Elazığ’da 3 gün sürecek olan ‘Uluslararası Jeomorfoloji Sempozyumu’ başladı.
Fırat Üniversitesi İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi Coğrafya Bölümü ve Jeomorfoloji Derneği iş birliğiyle organize edilen ‘Uluslararası Jeomorfoloji Sempozyumu Atatürk Kültür Merkezi’nde başladı. Yaptığı çalışmalarla jeomorfolojinin gelişmesine ve yaygınlaşmasına katkı sağlayan ulusal ve uluslararası camiada söz sahibi olan bilim insanlarının bir araya getirilmesinin amaçlandığı sempozyumda, jeomorfoloji, topoğrafyalar, iklim değişiklikleri, paleocoğrafya ve jeomorfolojik miras gibi konular tartışılacak.
Jeomorfoloji alanında 3 gün sürecek sempozyumun açılışını yaptıklarını belirten Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, “Kâinatı yaratan yüce rabbimiz, bu kâinatta eşrefi mahlukat olarak insanı yaratmıştır. Yani kâinatın varlığı insanın rahat ve huzuru içindir. Yaptığımız her türlü ilmi ve bilimsel çalışmaların, yeryüzünde yapılan değişikliklerin, yeni buluşların bütününün merkezinde insanın huzuru ve mutluluğu olmalıdır. Hepimiz şunu biliyoruz ki milyar yıl önce yaratılan dünyanın jeolojik, fiziki ve coğrafi şekliyle bu günkü dünyanın fiziki ve coğrafi şekli aynı değildir. Denizleri doldurarak yerlerine hava alanları veya parklar yaptık. Denizlerin altından otobanlar geçirerek raylı sistemler yaptık. Yer yüzündeki birçok yere dev kuleler yaparak rüzgarın esme yönünü değiştirdik. Zaman içindeki depremlerle akarsuların yerleri değişerek şehirlerin yerleşim alanları değişti. Bütün bunların bir bilimsel çatı altında incelenip, insanoğlunun kendi kabiliyetiyle yapacağı değişimlerin merkezine insanımızı koyup, ona göre bir değişim politikası izlediğimizde, inanıyorum ki insanımız daha mutlu, daha kaliteli ve daha bilimsel bir yaşam tarzının içinde olacaktır” dedi.
Fırat Üniversitesinin coğrafya alanında böyle bir sempozyuma ev sahipliği yaptığını dile getiren Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ, “Günümüzde hemen hemen bütün alanlarda coğrafya yaşantımızın bir parçası haline gelmiş durumdadır. Bulunduğumuz yerden dünyanın diğer tarafında bulunan bir coğrafik alanı görüntüleyebiliyor, oradaki iletişim kültürünü, coğrafik alanları görebiliyoruz. Coğrafya sadece coğrafik alanlar olarak değil, mutlaka diğer bilim dallarıyla birlikte oldukça gelişmiş bir konuma sahiptir. Bilim üretilen ve hayata yansıması gereken bir olgudur. Coğrafya da hayatımıza yansıyan en önemli bilim dallarından bir tanesidir” diye konuştu.
Dünya nüfusunun artmasıyla beraber insanların coğrafi mekanları daha fazla kullanarak tahrip ettiklerini ifade eden Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek, “Başta 1992 yılında Rio da yapılan çevre konferansı olmak üzere, insanoğlunun çevre üzerindeki bu baskısının, sebep olduğu tahribatın önüne geçilebilmesi amacıyla sürdürülebilir, kalkınma ve onun bir parçasını oluşturan eylem planlarıyla uluslar arası boyutta insan oğlunun çevredeki etkileri, tartışılmaya, konuşulmaya, bunlara karşı önlemler alınmaya başlanmıştır” diyerek açıklamalarda bulundu.
Açılışı yapılan sempozyuma Belediye Bakanı Mücahit Yanılmaz, Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ, Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek, Jeomorfoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Türoğlu, öğretim üyeleri, öğrenciler ve davetliler katıldı.
