- Pegasus Hava Yolları Genel Müdür Yardımcısı Güliz Öztürk: - 'Aşılamanın artışıyla sektörün hızlı bir iyileşmeye gireceğini düşünüyorum, özellikle yurt içi tarafında. Burada ilk geri gelecek olanlar tatil ve ziyaret seyahatler
İSTANBUL (AA) - Pegasus Hava Yolları Genel Müdür Yardımcısı Güliz Öztürk, salgının etkilerinin azalmasıyla birlikte hava yolu seyahatlerinde ciddi bir artış beklediklerini belirterek, "Aşılamanın artışıyla sektörün hızlı bir iyileşmeye gireceğini düşünüyorum, özellikle yurt içi tarafında. Burada ilk geri gelecek olanlar tatil ve ziyaret seyahatleri olacak." diye konuştu.
Öztürk, Fortune Türkiye ve DataExpert iş birliği ve BMI organizasyonuyla gerçekleştirilen CMO Summit 2021'de yapılan "Sınırları Olmayan Markalardan Pazar Deneyimleri" panelinde konuştu.
Salgınla sektörde iki önemli kavramın öne çıktığını hatırlatan Öztürk, "Birisi hijyen önlemleri, diğeri de misafirlerin seyahatleriyle ilgili bekledikleri esneklik. Biz de bu iki kavramı merkeze koyduk. Uçak kapalı bir alan, buna uygun düzenli iletişimleri yaparak gerekli önlemleri aldık. Minimum temaslı seyahat burada önemliydi, bunu sağladık. Yeni fonksiyon ve kampanyalarla devam ettik. Talep var, Türkiye'den tercihlerde eskisi gibi Paris, Prag, Amsterdam gibi hatlar özellikle gelecek kış için ön sıralarda." dedi.
Kısıtlamaların bitmesiyle seyahatlerde patlama beklediklerini belirten Öztürk, "Aşılamanın artışıyla sektörün hızlı bir iyileşmeye gireceğini düşünüyorum, özellikle yurt içi tarafında. Burada ilk geri gelecek olanlar tatil ve ziyaret seyahatleri olacak. Teknolojinin artışıyla beraber fiziksel bulunma zorunluluğu yoksa iş seyahati trafiği geç geri döner. Sağlık ve eğitim seyahatleri de öyle. Hem ülkemizde hem yurt dışında tatil seyahatleri artacaktır. Herkes seyahat etmeyi özledi. Biz de cesur markalar gibi yeni destinasyonlarla büyümeye devam ediyoruz." şeklinde konuştu.
- "Taşımamız beklenen paket sayısı 2 kat arttı"
"Markalar ve Fayda İletişimi" panelinde konuşan Aras Kargo Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Billur Burkutoğlu da salgın sonucunda sektörlerinde ciddi bir dönüşüm gerçekleştiğini belirterek, "Bizim e-ticaret ve pazaryeri müşterilerimizin bizden taşımamızı bekledikleri paket sayısı 2 kat arttı. Bazı müşterilerimizin 4 kata varan talep artışları oldu. Kurumdan kuruma taşınan paketlerde ise ciddi bir azalma oldu, işyerlerinin değişik çalışma modellerine geçmesiyle. Bu da, bizim bir noktaya gidip 100 paket bırakırken 100 noktaya gidip birer paket bırakmamızı gerektiren bir iş modeline geçmemize neden oldu." dedi.
Yeni iş modelinde daha fazla adrese uğrayıp daha küçük paketler taşıdıklarını vurgulayan Burkutoğlu, "Günlük ortalama uğradığımız adres sayısı bir önceki yıldaki 500 binlerden, 1,3 milyona kadar çıktı. Yıl sonuna geldiğimizde biz toplamda 200 milyon adrese uğradık. Bu, ülke nüfusumuzu 2 kereden fazla ziyaret ettiğimiz anlamına geliyor. İlk başlarda daha kolayken, yasaklarla ve zorluklarla karşılaştık. Bütün çalışma modelimizi değiştirerek, hem müşterilerimizin taleplerini karşıladık hem de çalışanlarımızın koşullarını insani boyutlarda doğru ve sağlıklı yürütmeye çalıştık." diye konuştu.
Burkutoğlu, "Ülke çapında 28 transfer noktasında hizmet veriyoruz. Bunun yarısının yerini değiştirdik çünkü bütün bu değişime cevap vermek otomasyon yatırımlarımızı ciddi şekilde artırmakla olabildi. Makineleri koyacak yer bile kalmamıştı transfer merkezimizde. Müşterilerimize hayır demeden ve kota koymadan taleplerini karşılayabildik. Onlar da bizi pazar liderliğine taşıdılar. Her paketin önemi biz dinç ve çevik tutuyor." ifadelerini kullandı.
- "Normalleşmeyle otomotivde talep arttı"
Tofaş, Alfa Romeo & Jeep Markaları Direktörü, Fiat Pazarlama Direktörü ve Fer-Mas Genel Müdürü Özgür Süslü de otomotiv sektörünün finansal krizlerden çok kolay etkilendiğini belirterek, "Tüketicinin ilk ertelediği satın almalardan bir tanesiyiz. Bir süredir de Türkiye'de otomotiv pazarı salgın öncesi zor durumdaydı. Toparlanma eşiğindeyken salgın süreci başladı, ilk problemimiz üretim ve tedarik zincirinde yaşandı. Otomotiv çok global bir sektör, birbirine entegre çalışan yüzlerce fabrika var ve bir yerdeki aksaklık domino etkisiyle bütün zinciri etkiliyor." dedi.
Parça bulunurluğu sıkıntısının ardından çalışan sağlığına önem verdiklerini aktaran Süslü, "Üretim hattı bulaş riskini azaltmak için yeniden tasarlandı. Bayilerimiz ve servislerimizde Kovid-19 Güvenli Hizmet Standartları tanımladık ve hızla hayata geçirdik. Üretimiyse bir noktada durdurduk. O sürede sağlık teçhizatı ürettik, sağlık sektörünün ihtiyacı olan ürünleri hayata geçirdik." yorumunu yaptı.
İlk normalleşme süreciyle de talepte bir patlama yaşadıklarına değinen Süslü, "Burada insanların mobilite ihtiyaçlarının toplu taşımadan bireysel taşımaya dönmesi çok etkili oldu. Tüketici belki bugüne kadar ihtiyacı olmayan kendi otomobiliyle hareket etme ihtiyacı duydu, bu da domino etkisiyle önce ikinci elde sonra birinci elde bizi büyük bir taleple karşılaştırdı. Ticari araç tarafı hep dinamik oldu salgın boyunca, üretime başlayınca çok hızlı bir döngü içerisine girdik ve bu durum sektörde şu an devam ediyor." diyerek sözlerini tamamladı.