Küresel iklim değişikliğinin etkisi altında olan Türkiye’de 2021 yılında sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi arıcılığı da etkiledi. Ardahan Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı İlhan Evliyaoğlu, arıların küre
Küresel iklim değişikliğinin etkisi altında olan Türkiye’de 2021 yılında sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi arıcılığı da etkiledi. Ardahan Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı İlhan Evliyaoğlu, arıların küresel iklim değişikliği nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Küresel ısınma sonucunda oluşan kuraklık arıcıları tehdit ediyor. Birlik Başkanı İlhan Evliyaoğlu, büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olduklarını ve verimin yüzde 100’e kadar düştüğünü söyledi. Evliyaoğlu, ’’Şu anda hasat dönemindeyiz. Fakat verim o kadar düşük ki bu gözle görülebiliyor. Yani yüzde yüzlere varan bir düşüş söz konusu. 2020 yılında yüzde 80’lere varan bir düşüş yaşanırken, maalesef 20121 yılında küresel ısınma ve kuraklık nedeniyle, iklimsel şartları göz önünde bulundurularak arı bu halde maalesef’’ dedi.
Kuraklığın arıcıları vurduğunu söyleyen Evliyaoğlu, Bakanlık yetkililerinden destek beklediklerini ifade ederek, ’’Arılı kovanların ilkbahara sağlıklı çıkabilmesi için bakanlıktan ve il müdürlüğü, valilikten ve yetkililerden destek bekliyoruz. Kovanların beslenmesi ve ilkbahara sağlıklı çıkabilmesi için doğal beslenme şart. Bu nedenle Bakanlığın parasal yardım ve düşük fiyatla üreticilere şeker vermesini istiyoruz. Çünkü bu şekilde üretici kovanlarını besleyebilir. Yine doğa şartlarına bağlı olarak yeterli polen kovana girmemesi durumunda ‘Ana Arı’ erkenden yumurtadan kesilir, mevcut azalır ve kışın azalan mevcut ilkbahara sağlıklı çıkmaz. Ve arı neslinde tükenmeler olur. Bu da bizi bekleyen bir arı tehlikesidir’’ diye konuştu.
Önceki yıllarda polen toplama aparatıyla 3 günde toplanan polenlerin 50 gramı geçmediğini söyleyen Evliyaoğlu, "Doğa içler acısı bir durumda ve Allah sonunu hayır kıla, bakalım daha bizleri neler bekliyor. Arıların geleceği küresel ısınma ve doğadaki doğa olaylarını, iklimsel şartlarını da göz önünde bulundurup değerlendirirsek tehlike altındadır. Doğada gözlemlediğimiz ve geçmiş yıllar ile mukayese ettiğimiz zaman şu anda özellikle arının bu saatlerde gürültülü ve heyecanlı çalışması gerekirken kovanlarda mevcut bile yok. Yani arı bile iklim şartlarından bunu seziyor. Doğadan kovana hiçbir şeyin gelmediğini seziyorlar. Kovanları açtığımız zaman ne bal gözüküyor, ne de arı da böyle bir hareketlilik gözüküyor. Bu da gelecekte arının yaşamı tehlike altında" şeklinde konuştu.