İSTANBUL (AA) - Uzmanlar, prostat bezinin kötü huylu bir hastalığı olan prostat kanserinin erken evrede yakalandığında uygun tedavi yöntemleriyle tedavi edilebilen bir kanser türü olduğunu belirtiyor.
Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü'nün 15 Eylül Dünya Prostat Kanseri Farkındalık Günü dolayısıyla yaptığı açıklamaya göre, 45 yaşından itibaren ailesinde prostat kanseri öyküsü olanların, 50 yaşından itibaren ise her erkeğin yılda bir kez prostat kanserine yönelik muayene ve kan tahlilinde bakılan PSA testini yaptırması gerekiyor.
Erkeklerde idrar kesesi çıkımı ile idrar kanalı arasında bulunan ve idrar kanalını çepeçevre saran bir bez olan prostatın, yaşın ilerlemesiyle birlikte sıklıkla rastlanılan iki hastalığı ortaya çıkabiliyor. Bunlardan biri iyi huylu prostat büyümesi olan Benign Prostat Hiperplazisi (BPH) iken, diğeri ise prostat bezinin kötü huylu bir hastalığı olan prostat kanseri.
Dünya Sağlık Örgütü verileri, her yıl dünyada yaklaşık 1 milyon 300 bin, Türkiye'de ise 17 bin 300 yeni prostat hastası olduğunu ortaya koyuyor. Tanı konulan hastaların ortalama yaşı 68 ve hastaların yüzde 85'i 65 yaş ve sonrasında tanı alıyor.
- Yıllık kontrol, belirli yaş sonrası her erkek için şart
Prostat kanseri, idrar yaparken zorlanma, idrarda kan görme, idrar yaparken yanma, kemik tutulumuna bağlı bel ve sırt ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterse de genellikle başlangıçta hiçbir belirti vermiyor. Şüphe duyulan durumlarda, hastalardan ultrason eşliğinde prostat biyopsisi alınabiliyor.
Prostat kanseri tanısı konulması sonrası hemen her kanserde olduğu gibi hastalığın hangi evrede olduğu belirleniyor. Kanser prostatta sınırlıysa cerrahi müdahale ya da radyoterapi uygulanabiliyor. Ancak vücudun farklı bölgelerinde tutulum yapmış hastalarda hormonal tedaviyle birlikte kemoterapi kullanılabiliyor.
Prostat kanserinin yavaş ilerleyen ve erken evrede yakalandığında uygun tedavi yöntemleriyle kür sağlanabilen bir kanser türü olduğuna dikkati çeken Abdi İbrahim Medikal Direktörlüğü, hastalığın erken evrede farkına varılabilmesi için 50 yaşından itibaren rutin üroloji poliklinik kontrollerin aksatılmaması gerektiğini belirtiyor.