- Medipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli Merkezi'nden Prof. Dr. Onur Yaprak: - 'Karaciğer, vücudumuzda kendi kendini tamir edebilen tek organdır. Alkole bağlı gelişen karaciğer yağlanmasının alkolü bıraktıktan 1 ay sonra düzelmeye ba
İSTANBUL (AA) - Medipol Mega Üniversite Hastanesi Organ Nakli Merkezi'nden Prof. Dr. Onur Yaprak, karaciğerin, vücutta kendi kendini tamir edebilen tek organ olduğunu belirterek, "Alkole bağlı gelişen karaciğer yağlanmasının alkolü bıraktıktan 1 ay sonra düzelmeye başlaması, hatta siroz olmuş hastaların bile bazılarının alkolü bıraktıktan sonra organ nakli ihtiyaçlarının kalmaması buna en güzel örnektir." ifadesini kullandı.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Onur Yaprak, karaciğerin yükünü artıracak ve onun dokusuna zarar verecek maddelerin tüketilmemesi gerektiğine dikkati çekti.
Yaprak, alkolün karaciğerde yağlanma, iltihap ve sonunda da siroza veya kansere yol açtığını belirterek, "Karaciğerin diğer organlarımızdan önemli bir farkı vardır. Karaciğer, vücutta kendi kendini tamir edebilen tek organdır. Alkole bağlı gelişen karaciğer yağlanmasının alkolü bıraktıktan 1 ay sonra düzelmeye başlaması, hatta siroz olmuş hastaların bile bazılarının alkolü bıraktıktan sonra organ nakli ihtiyaçlarının kalmaması buna en güzel örnektir." ifadelerini kullandı.
Karaciğerin vücutta 500 civarı kimyasal olayın gerçekleştiği bir fabrika olduğuna işaret eden Yaprak, "Ağız yolu ile alınan her türlü yiyecek, içecek, ilaçlar ve alkol, karaciğerde birçok işlemden geçirilir. Bu işlemler neticesi ağız yoluyla alınan bu maddelerin faydalı olanları vücudumuzun kullanması için şeker ve protein ve yağa dönüşürken, zararlı olanları ise karaciğer tarafından safra yolu ile vücuttan atılır." değerlendirmesinde bulundu.
Yaprak, alkol alımının karaciğerde önce yağlanmaya ve yıllar geçtikçe iltihap ve karaciğerde sertleşmeye yol açtığına işaret ederek, sertleşmeden sonra ise karaciğerde nodüller (yumrular) oluştuğunu ve bu duruma da "siroz" adı verildiğini aktardı.
Alkolün bırakılmasıyla karaciğerde oluşan değişimlere değinen Yaprak, "Karaciğerdeki sertleşmenin derecesi henüz orta düzeyi geçmeden ve siroza yakalanmadan alkol bırakılırsa karaciğer hasarı çoğunlukla geri döner. Siroz geri dönmez fakat bazı sirozlu hastalarda alkolü bıraktıktan sonra portal hipertansiyonun azalmasına bağlı karında biriken su ve yemek borusu varisleri geriler." ifadelerini kullandı.
- "Alkol rahat uyutmaz"
Pendik Medipol Üniversite Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü'nden Uzman Dr. Ece Yiğit de "Kendini yenileme özelliği çok yüksek olan karaciğerimizin fonksiyonları alkol bırakıldığında 30 gün içerisinde iyileşmeye başlar. Karaciğerin en büyük düşmanı alkolü en kısa zamanda bırakın, olumlu sonuçlarını kısa sürede almaya başlayacaksınız." değerlendirmesinde bulundu.
Yiğit, 1 gramında 7 kalori bulunan alkolün bırakıldığında kilo kaybı yaşandığını, özellikle göbek çevresindeki yağlanmanın belirgin şekilde azaldığını bildirdi.
Alkolün vücutta su tutulmasını sağlayan antidiüretik hormonun salınımını azaltarak susuzluğa neden olduğunu belirten Yiğit, "Bu susuzluktan en çok etkilenen bölgelerden biri cildimizdir. 30 gün alkol alınmadığında cilt, ihtiyacı olan neme kavuşacağından daha sağlıklı görünür, ince çizgiler, kırışıklıklar azalır." ifadelerini kullandı.
Alkolün daha rahat uyuttuğu düşüncesinin tamamen yanlış olduğunu vurgulayan Yiğit, şunları kaydetti:
"Uyku kalitesini bozarak dinlenememeye neden olmaktadır. Bırakıldığında 30 gün içerisinde uyku kalitemiz artar, daha zinde uyanırız. Ayrıca, alkol hem mide yüzeyini doğrudan tahriş ederek hem de mideden asit salınımını artırarak gastrite neden oluyor. Alkol kesildiğinde midede ağrı, yanma, hazımsızlık, şişkinlik, bulantı gibi şikayetler azalır."