Bitlis’in Ahlat ilçesinde 35 yıldır baston sanatı ile uğraşan Refa Gökbulak, bölgeye huzurun gelmesiyle turist sayısının arttığını ve bunun da işlerini neredeyse ikiye katladığını söyledi.
Ahlat’ta 35 yıldır baston sanatıyla uğraşan Gökbulak, üretilen bastonların bin yıllık ceviz ağaçlarından yapıldığını belirtti. Eskiden 5 çeşit üretilen bastonların şimdilerde ise 100 çeşide kadar üretilebildiğini ifade eden Gökbulak, yaptıkları sanatın tamamen yerli ve yabancı turiste yönelik olduğunu kaydetti. Eskiden Bitlis bölgesinde herhangi bir terör olayının kendilerini oldukça fazla olumsuz yönde etkilediği söyleyen Refa Gökbulak, bölgeye huzurun gelmesiyle turist sayısının arttığını ve işlerinin eskiye nazaran neredeyse iki katına çıktığını belirtti. Bitlis’te eskiden olan en ufak bir terör olayının bir sezonlarına mal olduğunu dile getiren Gökbulak, “Bölgemizde terörün en fazla olduğu dönemlerde biz çok büyük sıkıntılar yaşadık. Çünkü terör en fazla el sanatlarını etkiledi. Bizim pazar alanımız dışarıdan gelen yerli ve yabancı turistlerdir. Yıllarımız maalesef terör yüzünden kayboldu. Bu bizim için çok büyük bir kayıp. Bitlis bölgesinde bir terör olayı olduğu zaman bizim bir sezonumuz gidiyordu. Şu anda çok şükür devletimizin üstün gayretleri sonucunda bölgemizde de ülkemizde de terör bitmiştir. Şu anda müthiş bir turizm patlaması oldu. Özellikle daha önce hiç kışın turist gelmezdi, şimdi ise bölgemize kışın da turist geliyor. Tabi ilçemiz turizm kenti olduğu için eski günlerine döndü. Bizde bundan faydalanmaya çalışıp gelen talepleri karşılamaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Özel tasarımlı bastonlarda özellikle Hizan ilçesinde bulunan 200 ile 1000 yıllık ceviz ağaçlarını kullandıklarını ifade eden Gökbulak, sözlerine şöyle devam etti:
“Ahlat’ta baba mesleği olan baston mesleğini bu atölyede 35 yıldır devam ettiriyoruz. Bastonlarımız tabi ilk başladığımızda 5-6 çeşit üretilirdi. Ancak bizim 35 yıllık gayretlerimiz sonucu bastonun kafa ve gövde zenginliğini artırdık, şu anda 100’ün üzerinde baston çeşidimiz mevcuttur. Öne çıkan bastonlar, özellikle tümü kemikten olan bin yıllık ceviz ağaçları ve kılıçlı bastonlardır. Bastonlarımızın ana ham maddeleri ceviz ağacı, manda, koç ve sığır boynuzundan yapılmış olmasıdır. Bizler de ödün vermeden çeşitliliğini artırmak için ceviz ağacının yanında çeşitli sert ağaçları kullanıyoruz. Daha önce uç ve tepe kısımlarında dekoratif anlamında kullandığımız boynuzları şimdi bastonlarımızın gövdesine kakma tekniği ile yapıyoruz. Kafasını tamamen kemikten ve bastonun tümünü manda, koç ve sığır boynuzundan yapıyoruz. Bu baston Kültür ve Turizm Bakanlığından özel tasarım ödülü aldığım bir bastondur. Gövde olarak ceviz ağaçlarını kullanıyoruz ama bazen de sert olduğu için gül ve benzeri ağaçlarda kullanabiliyoruz. Ceviz ağacını bölgemizden temin edebiliyoruz. Bitlis bu manada ceviz ağacının ana vatanıdır. Biz 200 yıl ve üzeri ağaçları kullanıyoruz. Çünkü 200 yılın altında olduğu için ağaç renklenmemiş beyaz olduğu için onları tercih etmiyoruz. Özellikle Hizan ilçemizde yetişen bin yıllık ceviz ağaçları var onları kullanıyoruz. Onlardan özel tasarımlı bastonlar yapıyoruz. Tabii bu yıllanmış ağaç olduğu için parçalı olarak yapıyoruz.”
Üretilen bastonların üzerinde Selçuklu ve Osmanlıya ait motifleri kullandıklarını da belirten Gökbulak, “Selçuklu ve Osmanlıya ait motifleri bastonların üzerinde kullanmaya gayret ediyoruz. Baston tabi ki 3 bin yıllık bir geçmişe sahip, bunun menşeini de çıkardık. Bastonumuz tarihi bir el sanatları arasındadır. Üzerindeki motiflerde bin yıllık ve daha eski olan motiflerdir. Bu mesleğe 35 yıldır devam ediyoruz. İnşallah elimizden geldiği kadar da devam ettirmeye çalışacağız” şeklinde konuştu.