Tarih: 17.03.2021 17:49

Enuygun, Çanakkale Zaferi'nin izlerini taşıyan yerleri derledi

Facebook Twitter Linked-in

İSTANBUL(AA) - Türkiye'nin uçak ve otobüs bileti sitesi Enuygun, Çanakkale Zaferi'nin 106. yılında zaferin izlerini taşıyan yerleri derledi.

Enuygun'dan yapılan açıklamaya göre, Çanakkale Zaferi'ne ışık tutan, tüm Türkiye ve dünyadan ziyaretçi akınına uğrayan Çanakkale-Gelibolu Yarımadası, zaferin şanlı tarihine ışık tutacak bir gezi planlayanlar için ideal bir rota oluyor.

Çanakkale Destanı Tanıtım Merkezi, 11 odadan oluşuyor. Kara Savaşı Harekatı, Nusret Mayın Gemisi, Seyit Onbaşı gibi birçok tarihi olay, eser ve kişiyi anlatan kahramanlık öyküleri 3 boyutlu yöntemlerle izlenebiliyor. Her bir odasında farklı bir öykünün anlatıldığı bu merkeze girmek için rezervasyon yaptırmak gerekiyor. Müze Kart'ı olanlara girişin ücretsiz olduğu bu alan, Çanakkale Boğazı'nı simgeleyen tasarımıyla dikkati çekiyor.

Savaşın en kanlı çatışmalarını en iyi anlatan yerlerden biri de Seddülbahir Ahmet Uslu Müzesi. Eceabat'ın yüksek bir tepesinde, Seddülbahir köyünde yer alan müzede, savaşta askerlerin kullandığı teçhizatlar sergileniyor. Tarihi bir evin bahçesinde yer alan müzede, uçak ve top gibi başka savaş malzemeleri de bulunuyor.

Savaşın kilit sürecinde, mekanizması bozulan topun 214 kiloluk mermisini sırtlayıp atan Seyit Onbaşı, savaşın aynı zamanda seyrini değiştiren isimlerden biri. Boğazı gören, yüksek bir tepede Seyit Onbaşı'nın elinde mermiyle dev bir heykeli yer alıyor.

Savaşın en yoğun çarpışmalarının yaşandığı Conkbayırı ile Arıburnu arasında ve hala insanların tarım yaparak yaşamını sürdürdüğü eski bir köy olan Bigali Köyü bulunuyor. 19 Nisan 1915'te köye gelen Atatürk, 25 Nisan sabahına kadar burada kalıyor ve tatbikatlar yapıyor. Kahramanlık öyküsü yazan 57. Alay Komutanlığı'na bağlı askerler ise o yıllarda burada eğitiliyor. Atatürk'ün köyde misafir edildiği ev, 2006 yılında restore edildiğinden beri ziyaretçi ağırlıyor.

Fatih Sultan Mehmet'in, İstanbul'un işgalinde Avrupalıların yardımlarını kesmek amacıyla inşa ettirdiği Kilitbahir Kalesi, Birinci Dünya Savaşı'nın kanlı çatışmalarının önemli bir noktası. Kale, yüzlerce yıldır ayakta kalmayı başaran, Çanakkale Boğazı'nın en dar noktasına inşa edilmiş ve her yıl binlerce turistin ziyaret ettiği yerlerden biri olmayı sürdürüyor.

1407 yılında, sefere çıkan deniz askerleri için Hacı Paşaoğlu İskender Bey tarafından yaptırılan bu namazgah, Kilitbahir Kalesi'nden sonra göze ilk çarpan yer. Namazgah, günümüzde müze olarak kullanılıyor.

Çanakkale Anıtı'nın 1954 yılında temelleri atılıyor. Uzun süre bitirilemeyince yurt genelinde bir kampanya yapılarak toplanan bağışlarla tamamlanıyor. Bugün Çanakkale Boğazı'na tepeden bakan noktada, tüm ihtişamıyla duran bu eşsiz abide, 1960 yılında törenle açıldı ve 1972 yılında Gelibolu Yarımadası Milli Parkı ilan edildi.


- Anzakların torunları her yıl Gelibolu Yarımadası'nı ziyaret ediyor


Çanakkale Savaşı'nda, kendi vatanlarından binlerce kilometre uzaktaki Avustralya ve Yeni Zelanda askerleri de savaşıyor. "Anzak" olarak adlandırılan askerlerin torunları da her yıl dedelerini anmak üzere Gelibolu Yarımadası'nı ziyaret ediyor.

Anzakların, Gelibolu'ya ayak bastığı 25 Nisan tarihi, Avustralya ve Yeni Zelanda'da, savaşta yaşamını yitirenler için anma günü olarak kutlanıyor. Anzakların çıkarma sırasında gördükleri tek çam ağacının savaşta yıkıldığı biliniyor. Daha sonra bu ağacı simgeleyen bir anıtla, savaşta ölenlere ait mezarlar yapılıyor. 14 metre yüksekliğindeki anıtın önünde, savaşta ölen ve kaybolan Anzakların isimleri yer alıyor.

Mustafa Kemal Atatürk'ün komutanlık ettiği 57. Piyade Alayı, Anzak çıkarmasını durdurmak üzere harekete geçiyor ve büyük kahramanlıklar gösteriyor. 57. Alay, Çanakkale Zaferi sonrası, Galiçya, Sina ve Filistin cephelerine de gönderiliyor. Buralardaki kahramanlıkları sayesinde 57. Alay, dünya üzerinde en çok madalya sahibi olan alaylardan biri olarak biliniyor. Bu askerlere duyulan saygıdan dolayı Türk ordusunda günümüzde 57. Alay bulunmuyor.

Şehitlikte 25 Nisan 1915'teki kahramanlıklarını gösteren 45 metrekarelik alana yapılmış bir rölyef yer alıyor. Şehitliğin girişinde, 108 yaşında vefat eden Türkiye'nin en yaşlı şehidi Hüseyin Kaçmaz'n bronz heykeli de bulunuyor.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —