- İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Odyoloji Uzmanı Dr. Halide Kara: - 'Tüm işitme kayıplıların, maksimum potansiyellerine ulaşmak için işitsel açıdan zengin bir ortamda bulunmaları gerekmektedir'
İSTANBUL (AA) - İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Odyoloji Uzmanı Dr. Halide Kara, işitme kayıplarında yaygın olarak kullanılmaya başlanan işitme implantı uygulamasından sonraki rehabilitasyon sürecinin, tedavide başarıyı artıran en önemli etkenlerden olduğunu belirtti.
Cochlear'dan yapılan açıklamaya göre, yaygın olarak uygulanan koklear implant ile ileri veya çok ileri derecede sensörinöral işitme kayıplı hastanın, işitsel uyaranları ve konuşma seslerini doğala en yakın şekilde algılaması amaçlanıyor.
İşitmenin geri kazanılmasında ilk adım olan implantlama sonrasındaki işitsel eğitim programları, işitme kayıplı bireyin potansiyelini yerine getirmesine yardımcı olmak için kritik bir önem taşıyor.
- "Kulaklara ve beyne fizik tedavi uyguluyoruz"
Açıklamada görüşlerine yer verilen Dr. Halide Kara, işitsel eğitimin, kulaklar ve beyin için fizik tedavi olarak tanımlanması gerektiğini vurguladı.
Süreçte işitsel beceri ve dinlemenin gelişimi ve sonucunda da daha iyi sözel iletişim becerisi beklendiğini belirten Kara, koklear implant ameliyatı öncesi ve sonrasında işitsel eğitimi her hastaya önerdiklerini aktardı.
İşitsel eğitimin, işitme kaybı olan çocuk veya yetişkine kendisi için hala mevcut olan ses ipuçlarından tam olarak yararlanmayı öğretme süreci olarak adlandırıldığını ifade eden Kara, koklear implant aktive edildiğinde seslerin duyulabildiğini fakat beynin otomatik olarak anlamla bağlantı kuramadığını, implant tarafından sağlanan söz konusu yeni sese uyum sağlamak ve anlam vermek için zamana ve pratiğe ihtiyaç olduğunu belirtti.
Kara, şunları kaydetti:
"Daha önce hiç duymamış çocuklar, koklear implant tarafından sağlanan yeni işitsel sinyal ile bir dil sistemi geliştirme sürecindedir. Belirlenmiş bir dil sistemine sahip olan yetişkinler de yeni sinyale anlam yüklemeyi öğrenmelidir. Tüm işitme kayıplıların, maksimum potansiyellerine ulaşmak için işitsel açıdan zengin bir ortamda bulunmaları gerekmektedir. Yetişkin işitme kayıplı bireylerde rehabilitasyon, öncelikle işitme kaybının kabulü, hastaya uygun işitme cihazının seçimi, yardımcı cihazlar hakkında bilgilenme ve iletişimi sürdürme becerilerini kapsamaktadır.
Yetişkin işitme kayıplı hastalarda rehabilitasyon, hastanın içinde bulunduğu süreci fark etmesi ve kabullenmesi ile başlıyor. Kliniğe işitme kaybı şikayeti ile başvuran hastadan, ayrıntılı hikaye alınarak, gerekli odyolojik değerlendirmeler yapılıyor. İşitsel eğitim, işitsel deneyimleri, rezidüel işitme düzeyinden maksimum ölçüde yararlanarak yorumlama yeteneğini geliştirmek için tasarlanmış bir süreç olarak, analitik, sentetik veya iki yaklaşımın bir kombinasyonu olarak planlanabiliyor."
Kara, hastaların bu süreçte yönetim stratejilerini öğrenmek için yönlendirildiğini ve desteklendiğini vurgulayarak sürecin başarısında ailenin katılımı ve desteğinin son derece önemli olduğunu kaydetti.
İşitsel rehabilitasyonun sese anlam verme sürecine yardımcı olduğunu belirten Kara, işitsel eğitimin, bir bireyin akademik, iş, ev ve sosyal ortamlarında karşılaşacağı mesajları daha iyi anlayıp, diyaloğa girebilme becerisini desteklediği bilgisini paylaştı.
Kara, özellikle, gürültüde anlama, telefonla konuşma, algısal becerilerin gelişimi noktalarında bireylerde ortaya çıkan ihtiyacın rehabilitasyonla karşılandığını ifade ederek doğru bir rehabilitasyon programı ile başarılı sonuçlara ulaşıldığının altını çizdi.