ANKARA (AA) - Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, bakanlık toplantı salonunda, Dijital Tarım Pazarı (DİTAP) ile ilgili Tarım ve Orman Bakanlığı il ve ilçe müdürleri ile video konferans yöntemiyle bir araya geldi.
Gıdada güvenlik, tedarik, kayıp ve israf gibi meselelerin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde bütün dünyada çok daha önemli hale geldiğini belirten Pakdemirli, bu kapsamda lisanslı depoculuk marifetiyle ambarların dolu tutulması gerektiğini ısrarla gündeme getirdiklerini söyledi.
Pakdemirli DİTAP'ın, ülkenin tarım sektöründeki birçok sorununa ortak çözüm altyapısı oluşturacak, tarihi reform niteliğindeki projelerden birisi olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"DİTAP 2023'te Cumhuriyetimizin 100. yılında yapısal sorunların çözülmesini ve 21. yüzyılın dijital dünyasında rekabet gücünün en üst seviyeye çıkarılmasını sağlayacaktır. Bu doğrultuda tarım sektörümüzde yer alan üretici, birlik, sanayici, banka ve diğer tüm paydaşları DİTAP platformunda bir araya getirerek, online bir pazarlama fırsatı ve büyük bir sinerji oluşturuyoruz."
"Reformun öznesi, çiftçimizdir"DİTAP ile üretici örgütlerini güçlendirmeye, pazarlama kabiliyetlerini artırmaya çalıştıklarını anlatan Pakdemirli, şu ifadeleri kullandı:
"DİTAP sayesinde üreticimizin ürününü değer fiyattan satıp kazancını artırmasına, tüketicimizin de kaliteli ürünü daha uygun fiyatlara almasına olanak sağlıyoruz. Sanayicimizin de uygun fiyatla ham maddeye ulaşmasına imkan veriyoruz. Şüphesiz, tüm çalışmalarımızda olduğu gibi bu projemizin de merkezinde, çiftçilerimiz, üreticilerimiz bulunmaktadır. Yani bu reformun öznesi, çiftçimizdir. Çiftçilerimize, bu sistemin hiçbir götürüsü olmadığını, aksine daha çok getirisi olduğunu, çok çok iyi anlatmamız gerekiyor."
Bakan Pakdemirli, DİTAP'ın ülkenin her köşesinde yaygınlaştırılmasının sistemin verimliliği adına büyük önem arz ettiğinin altını çizerek, özellikle il ve ilçelerdeki üretici ve sanayicilerin sisteme hızla kaydedilmesini beklediklerini dile getirdi. Pakdemirli, Meteoroloji Genel Müdürlüğü internet sayfasında yayınlanan "Tarımsal Hava Tahmini" uygulamasının da DİTAP sistemine adapte edildiğini aktardı.
"2 milyon hektar, üretime kazandırılabilecek durumda"Atıl durumdaki hazine arazileri için önemli bir çalışma başlattıklarına değinen Pakdemirli, "Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile koordineli çalışarak, pilot uygulama olarak atıl durumdaki hazine arazilerinin 14 bin dekarını, tarımsal üretime kazandırıyoruz. İlk tespitlerimize göre 23,2 milyon hektar tarım arazisi olan ülkemizde, yaklaşık 3 milyon hektar atıl tarım arazisi bulunurken, bunun 2 milyon hektarı üretime kazandırılabilecek durumda." diye konuştu.
Bakan Pakdemirli, şöyle konuştu:
"Ancak arazilerin küçük, çok parçalı olması, mülkiyet sorunlarının bulunması, göç, yaşlı nüfus, sınır anlaşmazlıkları, kan davaları ve terör gibi nedenlerden dolayı atıl kalması nedeniyle maalesef yıllık yaklaşık 14 milyar liralık kayba yol açıyor. Hepimizin el ele verip bu kaybın önüne geçmesi lazım. Ayrıca bu çalışmayı yürütürken Çevre ve Şehircilik il müdürlüklerimiz ile iş birliği halinde gerekirse tarla tarla ilçenizi tarayarak, tarımsal üretime uygun atıl durumdaki hazine arazilerinin tespitini yapmanızı ve üretime kazandırmanızı beklediğimi de daha önce altını çizerek ifade etmiştim. Şu ana kadar yapmış olduğunuz çalışmalar için teşekkür ediyorum, kalan kısımları da bir an evvel tamamlamanızı bekliyorum."
İzinsiz yapılan hobi bahçelerinin tarımsal üretimi olumsuz etkilediğini vurgulayan Pakdemirli, "Bu konuyla alakalı yasa teklifimiz de şu an Meclis'te." dedi.
"Tespit edilmedik mera kalmasın"Bakan Pakdemirli, il ve ilçe tarım müdürlüklerinin alması gereken tedbirlere de değinerek, şunları kaydetti:
"Tohumun doğru seçimi, gübrelemenin ve ilaçlamanın doğru yapılması, üretimin tekniğine uygun yürütülmesi çok önemli ve bu aşamada çiftçilerimizin her zaman yanında olmalısınız. Çünkü bizim görevimiz sadece yetiştiricilik aşaması ile sınırlı değil, çiftçimizin hangi parselinde hangi ürünü yetiştirmesinden başlayıp, bu ürünü katma değeri en yüksek şekilde pazarlamasına kadar devam etmeli. Hatta ürünün pazara ulaşmasını müteakip, güvenilir bir şekilde tüketicilere ulaşmasına kadar sorumluluğumuzun olduğunu unutmayın.
Özellikle iklim ve topoğrafyayı dikkate alarak, toprak ve su kaynaklarımızı en uygun ürünlere tahsis ederek, tarımsal üretimi optimize edecek ve hasılayı artıracak planlamaları yapmalısınız. Hayvancılığımız açısından büyük önem arz eden çayır meralarımızın tespiti, tahdidi ve tahsisini tüm illerimizde tamamlayarak ivedilikle ıslah projelerini başlatmalıyız. Hiçbir ilimizde ve ilçemizde tespit edilmedik mera kalmasın."
Muhabir: Mustafa Çalkaya