Rektör Karabulut’tan kalite bilinci vurgusu

Malatya Turgut Özal Üniversitesi (MTÜ) Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, sempozyumda yaptığı konuşmada, MTÜ olarak kaliteye önem verdiklerini ifade ederek, MTÜ’nün kuruluşundan itibaren kalite bilincinde çalıştıklarını belirtti.

Uluslararası Kalite ve Akreditasyon Derneği tarafından online olarak düzenlenen Sağlık ve Sosyal Hizmetlerde Kalite Sempozyumu’na MTÜ Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut da katıldı. Sempozyum açılış oturumuna, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Op. Dr. Orhan Koç, Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş ve Uluslararası Kalite ve Akreditasyon Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hasan Güler de katıldı.

“Projelerimizde kalite ve sürdürülebilirlik kavramını ön planda bulunduruyoruz”

Sempozyum açılış oturumunda konuşma yapan MTÜ Rektörü Prof. Dr. Karabulut, MTÜ’nün kalite çalışmalarına değinerek, kuruluşundan itibaren kalite bilincinde çalıştıklarını belirtti. Prof. Dr. Karabulut, “Malatya Turgut Özal Üniversitesi kuruluşunda itibaren kalite çalışmalarını temelden itibaren başlatmış ve kalite ile akademik ve idari faaliyetleri bir bütün olarak ele almıştır. Üniversitemizin sloganı olan bilim, emek, özveri ve kaliteyi çalışmalarımızda yol edinmiş bulunmakta ve ayni duyarlılıkla öğrencilerimize rehberlik ve danışmanlık hizmeti vermekteyiz. Özellikle, Covid-19 sürecinin zorlukları ve toplumsal psikolojik yansımaları ile birlikte üniversitelerde psikolojik danışma ve rehberlik hizmetlerinin gerekliliği ve önemi de bir kere daha gün yüzüne çıkmış bulunmakta. Biz de öğrencilerimizin gelişimi konusunda çalışmalarımızı bu yönde yapıyor, akademik projelerimizde kalite ve sürdürülebilirlik kavramını ön planda bulunduruyoruz” ifadelerine yer verdi.

“Artan rekabet sonucu kalitenin önemi daha da artmıştır”

Birçok alanda hizmet yarışının öne çıkması sonucu, artan rekabet ile kalitenin öneminin artmasına değinen Karabulut, “İnsanları hastalıklardan korumak ve hastalıkları tedavi etme görevini üstlenmiş olan hastaneler açısından sağlık alanında giderek artan özel girişimler sonucunda yoğun bir rekabet ortamı doğmuştur. Sağlık kurumlarında, hizmette kalitenin en önemli göstergesi ise hasta memnuniyetidir. Sosyal hizmetlerde kalite ise genel manada sunulan hizmetlerin insanların beklentilerini karşılayabilme yeteneğidir. Hizmetlerden beklentiler farklı olsa bile genel olarak hizmetlerin kalitelerinin ölçülmesi gerekli görülebilir. Hizmet kalitesine yönelik çalışmalar, genelde kâr amacı güden kuruluşlar üzerine gerçekleşmektedir” dedi.

“Sağlık hizmetlerinde kalite önem kazanıyor”

Prof. Dr. Karabulut, “Dünyada sağlık bakım hizmetlerinin sunumunda iyileştirilmesinde kalite çalışmalarının büyük öneme sahiptir. Özellikle son yıllarda "sağlık hizmetlerinde kalite", hasta çıktılarının iyileştirilmesi ve sağlık kurumlarının rekabet etmesi açısından önem taşıyan bir kavram haline gelmiştir. Sağlık hizmetlerinde kalite, istenen sağlık çıktılarına ulaşmak için, hizmetin bireye ve topluma, en iyi teknoloji ve bilgi ile profesyoneller tarafından sunulmasını içermektedir. Sağlıkta kalite çalışmaları ile hasta bakım kalitesini geliştirmek, hasta ve çalışanlara yönelik riskleri en aza indirmek ve sağlık hizmetlerini en üst düzeye çıkarmak amaçlanıyor. Sağlık sektöründe kalite dijitalleşme, akıllı sistemlerin entegresi ve akıllı hastanelerle mümkün oluyor. Teknolojik gelişmeler ile birçok uygulamanın elektronik ortama taşınabilmesinin sayesinde bir hastanın sağlığı ile ilgili tüm bilgiler veri tabanına kaydedilmekte ve bu bilgilere ihtiyaç duyulduğu an hızlı bir şekilde erişilebilmektedir" ifadelerini kullandı.

“Sağlıkta yenilikçi yaklaşımları teknoloji ile entegre edeceğiz”

MTÜ’nün fakülteleri, meslek yüksekokulları, uygulama ve araştırma merkezleri ile bir bütün olduğunu belirten Karabulut, "Üniversitemiz bu anlamda Tıp Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Sağlık Meslek Yüksekokulu ile sağlık alanında yenilikleri takip ederken, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültemiz, bölüm ve programlarımız ile de sağlıkta yenilikçi yaklaşımları teknoloji ile entegre ederek yeni bakış açıları kazandıracaktır. Bu anlamda Evde sağlık/bakım hizmetlerinin geliştirilmesinde, kalite standartlarının belirlenmesi ve hizmetlerin bu standartlara uygun bir şekilde verilmesi büyük önem arz ediyor. Burada üniversiteler önemli sorumluluklar düşer. Bunun bilincinde olan bir üniversite olarak bizde alanda açacağımız iki yüksek lisans programımız ile sağlık hizmetlerinde kalite akreditasyon ve uzun dönem bakım hizmetleri programıyla destek vermeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Sağlık hizmetlerinde kalite akreditasyon derslerinin de yer almasının planlandığına dikkat çeken Karabulut, “Çok kısa bir süre içinde hayata geçireceğimiz sağlıklı yaşam merkezi projemizle burada uygulayacağımız bakım sağlık hizmetlerinde uygulayacağımız standartlarla her anlamda örnek olmayı hedeflemekteyiz. Eğitim müfredatlarımızda sağlık bölüm programları ile sağlık hizmetlerinde kalite akreditasyon derslerini vereceğiz. Bugünle gelecek arasında kurulacak köprünün yapı taşlarını oluşturan, toplumsal, kültürel, etik değerlerimizi gelecek kuşaklara aktarmamızı sağlayan yaşlılarımızı da bu süreçte unutmuyor, özellikle 65 yaş üstü bireylerin sağlık sorunlarını ön görerek geliştirdiğimiz Yaşlı Bakım Merkezi projemizi Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Sayın Derya Yanık ve Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürümüz Orhan Koç’un destekleri ile hayata geçirmek üzere çalışmalarımız sürdürüyoruz” diye konuştu.