Tarih: 22.10.2020 12:59

3. Türkiye 2023 Zirvesi

Facebook Twitter Linked-in

İSTANBUL (AA) - Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kalyoncu, şehirlerin özellikle sağlık ve eğitim gibi alanlarda birbirleriyle rekabet ettiğini belirterek, "Eğitim ve sağlık gibi konular yurt dışında yaşama kararını etkiliyor. Bu anlamda Türkiye'nin sağlık alanında önemli bir potansiyele sahip olduğunu görüyorum." dedi.

Kalyoncu, 3. Türkiye 2023 Zirvesi kapsamında gerçekleştirilen Geleceğin Şehirleri Paneli'nde yaptığı konuşmada, pandemiye rağmen kentleşmenin hızla devam ettiğini, 2050'ye kadar 2,5 milyar insanın kent hayatına katılacağını söyledi.

Çin'in 30 milyonluk şehirleri birbirine bağlayarak 100 milyonluk mega şehirler oluşturmayı planladığını dile getiren Kalyoncu, bu kapsamda şehirleşmenin artmasıyla doğal kaynakların kullanımının daha da önemli hale geleceğini anlattı.

Kalyoncu, Kovid-19 salgını sonrası kişisel alanların öneminin arttığını kaydederek, 2021'de bile küresel anlamda ofis çalışanlarının ancak yarısının iş yerlerine döneceğinin beklendiğini bildirdi.

Salgınla birlikte ülkelerin altyapıları ne kadar önemli olduğunu görüldüğünü vurgulayan Kalyoncu, "Türkiye'nin altyapı projelerinde ne kadar başarılı olduğunu hepimiz görüyoruz, biliyoruz. Türk müteahhitler bu alanda Çinliler ile yarışıyor. Ülkemizdeki mega projeler sayesinde edinilen bilgi ve tecrübeler başka ülkelere ihraç ediliyor." diye konuştu.

Kalyoncu, kentleşmeyle birlikte şehirler arası rekabetin arttığını kaydederek, "Şehirler özellikle sağlık ve eğitim gibi alanlarda birbirleriyle rekabet ediyor. Eğitim ve sağlık gibi konular yurt dışında yaşama kararını etkiliyor. Bu anlamda Türkiye'nin sağlık alanında önemli bir potansiyele sahip olduğunu görüyorum." ifadelerini kullandı.


- "Kovid-19 konut sektöründeki anlayışı çok etkiledi"


Dap Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, Türkiye'nin koronavirüs sürecinde hem sağlık hem de ekonomi alanında çok başarılı politikalara imza attığını belirterek, bu süreçte birçok büyük ülke çaresizlikle boğuşurken Türk ekonomisinde çarkların dönmeye devam ettiğini söyledi.

Kovid-19'un herkesin hayatına inanılmaz bir dokunuş yaptığını dile getiren Yılmaz, şu açıklamalarda bulundu:

"Salgın, özellikle konut sektörünü çok etkiledi. Özellikle barınmaya yönelik alanları yaptığımız için sektörün şapkayı önüne koyup neler yapması gerektiğini araştırdığı dönem oldu. Bu dönemde insanların beklentilerini, kaygılarını, evlerde yaşadıkları ihtiyaçların neler olduğunu anlamaya yönelik araştırmalar içerisindeydik. Uzman kadrolarımızla çok ciddi çalışmalar yaptık."

Yılmaz, yaptıkları araştırmada 58 binden fazla kişiye tek tek "siz nasıl bir ev istiyorsunuz?" diye sorduklarını kaydederek, şu bilgileri verdi:

"Satışa çıktığımız projelerde beklentilere göre hızlı revizeler yaptık. Araştırmalarımızda 5 kriter öne çıktı. İnsanların koronavirüs sürecinde bir konuttan beklentilerine ilişkin şu 5 nokta öne çıktı: 'Proje içerisinde mümkünse yeşil alan olması, konutun doğa ile iç içe bulunması', 'konutun bahçeli, balkonlu veya teraslı olması', 'soğutma ve ısıtmanın yanı sıra tüm odaların birbirinden bağımsız havalandırma sisteminin bulunması', 'depreme dayanıklı binaların geliştirilmesi' ve 'asansöre ihtiyaç durulmadan çıkılabilecek noktada olması.'"




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —