ANKARA (AA) - Enerya, evlerde ve sanayide kömür kullanımının azalarak doğal gazın yaygınlaşmasının hava kirliliğini önlediğini ve doğal gazın yandığı zaman atık bırakmaması ve verimli kullanım sağlamasıyla da diğer yakıtlardan d
ANKARA (AA) - Enerya, evlerde ve sanayide kömür kullanımının azalarak doğal gazın yaygınlaşmasının hava kirliliğini önlediğini ve doğal gazın yandığı zaman atık bırakmaması ve verimli kullanım sağlamasıyla da diğer yakıtlardan daha sağlıklı olduğunu bildirdi.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, 2020'nin ilk 6 ayında kapanan kömürlü termik santraller ve karantina nedeniyle trafiğin azalması bazı illerde hava kalitesini olumlu yönde etkilese de haziran ayı itibarıyla kirlilik artmaya devam ediyor. Bu artışın en büyük sebepleri arasında ise sanayi tesisleri ve evsel ısınma amaçlı kömür kullanımı geliyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Enerya Genel Müdürü Arda Beştaş, doğal gazın çevreye en az zarar veren fosil yakıt olarak hava kirliliği ile mücadelede önemli bir mihenk taşı olduğunu belirterek, "Çevreyi en çok kirleten 3 faktör olan kükürt oksitler, is ve uçan kül parçacıkları ve yanmamış gazlar doğal gaz dumanı içerisinde bulunmamaktadır. Bunlar hem çevre hem hava kalitesi hem de insan sağlığı açısından zararlı maddelerdir. Ayrıca doğal gaz verimli bir yakıt olması sebebiyle enerji tasarrufu sağlıyor. Yandığı zaman atık bırakmıyor ve diğer yakıtlardan daha hesaplı." ifadelerini kullandı.
Kullanılan kaynağın verimliliği, doğaya ve insana olan maliyetinin düşüklüğü, sağladığı konforun yüksekliği gibi temel kıstaslara cevap veren tek kaynağın doğal gaz olduğuna dikkati çeken Beştaş, bu kapsamda gelişmiş ülkelerin, hava kirliliği oluşturmaması ve ürettiği enerjinin kalitesi gibi nednelerle büyük bir hızla doğal gaza geçtiğini hatırlattı.
Beştaş, Türkiye'nin de coğrafi konumu itibarıyla doğal gaz için önemli bir merkez olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu ülkemizin büyük bir şansı ve bunu iyi kullanmanın her şeyden önce milli bir görev ve zorunluluk olduğuna inanıyoruz. Bunun yanı sıra enerji kaynakları ve üretim kabiliyetiyle kendine yeten bir ülke olabilmenin önemini bu süreçte daha iyi anladığımızı vurgulamak isterim. Dolayısıyla Karadeniz Tuna-1 sahasında bulunan yeni doğal gaz rezervinin sürdürülebilir ekonomik büyümeye yaratacağı değerin yanı sıra enerji sektörümüzün geleceği adına da oldukça kıymetli olduğu kanaatindeyiz."