İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) tarafından 17-19 Aaralık tarihlerinde yapılan ‘Türkiye inşaat sektörü çalıştayı’nın sonuç bildirgesini değerlendiren Malatya İnşaat Müteahitleri Derneği Başkanı Mehmet Bülbüloğlu,
İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) tarafından 17-19 Aaralık tarihlerinde yapılan ‘Türkiye inşaat sektörü çalıştayı’nın sonuç bildirgesini değerlendiren Malatya İnşaat Müteahitleri Derneği Başkanı Mehmet Bülbüloğlu, “Büyük ve güçlü Türkiye’nin inşaası için çalışıyoruz” dedi.
Malatya İnşaat Müteahhitleri Derneği Başkanı Mehmet Bülbüloğlu’nun da katılım sağladığı Türkiye inşaat sektörünün çatı kuruluşu İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) tarafından 17- 19 Aralık tarihlerinde yapılan “büyük ve güçlü Türkiye’nin inşaası için çalışıyoruz” temalı “Türkiye İnşaat Sektörü Çalıştayı” sonuç bildirgesi yayımlandı.
Konuyla ilgili konuşan MİM-DER Başkanı Mehmet Bülbüloğlu, yaklaşık 2 yıldır süren ve tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgınının birçok ülkede toplumların alışık olmadığı sosyolojik ve ekonomik krizlerin yaşanmasına neden olduğunu belirtti. Küresel salgının ortaya çıkardığı şartların Türkiye’de de toplumunu, sektörleri ve ülke ekonomisini temelden ve derinden etkilediğini belirten Bülbüloğlu, “Türkiye inşaat sektörü, ekonomide oluşturduğu katma değer, istihdam gücü ve 250’ye yakın tedarikçi alt sektörünün dinamo etkisiyle Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörüdür. Ancak, son yıllarda pandeminin etkisi ile birçok sektörlerde işlerin durması, dövizde yaşanan kur artışları ve devamında ekonomide yaşanan gelişmeler, iç pazarda fahiş fiyat artışlarına sebep olmuş, fahiş fiyat artışları, inşaat sektörünü derinden etkileyerek müteahhitlik sektörünü durma noktasına getirmiş ve 250’ye yakın alt tedarikçi sektör de bu gelişmelerden ciddi zarar görmüştür” dedi.
Gerçekleştirilen çalıştayda, fahiş fiyat artışlar başta olmak üzere birçok sorunu masaya yatırdıklarını ifade eden Başkan Bülbüloğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Müteahhitlerin mali, genel sorunları, yapı müteahhitleri sınıflandırmasından kaynaklı sorunları, müteahhitler odasının kurulması, kamu müteahhitlerimize fiyat farkı ve fesih kararnamesi çıkartılması, depreme karşı kentsel dönüşüm projeleri, vatandaşımızın konuta erişimi, yurt dışı müteahhitlik hizmetleri sektöre yönelik inavasyonun desteklenmesi, ülkemizde iklim değişikliği ve çevre sorunları, inşaat sektörü ile birlikte çalışan üretici ve tedarikçi sektörlerin enflasyon ve kur artışı ile izah edilemeyen, stokçuluk ve fırsatçılığa dayalı fahiş fiyat artışlarının, inşaat sektörü ile birlikte inşaat sektöründe istihdam edilen 100 binlerce çalışanı, konut ve işyeri kiralarını, konut satın almak isteyen vatandaşlarımızın uygun fiyatlarla konuta erişimini imkansız hale getirdiği ve bu durumun telafisi güç mağduriyetler yaşanmasına sebep olduğu ortaya konuldu. Yaşanan bu gelişmeler, ülkemiz ekonomisini derinden etkilerken, bu şartlar içerisinde Hükümetin açıkladığı ve takip ettiği ve sürdürülmesi düşünülen yeni ekonomi modeli “yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın” iç piyasadaki fiyat artışlarını tetiklediği ve tedarik imkanının zorlaştırdığının görüldüğü hususları genişlemesine istişare edildi.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı yeni ekonomi finans modeli ile döviz kurlarında yaşanan olağanüstü düşüşün, Türkiye ekonomisini olumlu yönde etkilediğini de belirten Bülbüloğlu, “Bu etkinin temel inşaat malzeme fiyatlarına da anlık olarak olumlu yansıması sağlanmalıdır. Hükümetimizden beklentimiz ekonomide yaşanan bu olumlu süreçte, hiç vakit kaybetmeden iç piyasalarda kur artışı ve enflasyon ile izah edilemeyen stokçuluğa ve fırsatçılığa dayalı fahiş fiyat artışları hızla normal seviyelerine düşürülmeli ve Türkiye inşaat sektörü ve diğer sektörlerde duran çarklar yeniden çalışmaya başlamalıdır” ifadelerine yer verdi.
2 gün süren çalıştaylarında sektör paydaşları ile birlikte vardıkları ortak sonuç hakkında da bilgi veren Bülbüloğlu, "Türkiye inşaat sektörü olarak; idareden doğan mesleki yapısal sorunları, yapı müteahhitleri sınıflandırılmasından kaynaklı sorunların çözümü ve sektörel yapılanma adına Türkiye İnşaat sektörünün temsil edileceği ‘Müteahhitler Meslek Odası’nın kurulması elzem hale gelmiştir. Bu konuda Hükümetimizden destek bekliyoruz. Diğer taraftan ciddi fiyat artışlarından mağdur olan kamu müteahhitlerimizin devam eden işlerinde fiyat farkı ve fesih kararnamelerinin ivedilikle çıkartılmalı, kamu ve özel sektör yüklenicilerine malzeme tedarik sorunlarından kaynaklı ek süre verilmeli, müteahhitlik sektörünün yurt dışına iş yapma olanakları ve sektör inovasyonu teşvik edilmeli, yapı müteahhitleri sınıflandırmasından kaynaklı sorunlar biran önce giderilmeli, son günlerde sık yaşadığımız deprem atakları sebebiyle riskli yapı kapsamındaki kentsel dönüşüm projelerine hız verilmelidir. Yine vatandaşın konuta erişim hakkının kolaylaştırılması için müteahhitlik sektörünün aldığı ağır yaranın giderilmesi adına, temel inşaat malzemelerine KDV indirimi, tapu harçları indirimi, arsa üretim desteği gibi teşviklerle piyasa dengesi devlet desteği ile regüle edilmelidir. Yeşil sertifikalı binaların yaygınlaşması, çevresel ve iklimsel projelerde Türkiye inşaat sektörünün paydaş olarak görülmeli ve çalışmalara dahil edilmelidir. Bu vesile ile Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan düşük faiz, yatırım, üretim, istihdam ve ihraca yönelik ekonomi modeli ve yol haritası ile birlikte döviz kurlarının hızla düşmesi ve Türkiye ekonomisinin normale dönmesini son derece olumlu karşılıyor ve destekliyoruz. Yeni ekonomi modeli ile ekonomide istikrar ve büyüme hedeflerine hızla ulaşılacağı düşüncelerimizle, İMKON ve sektör paydaşı olarak, daha büyük ve güçlü Türkiye’nin inşaası için elimizi taşın altına koymaya hazır olduğumuzu Hükümet ve kamuoyu ile paylaşıyoruz” diye konuştu.