Türkiye’nin üzüm konusunda sayılı illeri arısında yer alan ve coğrafi işaretli ürünleri bulunan Elazığ’da, yaşanan kuraklığa rağmen son yıllarda denenen İlkeren ve Prima cinsi erkenci üzüm hasadına başlandı.
Türkiye’nin üzüm konusunda sayılı illeri arısında yer alan ve coğrafi işaretli ürünleri bulunan Elazığ’da, yaşanan kuraklığa rağmen son yıllarda denenen İlkeren ve Prima cinsi erkenci üzüm hasadına başlandı.
Türkiye’de üzüm konusunda sayılı iller arasında yer alan Elazığ’da yaklaşık 120 dönümlük alanda yıllık 200-250 bin ton civarında rekolte elde ediliyor. Özellikle üzüm bağları ile dikkat çeken ve sofralık üzümün yoğun olarak yetiştirildiği Elazığ’ın Hoşköy köyünde Temmuz ayı başı itibariyle tatlı bir telaş başladı. Trakya bölgesinden getirilen İlkeren ve Prima cinsi bağlarda erkenci üzüm hasadını yapan bağ sahipleri, sıcak hava da yoğun mesai harcıyor. Üzüm yetiştiricileri bu sene yaşanan kuraklığa rağmen verimin geçen sene ile aynı oranda olduğunu belirtirken, Temmuz başı ile başladıkları üzüm hasadına Aralık ayına kadar devam edeceklerini aktardılar.
Hoşköy köyünde halkın yüzde 95’inin üzüm üreticiliği ile uğraştığını belirten üretici Aytaç Göktan, “Bu sene de 1 Temmuz itibari ile İlkeren ve Prima çeşitlerimizi piyasaya hazırlamış ve sunmuş bulunmaktayız. Bu sene havaların biraz kurak gitmesinden dolayı su sıkıntımız olsa da her şeye rağmen mamullerimizi yetiştirdik. Piyasaya hazır vaziyette. 1 Temmuz itibari ile başlayan hasadımız Aralık ayına kadar devam edecek. Doğu ve Güneydoğunun tamamı İç Anadolu, Ege ve Karadeniz bölgeleri olmak üzere Türkiye’nin birçok yerine hitap etmekteyiz. Geçen yıl itibari ile Moldovya, Ukrayna ve Romanya gibi ülkelere ihracatımız başlamıştır. Bu sene dediğim gibi biraz iklimsel olarak kuraklık olsa da yine de sondajlarla suları idare ettirmeye çalışıyoruz. Hasatta sorun yok yine aynı derecede devam ediyor. İnşallah daha da iyi olacak. Elazığ geneli olarak 120 bin dönüm arazi üzerinde 200-250 bin ton civarında üzüm üretilmektedir” dedi.
Fiyatların uygun olacağını aktaran Göktan, “Pandemi biraz etkilese de inşallah fiyatlar daha uygun olacak. Çiftçimizin de yüzü güler inşallah. Ben kendimi bildim bileli üzüm 2,5-3 TL, bu senede o civarlarda devam edecektir. Fiyatların çok yüksek oluşu bizim işimize çok gelmiyor. Üretici fazla fiyata satmayı ister. Ama sonuçta bunun bir de tüketici bölümü var. Alım gücü düşük olan insanları da düşünmek lazım. Fiyatlar 3-4 TL arasında olursa bizim için iyi olur. İnşallah da bu seviyelerde olur” diye konuştu.