Elazığ Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü uzman personel tarafından ’Limnolojik Etüt ve Avlanabilir Stok Tespiti’ konulu hizmet içi eğitim programı düzenlendi.
Düzenlenen programa Elazığ Valisi Ömer Toraman, Enstitü Müdürü Özkan Özbay, BSGM Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Nuri Yılmaz, Tarım ve Orman İl Müdürlüğünde görevli 50 su ürünleri mühendisi katıldı.
Bilimsel metotlardan istifade etme konusunda daha hızlı hareket edilmesi gerektiğini kaydeden Elazığ Valisi Ömer Toraman, bu konuda araştırma enstitüsüne çok iş düştüğünü ifade etti. Vali Toraman, "Elazığ’da Su Ürünleri Araştırma Enstitütümüz bu çerçevede çalışmalarına devam ediyor. Biraz önce il müdürümüz salgının bazı etkilerine atıfta bulundu, bu konudan devam etmek istiyorum. Bazı kısıtlamalara maruz kaldık ama salgın sonrası yeni bir dünyayla karşılaşacağımız söyleniyordu. Bu durum kendini belli etmeye başladı. Bunun en önemli etkisi de gıda azlığıdır. Gıda azlığının yanında bir çok sorun karşımıza çıktı ama en önemli sorun gıda azlığıdır. Dünya küreselleştikçe üretimin ne kadar iç içe geçtiğini de gördük. Fabrikadaki bir ürünün yapılması için dünyanın 4 bir yanından oradaki parçaların bağlantılı olduğunu gördük. Her ülkenin ve her kıtanın birbirine ihtiyaç duyduğu bir model oluştuğunu gördük. Fakat bu durum lojistik zincirinin kopmasına neden oldu" dedi.
Üretimin önemli olduğunu anlatan Vali Toraman, "Üretim için oluşturulan küresel ölçekli organizasyonların sıkıntılarını yaşamaya başladık. Ülkeden ithal ettiğimiz malı getiremediğimiz zaman ana malı ortaya koyamadık. Paranız olsa dahi bu malı bulamadığımız bir dönem yaşıyoruz. Önce kendi vatandaşımızın ihtiyaç duyduğu ürünleri ortaya koymamız lazım. Önce kendi vatandaşımızın karnını makul sürede ve makul fiyatlarla doyurmamız lazım. Dolayısıyla paranız olsa dahi bu ürünleri alamamaya başlandı. Türkiye gıdada ve tarımda kendi kendine yeten 7 ülkeden birisi denirdi. Bunun ne kadar önemli olduğunu salgın döneminde hissettik. Bizim sürekli üretmemiz lazım. Bizim tarımsal ve hayvansal üretimi artırmamız lazım. Bu sene üreticilere tarlaları boş bırakmayın muhakkak ekin dedik. Fiyatların yüksek olması sizi caydırmasın dedik. Yeter ki siz üretin dedik. Elazığ’da gerçekten tarlalar boş kalmadı, ovalarımız yemyeşil" diye konuştu.
Enstitü Müdürü Özkan Özbay ise yaptığı açıklamada, "Dünya genelinde yıllık yaklaşık 96,4 milyon ton olan su ürünleri avcılık miktarının 12 milyon tonu iç sulardan elde edilmektedir. Ülkemizde ise 292 bin ton denizlerden, 33 bin ton iç sulardan olmak üzere toplam 325 bin ton su ürünleri avlanmaktadır. Pek çok ülkenin aksine ülkemizde iç su ürünleri avcılığı ticari ve sosyal anlamda büyük öneme sahiptir. Bu nedenle sınırlı olan iç su kaynaklarımızı en verimli şekilde değerlendirmek ve gelecek nesillere bu kaynakları bozulmadan aktarabilmek başlıca çalışma konumuzdur. Kaynakların sürdürülebilir yönetimi için gerekli olan bilimsel verilerin toplanması ve bu veriler ışığında doğal balık stoklarımızın sürdürülebilir yönetimi için stok miktarının bilinmesi gerekmektedir. Ayrıca sonsuz olmayan gittikçe azalan su kaynaklarımızı korumayı ve en iyi şekilde kullanmayı öğrenmek zorundayız. Bu da limnolojik etüt çalışmaları ile mümkündür. Su kaynağı üzerindeki etkilerin değerlendirilmesi kaynağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerinin izlenmesi çok önemlidir. Bakanlığımızın ilgili birimlerinin sorumluluğunda olan stok tahmin faaliyetlerinin ve limnolojik etüt çalışmalarının bilimsel temellere dayanan pratik yapılabilmesi amacıyla biz bu güne kadar Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde 21 ilde bulunan tarım ve orman il müdürlüğündeki teknik personeline son beş yıldan beridir konu ile ilgili hizmetçi eğitim vermekle birlikte, bu yıl diğer enstitülerle birlikte Türkiye genelinde bu eğitimi gerçekleştirmekteyiz. İl ve İlçe Tarım Orman Müdürlüklerine yeni gelen ve daha önce böyle bir eğitim almamış olan teknik personelin konu hakkında gerekli donanıma kavuşması açısından bu eğitimin son derece faydalı olacağını düşünmekteyiz" şeklinde konuştu.