcı sağlık personeli, grip yönünden riskli şahıslar ile birlikte yaşayanlara aşı yapılması önerilir." değerlendirmesinde bulundu.