- Doğuştan çift kalp kapakçığı olan 76 yaşındaki Alman hasta Gunther Schweighart, Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nde yapılan operasyonla sağlığına kavuştu - Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bila
İSTANBUL (AA) - Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bilal Boztosun, doğuştan çift kalp kapakçığı olan 76 yaşındaki Alman hasta Gunther Schweighart’ı kasıktan kapalı olarak yapılan TAVI yöntemiyle sağlığına kavuşturdu.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nden yapılan açıklamaya göre, doğuştan 3 yapraklı olması gereken kalp kapakçığı 2 yaprak olan Schweighart, son zamanlarda yaşadığı nefes darlığı ve çabuk yorulma şikayeti ile doktora başvurdu.
İleri derecede aort kapak darlığı tespit edilen Schweighart, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sebebiyle Almanya’ya dönemedi. Doktor arayışından sonra İngiliz bir arkadaşının tavsiyesiyle Türkiye’de Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nde tedavi edildi.
Kasıktan kapalı olarak (Transcatheter Aortic Valve Implantation (TAVI) yöntemi uygulanan hasta bir saat süren kısa bir operasyon ile sağlığına kavuştu.
- "75 yaş ve üzeri hastalara tavı uyguluyoruz"
Açıklamada görüşlerine yer verilen Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bilal Boztosun hastanın tıbbi sürecine ilişkin, “Hastamız nefes darlığı ve çabuk yorulma şikayetiyle bize başvurdu. Doğuştan 3 yapraklı olması gereken kalp kapakçığının 2 yapraklı olduğunu tespit ettik. İleri İki yapraklı aort kapağı, doğuştan kalp kapağı hastalıklarındandır. İleri derece kireçli aort kapak darlığı hastamıza yaşı itibariyle cerrahi yöntem uygulamadık. Bunun yerine kapalı gerçekleştirilen TAVI yöntemini gerçekleştirdik. Kasık bölgesinden girilerek anjiyografi ile hastamızı tedavi ettik. Operasyon yaklaşık 1 saat sürdü. Hastamız şimdi sağlığına kavuştu." ifadelerini kullandı.
Toplumdaki her 100 kişiden 1-2'sinin aort kapağı iki yaprakcıklı (biküspit) olarak doğduğunu belirten Boztosun, "Bu kapağın bozulması ile aort darlığı, aort yetmezliği (kaçağı) veya her ikisi (darlık ve kaçak) oluşabilir. İki yaprakçıklı doğan kişiler genellikle hayatlarını normal sürdürebilirken 50-60’lı yaşlarda kapaktaki gelişen bir takım bozukluklara bağlı şikayetler gelişebilmektedir. Bu sebeple genç ya da ileri yaşta erken teşhis adına düzenli bir şekilde kalbimizi muayene ettirmeliyiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Kardiyoloji’de TAVI’nın ileri yaştaki hastalar için deneyimli ellerde yapıldığında çok iyi sonuçlar verdiğini aktaran Boztosun, şunları kaydetti:
"Anjiyografi yöntemiyle kasıktan veya koltuk altı gibi büyük çaplı damardan aort kapağının değiştirilmesi yöntemine TAVI (Transcatheter Aortic Valve Implantation) adı veriliyor. TAVI yöntemi açık kalp ameliyatı için yüksek riskli olarak kabul edilenlerle birlikte 75 yaş ve üzeri hastalara yapılmıyor. Bu yöntem hasta için oldukça konforlu bir işlem... TAVI’den birkaç saat sonra hasta yemek yemeye başlar, iki saat sonra da tamamıyla hareket edebilecek duruma gelir. Bir gün hastanede kaldıktan sonra taburcu olur ve 1 hafta istirahatin ardından normal yaşantısına dönebilir.”
- "Medipol’ü İngiliz dostumdan duydum"
Gunther Schweighart ise iş için Kıbrıs’ta bulunduğunu ve son zamanlarda nefes almakta zorlandığını belirterek, şunları kaydetti:
"Göğüs hastalığım var sandım. Bir İngiliz arkadaşıma sıkıntılarımı anlattım. İngiliz arkadaşımın tanıdığı bir hekim olan Dr. Erkan Çelik’ten Medipol’ü duymuş. Bana onun vasıtası ile Medipol’ü önerdi. Kalp konusunda da uzman olduklarını güvenebileceğimi söyledi. İlk başta sıkıntılarımdan ötürü çok endişelendim ve oldukça sinirliydim. En büyük endişelerimden biri felç kalmaktı. Koronavirüs salgınından dolayı Almanya’da tedavi olmayı düşünmedim. Uçak yolculuğunda kriz geçirme riskim olabilirdi. Kıbrıs’tan Türkiye’ye ve Medipol Mega’ya geldim. Tek başıma yanımda refakatçi bile olmadan tedavi olmayı istedim. Burada çalışanlar ve doktorum bana yalnızlığımı hissettirmedi. Operasyonum 1 saat sürdü. Çıktığımda her şey düzelmişti.”
İki çocuk ,dört torun sahibi Schweighart, ailesine kavuşmak istediğini ifade ederek önce eşini Filipin’den ardından kızlarını ve torununu da Türkiye'ye getireceğini belirtti.
Dede olmaktan çok mutlu olduğunu ve sağlığına kavuşmuşken bu duyguyu her an yaşamak istediğini aktaran Schweighart, "Ailemle daha çok vakit geçireceğim. Türkler ile uzun süredir birlikte çalışıyorum. Sıcak ve samimi insanlar. Türk milleti ile çalışmak ya da yaşamak insanı rahat hissettiriyor. Hem misafirperver insanları hem de güvenilir. Burada tedavi olduğum için huzurluyum." ifadelerini kullandı.